Yazar Ahmet Bulut: Herhangi bir hastalıktan değil, namazsızlık hastalığından ölmek daha tehlikeli
Bitlis’in Tatvan ilçesinde düzenlenen kitap fuarında bir söyleşi gerçekleştiren İlahiyatçı-Yazar Ahmet Bulut, yüzde 99’u Müslüman olan bir ülkede namazı anlatmanın garip olduğunu söyledi.
Tatvan Doğu Anadolu 1’nci Kitap Fuarı’nın 5’inci gününde “namazla diriliş” söyleşini gerçekleştiren Bulut, farklı hastalıktan değil, namazsızlık hastalığından ölmenin daha tehlikeli olduğunu vurguladı.
“Ülke genelinde namaz kılma oranı düşük”
Ülke genelinde sürekli ve düzenli namaz kılanların oranının yüzde 30’larda olduğuna dikkat çeken Bulut, “Yüzde 99'u Müslüman olan bir ülkede namazı anlatmak garip değil midir kardeşlerim? Durum hiç iç açıcı değil. Bölgemiz bu manada daha diri ve canlı. Ankara'dan batıya doğru yöneldiğimizde oralarda durum biraz daha ciddi. Ülkemiz geneline baktığımızda, 5 vakit namazını sürekli ve düzenli kılanların oranı yüzde 30'ları geçmez. Gençlerimizle yaptığımız buluşmalarda, gençlerin 5 vakit namazını sürekli ve düzenli kılma oranları yüzde 12 civarında değişiyor.” dedi.
“Namazsızlık hastalığından ölmek daha tehlikeli”
Namazsızlık hastalığında ölmenin ebedi hayatı kaybetmenin riskiyle karşı karşıya olduğunun altını çizen Bulut, “Şimdi size soruyorum. 2 yıldır Covid-19 ile yatıp kalktık. Şu kadar kişi entübe oldu, şu kadar kişi hasta, şu kadar kişi vefat etti. Ben de o dönemlerde sosyal medya sayfalarımda yaptığım söyleşilerde hep şunu sordum. Covid-19’dan vefat etmek mi daha tehlikeli yoksa namazsızlık hastalığı ile vefat etmek mi daha tehlikeli? Herhangi bir hastalıktan vefat etmek fani alemden baki aleme bir göçtür. Burada zaten misafirhanedeyiz. Asıl hayat, ahiret hayatıdır. Birisi şu bahsettiğim hastalıklardan veya sel felaketinden vefat etse, asıl yurduna geçer; ya namazsızlık hastalığı ile vefat ederse, ebedi hayatını kaybetme riskiyle karşı karşıya kalır.” diye konuştu.
Namaz kılmamanın sebepleri
Namaz kılmamanın sebeplerinden birinin de Allah ile kul arasının açıldığına, imanın zayıfladığından kaynaklandığını belirten Bulut, herkesin kendisine göre bir kılmama bahanesinin olduğunu söyledi.
Bulut, “Namaz kılmamanın sebeplerini topladığımızda, birincisi Allah ile aramız açılmış, imanımızda problem olduğunu gördüm. İkincisi namaz bilincinde ve şuurunda eksiklik olduğunu gördüm. Üçüncüsüne inanmayacaksınız ama gerçekten de namaz kılmayı bilmeyen arkadaşlarla karşılaştım. Dördüncüsü ise bunu liseli gençlerden öğrendim. Diyor ki hocam, ‘namaza başlamak bir şey değil, namazı tutmak zor.’ Ortaokul öğrencilerinden öğrendim. ‘Hocam, niye namaz kılmıyoruz biliyor musun? Peşin çalışmayı seviyoruz, veresiyeyi sevmiyoruz.’ bir başkası, ‘hocam namazı başlamak önemli değil, devamını getirmek zor. Kıl kıl bitmiyor.’ diyor. Bir başkası, namaz kılan kötü örneklerden dolayı namazdan ve camiden soğuduğunu söylüyor. Herkesin bir mazereti var, herkesin inandığı bir yalanı var.”
“Tabut boyumuzun ölçüsünü almadan seccadeye boynumuzun ölçüsünü verelim”
“Bir gün tabut boyumuzun ölçüsünü alacağını, tabut boyumuzun ölçüsünü almadan seccadeye boynumuzun ölçüsünü verelim ki o gün yüzü ak olanlarda olalım.” diyen Bulut, “Beş vakit namazı Üstad Said-i Nursi'nin diliyle söyleyecek olursak, farzını, vacibini, sünnetini adam gibi kılsak, 40 rekât, 40 dakika yapar. 20 dakika da abdesti saysak bir saat yapar. Allah her gün bize 24 saat veriyor. Bir saatini ayıranlara cennet vadediyor. Aklını kullanan bir saatini verir cennete aday olur, aklını kullanmayan kendi kendini aldatır. Bazıları hocam, ‘Ben Seyda çocuğuyum, Peygamber soyundan geliyorum, dedem hocaydı filan’ diyenlere, sen Hud suresini okumaz mısın? Hazreti Nuh'un oğlu Peygamber çocuğuydu. Peygamber çocuğu olmak, Hazreti Nuh'un oğlunu kurtarmadı. Bizi kim kurtaracak?” diye sordu.
“Namaz merkezli günlük plan yapalım”
Namaz kılmanın fayda ve öneminden kesitler sunarak söyleşini sürdüren Bulut, gençlere ve ailelere tavsiyelerde bulundu.
Namaz merkezli bir sürdürmenin önemine dikkat çeken Bulut, şu tavsiyelerde bulundu:
“Allah nasip ederse 20 Ocak'ta umreye gidiyorum. Bu 4 maddeyi yapmaya söz veren kardeşlerimize Kâbe’de dua edeceğim. Hayatım boyunca da namaz kardeşlerime dua ediyorum. Birincisi abdestli yaşamayı prensip haline getireceğiz. Ölürseniz şehit olarak yazılırsınız, melekler bile size dua eder, namaz kılmak da yüzde 80 kolaylaşır. İkincisi gününüzü beşe bölerek planlamanızı rica ediyorum. Müslümanlar; hayatını 5’e bölenler ve boşa geçirenler diye ayrılıyor. Namaz merkezli günlük plan yapan kardeşlerimizin uykusu da çalışması da dinlenmesi de hayırlıdır. Üçüncüsü ise en az bir tane namaz bilinci kitabını okumanızı tavsiye ediyorum. Dördüncüsü ise namaz kılanlarla dostluğu ve arkadaşlığı öncelemeniz. Siz namaz merkezi bir hayat sürerseniz, sizi o halde gören yavrularınız, önce taklit eder, sonra sizin izinizi takip ederek seccadenizin varisi olur.” (İKHA)