Siyonist işgal rejiminin Kamu Yayın Kuruluşuna (KAN) konuşan Ben-Gvir, "Ürdün'e tam saygı duyuyorum ama siyonist işgal rejimi bağımsız bir devlettir. Hareme (Mescid-i Aksa) çıktım ve çıkmaya da devam edeceğim." dedi.

Ürdün Kraliyet Divanından dün yapılan açıklamada, Kral Abdullah'ın Netanyahu'yla görüşmesinde Mescid-i Aksa'nın tarihi ve hukuki konumuna saygı duyulması gerektiğini hatırlattığı belirtilmişti.

Netanyahu'nun basın ofisinden yapılan açıklamada, Mescid-i Aksa'ya dair herhangi bir ifadeye yer verilmemişti.

 Siyonist işgal rejimi basınında yer alan haberlerde ise, Netanyahu'nun sürpriz Ürdün ziyaretinin iki ülke arasındaki ilişkilerin gergin olduğu bir dönemde gerçekleştiğine işaret edilerek, "Görüldüğü kadarıyla Netanyahu, kutsal mekanların mevcut konumunu koruma yönünde söz verdi." ifadeleri kullanılmıştı.

Ben-Gvir'in provokatif Aksa baskını

Mescid-i Aksa, Siyonist işgal rejimi ile Ürdün arasında 26 Ekim 1994'te imzalanan barış anlaşmasına göre Ürdün Vakıflar, İslami İşler ve Mukaddesat Bakanlığına bağlı Kudüs İslami Vakıflar İdaresinin himayesinde bulunuyor.

Netanyahu hükümetindeki aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir'in 3 Ocak'ta Siyonist işgal rejimi polisinin yoğun koruması altında Mescid-i Aksa'ya baskın düzenlemesi iki ülke arasında gerilimi tırmandırmıştı.

Bunun ardından Ürdün'ün Tel Aviv Büyükelçisi Gassan el-Mecali'nin Mescid-i Aksa'ya girişinin Siyonist işgal rejiminin polisi tarafından engellenmesi tansiyonu daha da yükseltmişti.

Ürdün hükümeti, tepkisini iletmek üzere Siyonist işgal rejiminin  Amman Büyükelçisi Eitan Sorkis’i Dışişleri Bakanlığına çağırarak, protesto notası vermişti. Mecali, işgal rejimi polisinin engelinden 3 saat sonra Mescid-i Aksa'ya girmişti.