• DOLAR 34.312
  • EURO 37.22
  • ALTIN 3018.549
  • ...
Abdulkadir Selvi: Akşener ikna oldu!
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

"Bir tek Akşener kalmıştı. İYİ Parti’de de artık Kılıçdaroğlu’nun adaylığı kabullenilmiş durumda.'' diyen Selvi şöyle devam etti;

Meral Akşener, pazartesi günü partisinin başkanlık divanını topladı. Toplantıda cumhurbaşkanı adayı kim olmalı ve aday nasıl belirlenmeli sorusu tartışmaya açıldı. Meral Akşener’in toplantının başından sonuna kadar tartışmayı izlediği, not aldığı ama herhangi bir yorum yapmadığı söyleniyor. Bir isim ön plana çıkmıyor. Ama İmamoğlu’nun üzerinde duruyorlar. Bir de Kılıçdaroğlu’na karşı direnç devam ediyor.

Cumhurbaşkanı adayının belirlenmesi için alternatifli anketlerin yapılması önerisi getiriliyor. 1. Seçmenin istediği aday kim? 2. 6’lı Masa’nın liderleri arasında hangi isim aday olmalı? 3. Kamuoyunda konuşulan Kılıçdaroğlu, Ekrem İmamoğlu, Mansur Yavaş gibi isimler için anket yapılsın.

Başkanlık divanının bazı üyeleri Kılıçdaroğlu konusunu tartışmaya açıyor. Kemal Bey’in cumhurbaşkanı adaylığı konusunda kararlı olduğunun altı çiziliyor. “Kılıçdaroğlu kesin aday. Ya ortak aday olacak ya da CHP’nin cumhurbaşkanı adayı olacak” deniliyor.
6’lı Masa’nın adayı olmadığı takdirde Kılıçdaroğlu’nun CHP’nin adayı olacağının altı çiziliyor. 26 Ocak’taki toplantıda cumhurbaşkanı adaylığı konusu ele alınacak ama 30 Ocak’taki lansmandan sonra liderlerin cumhurbaşkanı adayını konuşmak üzere özel bir gündemle bir araya gelmesi öneriliyor. O toplantıya CHP’nin sadece Kılıçdaroğlu’nun ismini getireceği genel bir kabul görmüş durumda. Kılıçdaroğlu adayken CHP, masaya İmamoğlu ve Yavaş ismini önerir mi? İYİ Parti bunun farkında. O nedenle “Kılıçdaroğlu’nun adaylığını engelleyemeyiz” deniliyor.

İYİ Parti Başkanlık Divanı’nda iki öneri ön plana çıkıyor. 1. “Kılıçdaroğlu’nun adaylığını istemiyorsak çoklu adaya gideceğiz” deniliyor. Ama Akşener, çoklu adaya sıcak bakmıyor. O nedenle bu öneri çok fazla tartışılmıyor. 2. Onun yerine Kılıçdaroğlu’nun adaylığını merkeze alan formüller gündeme geliyor.

“Kılıçdaroğlu’nun adaylığına en büyük direnç İYİ Parti tabanından geliyor. Kemal Bey’e olan direnci kırmak ve tabanımızı ona oy vermeye ikna edebilmemiz için Kemal Bey’le pazarlığa oturmamız lazım. Kılıçdaroğlu cumhurbaşkanı adayı olduğu takdirde İYİ Parti seçmeni onun yanında ikinci sırada İYİ Parti’nin liderini görmeli. İcranın başında kendi liderinin olacağını hissetmeli. Ancak bu durumda Kemal Bey’e oy vermeye ikna olur” deniliyor. Akşener bu öneriyi nasıl karşılıyor? Yorum yapmadan dinliyor, not almakla yetiniyor.

