TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı Kılıç, İsveçli yetkilileri uyardı
TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı ve AK Parti İstanbul Milletvekili Akif Çağatay Kılıç, "Türkiye'nin Madrid Zirvesi'nde mutabakat altına almış olduğu üçlü bir belge var ve bunun altında İsveç Hükümetinin, Türkiye Cumhuriyeti'nin ve Finlandiya'nın imzası var. Bu mutabakatta ortaya konan ne varsa bunların yerine getirilmesini bekliyoruz, aksi takdirde NATO üyeliği İsveç'in de Finlandiya'nın da mümkün olmayacaktır." dedi.
Türkiye-Almanya Parlamentolararası Dostluk Grubu'nun Almanya'da gerçekleştirdiği resmi temaslar çerçevesinde Almanya'da bulunan Kılıç, Köln kenti yakınlarındaki Monnheim'da, AA ve TRT'ye açıklamada bulundu.
İsveçli siyasilerin "Olayın belediyenin önünde olduğu ve hükümetin değil belediyenin sorumlu olduğu" gibi bahanelerinin kabul edilemeyeceğini belirten Kılıç, "İsveç'in Stockholm şehrinde PKK sempatizanları Sayın Cumhurbaşkanı'mızın şahsında, Türkiye'ye yönelik bir eylem gerçekleştirmişler. Öncelikle bu eylemi kınıyor ve telin ediyorum. Sayın Cumhurbaşkanı'mızın kendi şahsına ve Türkiye Cumhuriyeti'ne yönelik bu hakaretamiz ve asla kabul edilemeyecek alçakça eylemi lanetliyorum." diye konuştu.
Kılıç, şunları kaydetti:
"Yakın zamanda İsveç Dışişleri Bakanı TBMM'deydi ve kendisiyle çok açık bir toplantı gerçekleştirdik, düşüncelerimizi dile getirdik. Türkiye'nin Madrid Zirvesi'nde mutabakat altına almış olduğu üçlü bir belge var ve bunun altında İsveç Hükümetinin, Türkiye Cumhuriyeti'nin ve Finlandiya'nın imzası var. Bu mutabakatta ortaya konan ne varsa bunların yerine getirilmesini bekliyoruz, aksi taktirde NATO üyeliği İsveç'in de Finlandiya'nın da mümkün olmayacaktır. Şunu dile getirmek isterim ki bu tip eylemler bizim Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde İsveç ve Finlandiya'nın NATO'ya üye olması için olumlu oy kullanma konusunda bizi şevklendirmeyi bırakın, bundan uzaklaştırmaktadır.
Şunun da altını çizmek isterim ki PKK terör örgütünün, FETÖ terör örgütünün Türkiye Cumhuriyeti'ne karşı, Sayın Cumhurbaşkanı'mızın şahsına karşı eylemlerinin karşısında bugüne kadar nasıl durduysak bundan sonra da durmaya devam edeceğiz, sorumluların da hukuk önünde hesap vermesi için tüm imkanları seferber edeceğiz. Bunu da özellikle onlara söylemek isterim."