Yazar Güç: Kitap okuyarak neslimize örnek olalım
Çocukların okuma alışkanlığının kazandırılması ile ilgili konuşan Yazar Nihat Güç, çocukların teknoloji üzerinden okuma imkânı sağlanmasının kontrollü bir şekilde yapılması gerektiğini vurguladı.
Yazar Nihat Güç, teknolojinin hayatın her yerini sardığını ifade ederek bu durumun okumaları da etkilediğine dikkat çekti.
Güç, çocuklarda ve gençlerde kitap okuma alışkanlığının kazandırılması için ailelere tavsiyelerde bulundu.
Kur'an'ın ilk emrinin "Oku" olduğunu dile getiren Güç, kitap okuyarak nesillere örnek olunması gerektiğine işaret etti.
Yazar Güç, neslimizi okumaya yönlendirirken okumaları gereken kitaplar için de yönlendirme yapılması gerektiğini belirtti.
"Çocuklarımıza okumayı öğretmek için evvela bizim okumamız lazım"
Güç, "Yüce dinimizin ilk emri okumaktır: 'Yaratan Rabbinin adıyla oku!' Biz Müslümanlar olarak hem kendimiz okuyacağız hem de kendi neslimize okumayı öğreteceğiz. Çocuklarımıza okumayı öğretmek için evvela bizim okumamız lazım. Sürekli elimizde bir kitapla çocuklarımıza ve neslimize kendimizi göstermemiz gerekir ki onlar da bize bakarak okusunlar. Ebeveynler olarak bizim okumadığımız bir toplumda çocuklarımızın okumasını beklemek abes kalır. Müslümanlar için okumak önemli bir görevdir ancak okuduğumuz kitapların ehemmiyeti de son derece önemlidir. Neyi okuduğumuzu bilmemiz gerekiyor! Neslimizi okumaya yönlendirirken okumaları gereken kitaplar için de yön göstermemiz gerekiyor. Lokantaya gittiğimizde sipariş verdiğimiz yemek eğer midemize dokunacak ise parasını vermemize rağmen biz o yemeği yemeyiz. Dolayısıyla beynimize dokunacak kitaplar da olabilir. Bizim ve neslimizin okuyacağı kitaplar itikadi anlayışımıza ve dinimize ters ise okumamamız gerekir." diye konuştu.
"Teknolojiyi üretenler olumlu bir etken sunarken birçok olumsuz etkeni de beraberinde getiriyor"
Teknolojinin Kitap okuma alışkanlığımızı engellediğini dile getiren Güç, insanların kendilerini bu çağda teknolojiden soyutlaması mümkün olmasa da en azından kontrol edebileceğine vurgu yaptı.
Güç, "Teknoloji bizim hayatımızın bir parçası haline gelmiş durumda. Bundan dolayı teknolojiden bağımsız bir şey düşünmek pek mümkün değil. Bizim yaşamakta olduğumuz çağ teknoloji çağı. Kendimizi hiçbir şekilde teknolojiden soyutlayamıyoruz. Teknoloji hayatımızın her yerini sarmış durumda ve bu durum okumalarımıza da etki ediyor. Teknolojik aletler, kendisini kontrol edemeyen gençler üzerinde olumsuz etkiler oluşturabiliyor. Çocuklarımıza teknoloji üzerinden okuma imkânı sağlayacaksak eğer, kontrollü bir şekilde yapmamız gerekir. Teknolojiyi üretenler bize bir olumlu etken sunarken birçok olumsuz etkeni de beraberinde getiriyor. Teknolojik aletleri kullandığımız zaman çocuklarımız başta olmak üzere çok dikkatli olmamız gerekiyor." dedi.
"Neslimize neye, nereden nasıl ulaşabileceklerini öğretmemiz gerekir"
Teknolojik aletlerin içerisinde her türlü nifak, küfür ve şirkin bulunduğunu ifade eden Güç, "Her bir bireyin kendi zamanına ait sergilemesi gereken davranışlar vardır. 18 yaşından gün almamış bir gence ehliyet verilmemesinin bir sebebi vardır. Herhangi bir sıkıntı anında 18 yaşından küçük gençlerimiz kendilerini kontrol edemiyorlar. Kendini kontrol edemeyen bir birey, karşıdan bir araç geldiğini gördüğünde panikler ve olmayacak kazaya sebebiyet verebilir. 18 yaşından gün almamış gençlere ehliyet vermiyoruz fakat her türlü nifak, küfür ve şirki bu cihazlar içerisinde bize sunan bir kesimle karşı karşıyayız. Teknolojik aletlerle kitaplara ulaşırken kişinin durumunu çok iyi değerlendirmemiz lazım. Kişinin karşısına çıkan gayri İslami ve gayri ahlaki unsurları da ayırt edebilmesi lazım. Neslimize neye nereden nasıl ulaşabileceklerini öğretmemiz gerekir daha sonra bu teknolojik aletlerden faydalanmalarını bekleyebilelim." dedi. (İLKHA)