• DOLAR 34.653
  • EURO 36.459
  • ALTIN 2950.8
  • ...
Yeni Konut Finansman Programı'na ilişkin kanun teklifi komisyonda kabul edildi
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Teklif ile Yeni Konut Finansman Programı'nın genel çerçevesi belirleniyor, program kapsamındaki katkıların sınırları ve ceza hükümleri düzenleniyor.

Buna göre, gerçek kişilerin konut finansmanı taksit ödemelerini kolaylaştırmak amacıyla taksitlere katkı sağlanacak. Bunun için Cumhurbaşkanı tarafından belirlenecek bir kamu bankası aracılığıyla ilgili bankalara nakit kaynak aktarılacak.

Bir yıl içerisinde katkı sağlanabilecek konut finansmanının toplam anapara tutarı, ilgili yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu'nda belirlenen başlangıç ödeneklerinin yüzde 5'ini aşamayacak. Bu tutarı bir katına kadar arttırmaya Cumhurbaşkanı yetkili olacak.

Daha önce satılmamış ve yüklenici firmaların mülkiyetinde olan konutlarla henüz başlamamış veya yapımı devam eden projelerden konut edineceklere katkı sağlanabilecek. Henüz başlamamış veya yapımı devam eden konut projeleri açısından mülkiyeti yüklenici firmalara geçecek konutlara ilişkin sağlanacak finansmanlar da bu kapsamda değerlendirilecek. Gayrimenkul geliştiricileri de yüklenici kabul edilecek.

Katkılar; yeterli ödeme gücüne sahip olduğu bankalarca değerlendirilen ve katkı talebinde bulunan gerçek kişilere yönelik konut finansmanı için sağlanacak.

İlk üç yıldaki finansman taksit tutarının gerçek kişinin hane gelirinin yüzde 30'unu aşan kısmı kadar miktar, Hazine ve Maliye Bakanlığı bütçesine bu amaçla konulacak ödenek tertibinden katkı olarak aktarılacak. Yüzde 30'luk oranı yüzde 30 ila yüzde 50 arasında belirlemeye, 3 yıllık süreyi bir yıla kadar indirmeye Cumhurbaşkanı yetkili olacak.

Konut satış bedeli üzerinden yüzde 5 katkı payı yüklenici firma hesabından veya finansman tutarından tahsil edilerek, finansmanı sağlayan bankalarda geçici hesaplara aktarılacak. Bu tutarlar bir yıla kadar finansman taksitlerinin ödemelerinde kullanılacak. Cumhurbaşkanı tarafından belirlenecek usul ve esaslar çerçevesinde; bu tutarın bir kısmı veya tamamı finansman anapara tutarından peşin olarak indirilebilecek, bir yıllık süre ise üç yıla kadar uzatılabilecek. Tahsil edilen tutar, hiçbir şekilde yükleniciler tarafından geri istenemeyecek.

Katkıların geri ödemesi

Düzenlemeye göre, belirlenen kamu bankası, her ayın ilk beş iş günü içerisinde, içinde bulunulan aya ilişkin toplam katkı tutarını bir icmal listesiyle Bakanlığa bildirecek. Bakanlık talep edilen katkı tutarını, bildirim yapılan ayın 15'ini takip eden ilk iş günü bankaya aktaracak. Bu katkının aktarım günü ile finansmana ilişkin taksit ödemeleri bankalarca aynı gün olarak belirlenecek.

Katkıların geri ödeme tutarları, geri ödemelerin başlayacağı tarihe kadar, finansmanın faiz oranı üzerinden basit faiz yöntemiyle hesaplanacak. Bankaların, geri ödeme tutarlarını katkıdan yararlananlara rücu etme hakkını kullanması durumunda geri ödemelerin başlamasından sonra ek bir faiz oranı uygulanmayacak.

