Miraç gecesi bir fırsattır
Peygamber Efendimizin türlü sıkıntılara maruz kaldığı "Hüzün Yılı" sonrasında Allah'u Teâlâ'nın bir ikramı olarak kendisine verilen Mirac Gecesi'nin deprem felaketinden sonra gelmesinin bir lütuf olarak algılanması gerektiğini söyleyen İTTİHADUL ULEMA Genel Başkan Yardımcısı Suat Yaşasın, bu gecede dualarda depremzedelerin de unutulmadan, tevbe ve namazla ihya edilmesi gerektiğini söyledi.
Yaşanan deprem felaketi sonrasında gelen Mirac Gecesi, bu gecede yapılması gerekenlerle ilgili İLKHA muhabirine konuşan İTTİHADUL ULEMA Genel Başkan Yardımcısı Suat Yaşasın, tüm Müslümanların bu geceyi fırsat bilerek tevbe, dua ve namazlarla ihya etmesi, depremzedeler için dua edilmesi ve 3 yıldır "Kudüs Haftası" münasebetiyle yapılan etkinliklerin deprem sebebiyle iptal edilmiş olsa da Kudüs ve Mescid-i Aksa'nın unutulmaması gerektiğini ifade etti.
"Miraç Gecesi, büyük sıkıntıların yaşandığı bir dönem sonrasında Peygamber Efendimize hediye edilmiştir"
Yaşasın, "Hepimizin başı sağ olsun denilecek kadar büyük bir felaket ile karşı karşıyayız. Rabbim vefat eden tüm Müslümanları şehid olarak kabul eylesin. Yaralılara acil şifalar diliyoruz. Tam da böyle bir vakitte Mirac'ın denk gelmesi Allah'u Teâlâ'nın bir lütfudur. Mirac yükselmektir. Peygamber Efendimizin (Sallalahu Aleyhi Vesellem) Mekke'den Kudüs'e kadar götürülüp Mescid-i Aksa'ya vardırılmasına İsra, göğe yükselmesine de Mirac deniliyor. Peygamber Efendimizin en hüzünlü olduğu dönemlerden birisine tekabül ettiğini biliriz. Peygamberimizin en büyük destekçisi olan Hazreti Hatice validemiz vefat etmiştir. Yine müşrik olmasına rağmen kabilesine karşı kendisini koruyan amcası Ebu Talip'in vefat ettiği dönemidir. Müslümanlar bu döneme hüzün yılı demiştir. Yine o dönemde Peygamber Efendimiz Taif'e gide ve orada taşlanır. Böyle bir durumdayken Allah'u Teâlâ ona İsra ve Mirac hadisesi yaşatıyor. Bu olay Allah'ın Peygamberimize büyük elemler sonucunda verdiği bir nimettir. Orada ümmete namaz hediye ediliyor. Bu cihetle bizim de çok büyük sıkıntılar yaşadığımız bu süreçte Allah'u Teâlâ'nın Mirac Gecesini bu sürece tevafuk ettirmiş olması büyük bir nimet olarak karşılanabilir. Eğer günahlarımızdan tevbe eder, pişmanlık duyar, musibetlerin manasını idrak eder ve Allah'a karşı, kendimize ve tüm insanlara karşı iyi olacağımıza söz verirsek ve özelde namaza yönelirsek inşallah Mirac bizim için de yükselmeye vesile olacaktır." dedi.
Allah'u Teâlâ'nın her vakitte bulunması münasebetiyle dualara icabet ettiğini ancak bazı özel vakitler kuşkusuz insanların toplu dua etmesi anlamında farklı manalar içerdiğini belirten Yaşasın, "Mesela farz namazlarından sonra toplu dua edilir. Seher vakitlerinde dualarda bulunulur. Bugün Cuma ve duaların kabul olduğu bir vakit. Özellikle duanın kabul olduğu zamanı yakalamaya çalışmak gerekir. Mirac Gecesi'nin ayrı bir vakit olması münasebetiyle tüm Müslümanlar bugün ellerini dua için açıyorlarsa ve duaların kabul olduğu vakte denk geliyorsa, kendisi ve tüm vefat edenler, yaralılar için dua ediyorsa inşallah makbul olur. Bu cihetle depremzedeler için, kendimiz ve geride kalanlar için dua etmek adına çok özel bir vakittir. Böyle geceler için özel bir ibadet yoktur ama bunu fırsat bilerek daha çok tövbe etmek, daha fazla namaz kılmak, musibetin manasını idrak etmek için özel bir fırsattır." diye konuştu.
"Kudüs Haftası" vesilesiyle yapılan tüm etkinlikler deprem nedeniyle iptal edildi
Dünya Müslüman Âlimler Birliği tarafından ilan edilen ve 3 yıldır çeşitli etkinliklerle Mescid-i Aksa'nın, Kudüs'ün anlatıldığı tüm etkinliklerin iptal edildiğini ancak kutsal beldelerin kurtuluşu için dua edilmesi gerektiğini hatırlatan Yaşasın, "3 senedir İTTİHADUL ULEMA olarak içerisinde bulunduğumuz bir "Kudüs Haftası" organizasyonu vardı. Mirac Gecesi'nin içerisinde bulunduğu haftayı tüm Müslümanların Kudüs ve Mescid-i Aksa'ya karşı sorumluluklarını yerine getirme, daha fazla ilerletmek ile alakalı bir fırsata dönüştürmüştük. Bu sene de program yapmakla ilgili organizasyonumuz hazırdı ancak deprem hadisesi olunca tüm programlarımızı iptal ettik. Buna göre Kudüs ile alakalı sorumluluklarımızı ifade etme anlamında da ihya etme, kendine gelme, idrak etmek için de bir fırsata dönüştürmeliyiz. En azında bu gece Kudüs ile alakalı dua etme, çocuklarımıza hatırlatma ve belki İsra Suresini okumak gibi bir yolla bile olsa 'Kudüs Haftası'nı bu şekilde de depremzede olarak ihya etmek belki de Kudüs'ün erkenden kurtuluşu için vesile olur inşallah." şeklinde konuştu. (İLKHA)