Beyaz Saray’dan kurumlara söz konusu politika güncellemesi ile ilgili gönderilen genelgede, ABD’nin çıkarları ve uluslararası tehditlerin yanı sıra insan hakları, hukukun üstünlüğü, demokratik yönetişim ve hesap verebilirlik gibi silah alıcısı ülkelerin iç işlerine yönelik birkaç yeni koşul eklendi.

Genelgede, silah transferi kararlarında, alıcı ülkenin bu silahları herhangi bir şekilde insan hakları ihlalinde kullanma riski, bu ülkenin siyasi istikrarı, güvenlik güçleri üzerine etkin bir sivil otoritenin varlığı, ülkeyi yöneten hükümetin hukukun üstünlüğüne bağlılığı ve savunma alımlarında şeffaflığa yönelik kararlılığı gibi hususların dikkate alınacağı kaydedildi.

Ayrıca, satılan silahların “alıcı ülke içinde, insan haklarının, temel özgürlüklerin veya sivil toplum faaliyetlerini olumsuz etkileyip etkilemeyeceği”, “yolsuzluğa, istikrarsızlığa, otoriterliğe veya ulus ötesi baskıya” yol açıp açmayacağı ve “demokratik yönetişimi veya hukukun üstünlüğünü” herhangi bir şekilde baltalayıp baltalamayacağının da değerlendirileceği ifade edildi.

Bir önceki Konvansiyonel Silah Transfer Politikası, 2018’de eski ABD Başkanı Donald Trump döneminde çıkarılmıştı.

Trump’ın silah satış politikası ABD’nin askeri menfaatlerini ve ticari menfaatlerini önceliyordu.

Trump, Yemen’deki operasyonlarda çok sayıda sivil kayıplarına neden olan Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri’ne (BAE) silah satışlarda kısıtlamalara gitmemesinden dolayı eleştirilmişti. AA