Geri ödemelerin, katkıdan yararlananlarca yapıldığına bakılmaksızın, tam ve zamanında Bakanlığa aktarılmasından finansmanı sağlayan bankalar sorumlu olacak. Geri ödemelerin finansmanı sağlayan bankalarca tam ve zamanında yapılmaması durumunda katkı geri ödemeleri, hesaplanacak gecikme zammıyla birlikte finansmanı sağlayan bankadan ilgili vergi dairesince tahsil edilecek. Bu kapsamda finansmanlara ilişkin icra takip sürecinin başlatılması durumunda, hesaplanacak geri ödemeler, finansmanı sağlayan bankalar tarafından icra takibinin başlatılmasından sonra en geç 30 gün içerisinde Bakanlığa verilmek üzere, belirlenecek bankaya aktarılacak.

Taksit tutarı hane gelirinin yüzde 30'unu aşan ancak finansman katkısından yararlanmak istemeyenler için oluşturulacak geri ödeme planında, ilgili ayda alınması gereken anapara ve faiz oranı/kar payı tutarı, kalan anapara üzerine eklenerek ertelenebilecek.

Bu finansmanların vadesinden önce kapanmasının talep edilmesi durumunda diğer mevzuatta belirlenmiş kapama koşullarına ek olarak ertelenmiş anapara ve faiz oranı / kar payı tutarı var ise bunların tamamının ödenmesiyle kapama gerçekleştirilebilecek. Bu hesaplama yöntemine ilişkin diğer kanunlardaki yasaklayıcı ve sınırlayıcı hükümler uygulanmayacak.

Taşınmaz 5 yıl devir ve temlik edilemeyecek

Edinilen taşınmazlar, finansmanı sağlayan bankanın talebi üzerine finansman tarihinden itibaren 5 yıl süreyle tescilsiz iktisap halleri hariç devir ve temlik edilemeyecek, satış vaadine konu edilemeyecek.

Borçlunun temerrüdü nedeniyle icra takip sürecinin başlatılması durumunda devir, temlik ve satış vaadine konu edilememesi finansmanı sağlayan bankanın talebi üzerine terkin edilecek.

Sağlanacak finansman konusu konuta ilişkin düzenlenen değerleme raporunun yanlış veya gerçeğe aykırı olması halinde, raporu düzenleyen gayrimenkul değerleme uzmanı veya gayrimenkul değerleme kuruluşu hakkında, Sermaye Piyasası Kanunu'na göre verilecek idari para cezası tutarları 10 kat artırılarak uygulanacak. Bu tutar, finansmana konu konutun satış bedelinin yüzde onundan az olamayacak.

Aktarılacak katkının hak sahipliğinin tespiti ile katkının doğru ve tam hesaplanmasından ibraz edilen belgeler çerçevesinde konut finansmanını sağlayan banka sorumlu olacak.

Katkılardan faydalanacak gerçek kişilerin yanlış veya yanıltıcı beyanlarda bulunduğunun tespit edilmesi durumunda; sağlanan katkılar geri alınacak ve kullanılan finansman tutarının yüzde 5'i kadar idari para cezası uygulanacak.

Yüklenici firmalara yanlış veya yanıltıcı beyanlarda bulunduklarının tespit edilmesi durumunda, finansmana konu konutun beyan edilen satış bedelinin yüzde 25'i kadar idari para cezası kesilecek.

Bu kapsamdaki konut finansmanları 31 Aralık 2023 tarihine kadar kullandırılabilecek, Cumhurbaşkanı bu süreyi 31 Aralık 2024'e kadar uzatmaya yetkili olacak.

"Yüzde 25'ini İstanbul'la sınırladık"

Görüşmeler sırasında milletvekillerinin sorularını yanıtlayan TBMM KİT Komisyonu Başkanı, AK Parti Aydın Milletvekili Mustafa Savaş, uygulama kapsamında yer alması öngörülen 100 bin konut için projeksiyon hazırladıklarını anlattı. Savaş, "100 bin konutun sadece yüzde 25'ini İstanbul'la sınırladık." dedi.

