Bingöl, Doğu ve Kuzey Anadolu fay hattı üzerinde bulunan yüksek riskli bir yerde olmasından dolayı deprem açısından riskli bir bölge olarak öne çıkıyor.

Kentte 2003 depremi sonrası birçok bina hasar görmüş ve güçlendirme yapılmıştı. Olası bir depremde güçlendirme yapılan yapıların çökme riski oldukça yüksek. Uzmanların açıklamaları sonrası gözler tekrar Bingöl’e çevrilmiş durumda. 

11 ilin afet bölgesi ilanından sonra Bingöllüler, kent merkezi ve ilçelerindeki tüm yapılara denetim yapılıp olası bir deprem durumunda tedbir alınmasını talep etti, Bingöl’ün afet bölgesi olması gerektiğine dair yetkililere çağrıda bulundu.

"Bingöl’ün afet bölgesi ilan edilmesini istiyoruz"

Vatandaşlardan Rıza Basyan, "Bingöl’ün Afet bölgesi ilan edilmesi bizim öncelikli bir arzumuzdur. Bingöl zaten afet ve deprem bölgesidir. 1971 ve 2003’te büyük depremler geçirdik. Bingöl deprem fay hatlarının birleştiği bir noktadadır. Uzmanların görüşleriyle bizi bu konuda uyarıyor. Yetkilileri göreve davet edip Bingöl’ün afet bölgesi ilan edilmesini istiyor ve kamuoyunu da duyarlılığa çağırıyoruz." dedi. 

Vatandaşlardan berber Kemal Balat, "Burası iki fay hattının birleştiği yerdir. Bingöl’ün de afet bölgesi ilan edilen 11 ilin 12’incisi olmasını istiyoruz." dedi.

"Can kaybı olmadan tedbir alınmalıdır"

Murat Sönmez ise "Bingöl’de afet bölgesi ilanı yapılması gerekir. Müteahhitler işlerini doğru yapmalıdır. Denetleyen yok. Afet bölgesi olması için illa ki can kaybının mı olması gerekiyor? Bingöl’de birçok deprem oldu ve can kayıpları oldu, can kaybı olmadan tedbir alınmalıdır." şeklinde konuştu. 

Esnaf Nesih Demir, "Bingöl deprem bölgesi ilan edilsin ki insanlar devlet desteği ile yapılarını yenilesin. Depremden zarar görmesin." dedi.

Kırtasiye işletmecisi Ayhan Tokuş, "Fay hattı üzerindeyiz, Bingöl afet bölgesi ilan edilmelidir. Bingöl’de tehlike daha büyük." dedi.

"Deprem ülkemizin bir gerçeği"

Esnaf Ahmet Vergi, "Kahramanmaraş merkezli deprem de gösterdi ki deprem ülkemizin ve özelde Bingöl’ün bir gerçeğidir. İki tane fay hattının kesiştiği yerdeyiz. Deprem haritasına bakıldığında Bingöl kendini göstermekte. Yetkililerin daha fazla dikkatli olması lazım. 2003 depremi öncesindeki yapıların tekrar gözden geçirilmesi lazım. Şehir olarak yenilense de çarşı merkezinde çok eski yapılar var. Bunların tekrardan denetlenmeleri gerekir. Bu afetlerden ders almak lazım. Depremlerden sonara kenetlenip yardım faaliyetlerinde bulunuyoruz bu güzel ancak önemli olan öncesinde tedbirli olmaktır." şeklinde konuştu. 

Ahmet Bozkurt, "Bingöl halkı ilk kez bir konuda hemfikir oldu. Bu konu siyaset üstü bir konudur. Vatandaşlar olarak talebimiz Bingöl’ün de afet bölgesi ilan edilmesidir. Depremden etkilenen 10 ilimizin yaşadığı kaderi yaşamak istemiyoruz. Bingöl’deki yapıların yüzde 75’inin 2003 sonrası olduğu söyleniyor. Kalan yüzde 25’i de risk teşkil etmektedir. Bu yüzde 25’lik yapının incelenmesini istiyoruz. Bingöl’ün kuzey ilçeleri başta olmak üzere birçok noktası yaşanan depremde büyük hasarlar meydana geldi. Bu ilçelerin incelenmesi lazım." dedi.

