• DOLAR 34.587
  • EURO 36.251
  • ALTIN 2986.361
  • ...
Prof. Dr. Şener: Uyuz hastalığında bir salgın süreci yaşıyoruz!
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

İnönü Üniversitesi Turgut Özal Tıp Merkezi Dermatoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Serpil Şener, Uyuz Hastalığının ne olduğunu, uyuz hastalığının tanı ve tedavi yöntemlerinin ne olduğu, uyuz hastalığının nasıl bulaştığını, evcil hayvanlardan uyuz bulaşır mı, uyuz hastalığının belirtileri ve en çok nerelerde görüldüğü, uyuz olup olmadığının nasıl anlaşıldığı, uyuzu neyin tetiklediği ve tedavi edilemediğinde ne tür sonuçlar doğurduğu ile ilgili İLKHA muhabirinin sorularını yanıtladı.

“Uyuz çok küçük bir parazitin neden olduğu geceleri uykudan uyandıran kaşıntılı bir hastalıktır”

Uyuz hastalığına küçük bir parazitin sebep olduğunu belirten Prof. Dr. Serpil Şener, “Neredeyse 0,3 milimetre çapında bir parazitin yol açmış olduğu çok kaşıntılı bir hastalık. Gece kaşıntısı özellikle hastalık için oldukça tipik. Geceleri hastaları uykudan uyunduran bir kaşıntı ve yatağa girerken artan bir kaşıntı söz konusu oluyor. Yine belli kuluçka döneminden sonra aile bireyleri de etkilenebiliyor. Uyuz oldukça sıkıntılı bir hastalık.” dedi.

“Uyuz, kişiyle yakın temas, aynı yatakta yatma, kıyafeti ve havlusu kullanıldığında bulaşabiliyor”

Dermatoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Serpil Şener

Uyuz hastalığının nedenlerine değinen Dermatoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Serpil Şener, “Uyuz paraziti, insan vücudu dışında 3-4 gün canlı kalabiliyor. Yani insan vücuduna bağımlı bir parazit. Kişiden kişiye yakın temastan bulaşıyor. En az 15-20 dakika yakın temas olduğunda, aynı yatakta yatıldığında veya kişinin kıyafetini, havlusunu kullanmayla da buluşabiliyor.” diye dikkat çekti.

“Hayvanlardan bulaşabiliyor”

Hayvanlarda görülen uyuz ile insanlarda görülen uyuzun farklı olduğunu kaydeden Prof. Dr. Şener, ama uyuzun hayvandan insana bulaştığını ve onun da kaşıntılı olduğunu söyledi.

“Hastalık, vücudun birçok bölgesinde kaşıntılı kabuklu yaralar şeklinde kendini belli ediyor”

Uyuz hastalığının belirtilerini de aktaran Şener, “Uyuz hastalığının belirtileri, özellikle geceleri yatağa girerken başlayan kaşıntı. Kaşıntı belli bölgelerde lokalize oluyor. En fazla el bilekleri, parmak araları, dirsekler, vücudun kıvrım bölgeleri, koltuk altı ve karında kaşıntılı kabuklu yaralar şeklinde belli ediyor. Tedavi olmazsa şiddeti giderek artan bir gece kaşıntısı söz konusu oluyor.” dedi.

“Uyuz tedavi edilemediğinde bakteriyel enfeksiyonlar gelişebilir ”

Uyuz hastalığının tedavi edilmediği takdirde neler yaşanabileceğine değinen Şener, “Uyuzun tedavisi yapılmadığında kişinin kaşıntısı artar, hastada lezyonların üzerinde sekonder dediğimiz bakteriyel enfeksiyonlar gelişebilir. Bunlar kana karışıp, daha büyük mikrobiyotik enfeksiyonlara sebep olabilir. Onun dışında lezyonlar tedavi edilmez ise iyileşemeyeceği için artarak daha çok kişiye bulaşır.” diye belirtti.

“Uyuz salgın haline geldi”

Şener, “Covid salgını döneminde insanlar biraz evlere kapandılar, sosyal izolasyon oldu. Bu sebeple son 2-3 yılda ev içi bulaşma arttığı için uyuz hastalığı giderek fazlalaştı. Tedaviye bir direnç söz konusu olduğu için uyuzda bir salgın haline gelindi. Bu minvalde ailede bir belirti görüldüğü zaman mutlaka, sadece belirti olan kişi değil, bütün aile bireylerinin ortak tedavi edilmesi gerekir. Tedaviden sonra yatak, çarşaf ve kıyafetlerin en az 60 derecede yıkanması veya kuru temizlemeye verilmesi gerekir. Bunların dışında, bunları yapılamayacak ürünlerin de mutlaka bir poşete konup bir haftaya kadar ağzı kapalı bir şekilde bekletilmesi fayda sağlıyor. Tüm aile bireylerinin tedavisi bizim için önemli. Şüpheli olan kıyafet giysilerin, ortak eşyaların kullanılmaması gerekiyor. Bunlara dikkat edersek, tedavide başarılı oluruz.” diye kaydetti.

“Çok dirençli vakalarda ağız yoluyla kullanılan ilaçları kullanıyoruz”

Son olarak uyuz tedavisine ve tedavinin başarı oranına değinen Şener, “Uyuz hastalığının tedavisinde yıllardır kullanılagelen ilaçlar var ama bunlara karşı bir direnç söz konusu olduğu için şu anda daha çok kükürt ve katran içeren majistral dediğimiz eczanelerde hazırlatılan karışım ilaçları öneriyoruz. Duş alındıktan sonra, 3 gün üst üstte her uygulama 12 saat kalacak şekilde vücuda uygulanıyor. Son seansın ardından banyo yapılması gerekir ve eşyaların da 60 derecede yıkanıp kaynatılıp ütülenmesini tavsiye ediyoruz. Bir de semptomu yani şikâyeti olsun olmasın evde yaşayan tüm aile bireylerinin tedavi edilmesi gerekiyor. Tüm Aile bireylerinin tedavi edilmesi durumunda uyuz tedavisi başarılı olacak. Bunun dışında uyuz tedavisinde çok direnç gösteren hastalarda, ağızdan verilen ilaçlar var. Bunlar ülkemizde bulunmuyor, fakat yurt dışından getirtilebiliyor. Çok dirençli vakalarda bu ilaçları hastalarımızda başarılı bir şekilde kullanıyoruz.” dedi. (İLKHA)











Bu haberler de ilginizi çekebilir