'Cumhurbaşkanı CHP’den olacaksa birinci cumhurbaşkanı yardımcısı İYİ Parti’den olmalı'

Ahmet Davutoğlu, 6 liderin eşit yetkili olarak cumhurbaşkanı yardımcısı olacağını açıklamıştı. Babacan ve Karamollaoğlu’nun kafasından da benzer bir model geçiyor. Kılıçdaroğlu da buna destek vermişti. Ama İYİ Parti bu dağılımdan memnun değil. “250 bin oyu olan bir partiye de bir cumhurbaşkanı yardımcılığı ve bir bakanlık verilmesi, kalan bakanlıkların partilerin aldığı oya göre dağıtılması büyük partiler açısından adaletsizliğe yol açar” diyorlar. “Cumhurbaşkanı CHP’den olacaksa birinci cumhurbaşkanı yardımcısı İYİ Parti’den olmalı” tezini savunuyorlar.
Meral Akşener bu formüle “Yalan” demiş ama kendi partisinin yetkili kurullarında konuşuluyor. Evet Akşener’in böyle bir önerisi olmamış. Çünkü Akşener herhangi bir değerlendirme yapmamış. Bu bir al-ver süreci. Kurmayları Akşener’in elini güçlendirmek için bu tür öneriler geliştiriyor. Kimi zaman da liderin söyleyemediğini bir kurmayı söyler. Önemli olan İYİ Parti’de bu tür alternatiflerin konuşuluyor olması. Ayrıca Kılıçdaroğlu bu formülü reddetmiyor. Kılıçdaroğlu, 6’lı Masa’nın onayıyla ortak cumhurbaşkanı adayı olmak için her türlü tavizi vermeye hazır. O nedenle Davutoğlu ya da Babacan’dan gelen önerilere dahi karşı çıkmıyor.

İYİ Partililerin bu önerisinin iki gerekçesi var. Bir, “İYİ Parti seçmenini Kılıçdaroğlu’na oy vermeye ikna etmek için, icranın başında Akşener olacak. Ona göre güvenin, oy verin” demek istiyorlar. İkincisi ise “CHP, cumhurbaşkanı adaylığını, bir cumhurbaşkanı yardımcılığını ve en fazla bakanlığı alacak. Küçük partiler bir cumhurbaşkanı yardımcılığı, bir bakanlık ve oylarına göre artık bakanlık alacak. İYİ Parti’ye ne kalacak?” diye düşünüyorlar. Küçük partilerle eşit olmak istemiyorlar.

Önce “Gel Ekrem” vardı şimdi bu “Ekrem bekle”ye döndü. Nasıl mı? Meral Akşener’in, Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanı adaylığı konusundaki kararlılığı karşısında Ekrem İmamoğlu’na, “Sen bu seçimde aday olma. Ben iki yıl sonra erken seçime götüreceğim. Sen o zaman aday olursun. Yaşın genç, 14’üncü cumhurbaşkanlığına aday olma, iki yıl sonra 15’inci cumhurbaşkanlığına aday ol” diye telkinde bulunduğunu yazmıştım.

İYİ Parti’nin başkanlık divanında bu konu da konuşuluyor. Bazı üyeler Ekrem İmamoğlu’nun cumhurbaşkanı adaylığını gündeme getirince, İmamoğlu’nun önündeki en büyük engelin Kılıçdaroğlu olduğu belirtiliyor. Kılıçdaroğlu’na rağmen İYİ Parti’nin İmamoğlu’nu aday göstermesinin siyasi nezakete uymayacağının altı çiziliyor. “İmamoğlu’nun yaşı genç. 2 yıl beklesin, CHP’ye genel başkan da olabilir, cumhurbaşkanı adayı da olabilir” deniliyor.

Bakalım Ekrem İmamoğlu sabredebilecek mi? Sanıyorum iş oraya doğru gidiyor. İYİ Parti’de dahi Kılıçdaroğlu’nun adaylığına paralel formüller tartışıldığına göre, Kılıçdaroğlu ortak aday olacak. Ekrem İmamoğlu da sırasını bekleyecek. Artık CHP Genel Başkanlığı mı olur, cumhurbaşkanı adaylığı mı olur, yoksa finali İBB’den mi yapar orasını bilmem.

Bu haberler de ilginizi çekebilir