Savaş, program kapsamında 2023 yılı bütçesi başlangıç ödeneği olan 4,4 trilyon liranın yüzde 5'ine tekabül ettiği için 220 milyar liralık bir tutardan bahsedildiğini ifade ederek, "İlk üç yıl sağladığımız Hazine katkısı, 8'inci yıldan itibaren faizli olarak zaten geri alınacak. Hazineye ilave bir yük getirmemektedir. 220 milyar liralık bir kredi kullandırılması halinde, bu kredi alacakları varlığa dayalı menkul kıymetleştirilecek." diye konuştu.

Türkiye İnşaat Sanayicileri İşveren Sendikası (İNTES) Genel Sekreteri Necati Ersoy, "Yüklenici için yanlış beyanda bulunması halinde satış bedelinin yüzde 25'i kadar idari para cezası uygulanması, çok yüksek bir orana tekabül ediyor. Hangi yanlış durumlarda bu cezanın uygulanacağı açıklığa kavuşturulmalı çünkü keyfi cezalar çok ciddi sonuçlara neden olabilir." ifadelerini kullandı.

Türkiye Katılım Bankaları Birliği Genel Sekreteri İsmail Vural, bireysel müşterilerinden bu konuda yoğun talep geldiğini ifade ederek, sektör olarak düzenlemeyi, hem konut arzındaki sorunların çözümü hem de finansman engellerinin aşılması açısından pozitif karşıladıklarını dile getirdi.

"(Aylık taksit) Yarıya iniyor"

CHP Konya Milletvekili Abdüllatif Şener, bankacılık sistemi içerisinde çözülebilecek bir konuya, Hazine ve bütçenin karıştırılmasının doğru olmadığını savunarak, "İktidar son yıllarda bütün icraatlarında kamuyu borçlandırıyor, yükümlülük altına sokuyor. Bu doğru değil." sözlerini sarf etti.

AK Parti'li Savaş, bunun ilk kez yapılmadığını, 2009 yılında da benzer bir uygulamanın hayata geçirildiğini kaydetti.

Bu programla vatandaşa, hem 15 yıl vade imkanı vererek vade avantajı getirdiklerini hem faiz desteği verdiklerini belirten Savaş, "Piyasada faiz oranları 1,75. 15 yıl vadeli 1 milyon lira kredi kullanılması halinde aylık ödenecek taksit şu anda 18 bin 306 lira. Bu sistemde, 0,69 faiz oranıyla 15 yıl kredi kullandırıldığında, Hazine katkısı ve yüklenici desteği olmadan, aylık taksit 9 bin 719 lira. Yarıya iniyor." diye konuştu.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakan Yardımcısı Fatma Varank, salgın sonrası Türkiye'de konut fiyatları ve kira tutarlarında artış görüldüğünü anımsatarak, bu bağlamda Hazine ve Maliye Bakanlığı ve sektörün bütün temsilcileriyle birkaç kez toplantı yaptıklarını ve bazı kararlar aldıklarını anlattı.

Bu kapsamda önce 250 bin sosyal konut çalışmasının yapıldığını, sonraki aşamada piyasanın regülasyonu için TOKİ tarafından ilk kez altyapısı tamamlanmış 1 milyon konut arsasının satışa çıkarıldığını belirten Varank, "Ondan sonra da orta gelirli; alt gelirin biraz daha üstünde geliri olan; sosyal konut kampanyasına giremeyen, 18 bin liranın üzerinde geliri olan vatandaşlara; memurlarımıza, yeni mezun olmuş 3-5 yıldır çalışan gençlerimize böyle bir fırsat vermek istedik. Bu çalışmayı yaptık. Bu da o toplantılardan sonraki süreçte aldığımız kararların hayata geçmesi. Sanki bunlar dün alınmış kararlar da bugün bunlar buralara gelmiyor. O toplantılarda alınmış kararlardı. O kararlarımızı devam da ettireceğiz." şeklinde konuştu.

Bu haberler de ilginizi çekebilir