"Tarımsal arazilere imar verilmemelidir"

Bingöl Emlakçılar Derneği Başkanı Abdurrahim Yıldız ise, "Bingöl’ün afet bölgesi olarak kabul edilmesini istiyoruz. Cumhurbaşkanımız başta olmak üzere tüm yetkililerden diken üstünde olan ilimiz için adım bekliyoruz. Her an her şey olabilir. Ölüm akşam da kapımızı çalabilir sabah da. Allah bizi ve ümmeti tüm afetlerden korusun. Çarpık kentleşmenin önlenmesini istiyoruz. Mümkünse dağlık kesimlere yapılar inşa edilmeli, sulak ve tarım arazilerine imar verilmemelidir. Bingöl’de Mirzan ve Yeni Mahalle’nin imara açılması oldukça önemlidir. Kentsel dönüşüm ile sağlam zeminde sağlam binalar yapılmalıdır." şeklinde konuştu.

"2003 yılında olması gerekirdi ancak yetkililer adım atmadı"

Geri dönüşüm ve yıkım ekibi sektöründe faaliyet gösteren Ahmet Bolluk ise, "Bingöl’ün afet bölgesi ilan edilmesi geç kalınmış bir durumdur. 2003 yılında yapılması gerekirken Bingöl il yönetimi ve milletvekillerimiz tarafından bu karar çok geride kaldı. Bugün profesörler, bilim insanları ve jeoloji mühendisleri üstüne basarak söylüyor, Bingöl fay hatlarının kesiştiği ana merkezde ve çok kritik bir yerde. Büyük felaketin gelip gelmeyeceğini bilemeyiz Allah bilir ama Allah akıl vermiş, ihtiyatlı ve tedbirli olmamız lazım. Yıkım işi yapıyoruz ve yıktığımız binalara baktığımızda büyük kaçamaklar olduğunu gözlemledik. Kolon ve kiriş demirlerinde büyük eksiklikler var. Tam bir katliam. İnsan hayatı o kadar ucuz mudur? Yıkılan binalarda müteahhitler kadar mühendisler ve yapı denetim de suçludur. Suç sadece bir kişinin değil tüm mekanizma bundan sorumludur. Bundan sonra Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve Belediyelerin daha büyük tedbir alması gerekir. Buradan Cumhurbaşkanı, Çevre ve Şehircilik Bakanı, İl Müdürlükleri ve Belediye Başkanına sesleniyoruz sesimizi duyun. Sesimizi dinleyin, gelin ve bölgeyi görün. Yenilenen binalar haricindeki yapıları inceleyin ve tedbir alın. Erzincan’a baktığımızda 4 kattan fazla yapıya izin verilmiyor. Bizim burada biri uzun biri kısa, arka arkaya, yan yana ve çarpık bir yapılaşma var, bu böyle olmaz. Uydukent ve Kültür mahalleleri bu duruma örnektir. Denetim şart." şeklinde konuştu

"Bingöl'de insanlar ölmedi diye sorumluluk neden yok"

1971 ve 2003 depremlerini yaşayan Yaşar Balun ise "Bingöl afet bölgesi ilan edilmelidir. 11 ili etkileyen depremde Bingöl’ün ismi yok. En büyük deprem burada oluyor. Fay hattı askeriyeden Mirzan Mahallesi'ne kadar gidiyor. Mahallede çatlak bina var, soran yok, arayan yok. 71 depreminde de bizim ev de yıkıldı. 'İnsanlar ölmedi' diye sorumluluk neden yok. Her şey Allah’ın elinde. Takdir Allah’ın tedbir bizim elimizde." şeklinde konuştu.

"Kooperatif olarak halkımızın yanında olduğumuzu gösterip farkındalık oluşturduk"

Bingöl S.S.18 Nolu Motorlu Taşıyıcılar Kooperatifi Başkanı Nihat Kaya, yaptığı açıklamada, "Bizler de bilim insanlarının bölge ile ilgili açıklamalarından ve somut verilerinden hareketle ve Bingöl’de yaşanan yakın tarihteki depremlerin de olması ve deprem olarak Türkiye’de en riskli bölge olması nedeniyle Bingöl’ün de afet bölgesi ilan edilmesini talep ediyoruz. Bu kapsamda sosyal medya ve somut çalışmalarla Bingöl afet bölgesi ilan edilsin çağrısına destek amaçlı halkımıza destek amaçlı tüm araçlarımızda görsellere yer verip farkındalık oluşturmak istedi. Bu konu siyaset üstü bir konudur, söz konusu candır." ifadelerini kullandı. (İLKHA)