Emekli imam deprem gecesi yaşadıklarını İLKHA’ya anlattı
Kahramanmaraş merkezli iki büyük depremde yaşadıklarını anlatan emekli imam Cemal Özdemir, küçük bir kıyametti yaşadıklarını belirtti.
Kahramanmaraş merkezli iki büyük depremin yaraları sarılırken, geriye acılı hikayeler ve yaşanan travmalar kaldı.
O gece annesinin misafiri olduğunu, sahura kalkmak için saatini ayarladığını belirten Özdemir, depremin meydana gelmesiyle birlikte uyandığını söyledi.
Bazı yakınlarını da kaybettiğini belirten Özdemir, hayır kurumlarının yaptığı yardım ve hizmetlerin acılarını yarı yarıya hafiflettiğini söyledi.
“Küçük kıyametti yaşadık”
Özdemir, o gece yaşadıklarını şöyle anlattı:
“Depreme annemin misafiriyken yakalandım. O gece oruç için saatimi 05.15'e ayarlamıştım. Ama depremin olmasıyla uyandım. Öyle bir sarsıntı oldu ki böyle duvar kolundan ayrılıp, tekrar bitişiyor. Tabii insan o dehşetten korkuyor. Annemi çağırıp kapıya doğru koştum. Birinci kapıyı açınca, ikinci kapı kilitlenmişti, duvar sıkıştırmıştı. Ne yaptıksa açamadım. O an telefonlar geliyor. Kardeşlerim geldi, keserlerle kapıyı açamayınca, kapının yanındaki duvarı kırarak bizi çıkardılar. Gerçekten küçük bir kıyametti. Dudaklarımız kurudu. İnsan beşer olduğu için Allah'ın o azabı, Allah'ın gönderdiği o musibeti karşısında insan korkuyor. Kelime-i şehadeti getirdik, tekbir getirdik. Dışarı çıktık, birbirimizi sorduk. Ebrar sitesinde yeğenim vardı, oraya gittik, orası tamamen enkaz olmuştu. 6 gün sonra cenazeleri çıkarıldı.”
“İnsanlar Allah’ın gönderdiği bela ve musibetler karşısında çok aciz kalıyor”
İnsanlar Allah’ın gönderdiği bela ve musibetler karşısında çok aciz kaldığını dile getiren Özdemir, “Bilim adamları tarihte böyle bir deprem görülmediğini söylüyorlar. Tabii Allah'ın yanında bu küçük bir şeydir. Allah ondan daha büyüğünü gönderebilir. İnsan, Allah'ın gönderdiği bela ve musibet karşısında çok aciz kalıyor. O anda Allah'a sığınmak, Allah'a tevekkül etmek, Allah'a dayanmak, Allah'ın gazabından Allah'a sığınmak gerekir. Allah’ın Resulü şöyle dua etmişti, ‘Ya Rabbi! Senin azabından senin rızana sığınırım, cezandan affına sığınırım, senden sana sığınırım.’ Ya Rabbi biz de onun azabından, onun cezasından, onun affına, ona rızasına sığındık. Allah’u Teala bizi kurtardı ama birçok aile, birçok nesil toptan gitti. Tanıdığım, sevdiğim çok kardeşlerimizi kaybettik. Bu Allah'ın takdiridir. Allah dilediği zaman olur. Veren de o’dur, alan da o’dur.” ifadesini kullandı.
“İslami vakıfların çalışması acılarımızı hafifletti”
İslami sivil toplum kuruluşlarının çalışmaları, hacılarını hafiflettiğini belirten Özdemir, taziye boyunca hiçbir şeye dokunmadıklarını söyledi.
Özdemir, “STK'ların, İslami vakıfların yardım faaliyetleri gerçekten hemen ulaştı. Tabiri caizse hızır gibi yetişti. Allah hepsinden razı olsun. Kardeşlerimiz gerçekten çok fedakârlık yaptılar. Taziye boyunca biz burada hiçbir şey yapmadık, hiçbir yemek yapmadık, hepsi onlar getirdiler. Onlar hizmet ettiler. Sıkıntılarımızın belki yarısı gitti. Çok gururlandık, çok gıpta ettik bu yardımlarından dolayı. Allah bu yardımları daim eylesin. Kahramanmaraş’ın her yerinde, belki diğer şehirlerde de aynı şekilde devam etmiştir. Nereye gidiyorsun, bakıyorsun ki bizim yardım kuruluşu kardeşlerimiz orada. ‘Ne lazımsa alın diyor’ bu gerçekten güzel bir şey. Allah bazı insanlara sıkıntı verdiğinde, bazılarını da onların yardımlarına koşturuyor. Kuluna bir sıkıntı verdiği zaman, onu tek başına bırakmıyor, onu yardımsız bırakmıyor. Hastalandığında hemen bir doktor gönderiyor, fakirleştiğinde hemen bir zengininin kalbine onun sevgisini atıyor, onu hemen onun yardımına koşturuyor. Allah merhamet edenlerin en merhametlisidir. Gerçekten çok sıkıntı çekmedik. Bu musibetler Allah'tandır. Allah gönderdiği her musibetin içerisinde bir rahmet vardır, bir nimet muhakkak vardır. Ölen insanlar eğer iyiyse, Allah onları şehadet makamına eleştirmiştir; eğer günahkarlarsa, günahlarını affetmiştir. Her iki tarafta da Allah'ın rahmetidir ve Allah merhamet etmiştir. Sanki bu depremde ölmeyen kişiler, ölmeyecek mi? Onlar da ölecekler. Muhakkak Allah başka bir sebep yaratır. Ya bir kalp krizi geçirir ya bir beyin kanaması geçirir veya başka bir hastalık verir. Bir sebeple yaratır. Allah ayeti kerimede ‘Her nefis ölümü tadacaktır.’ buyuruyor.” diye konuştu. (İLKHA)