Türkiye Yazarlar Birliği Batman Temsilcisi Dursun: İslam'a ve Müslümanların yaşayış tarzına saldırıda artış var
Türkiye Yazarlar Birliği Batman İl Temsilcisi Prof. Dr. Şemsettin Dursun, yaptığı açıklamada, son yıllarda özellikle televizyon dizileri ve sosyal medyada İslam'a ve Müslümanların yaşayış tarzlarına karşı saygı sınırlarını aşan saldırıların arttığını söyledi.
Bu durumun kabul edilemez olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Şemsettin Dursun, başta RTÜK olmak üzere yetkilileri acilen önlem almaya ve bu kişilere karşı yaptırım uygulamaya davet etti.
Müslümanların hayat tarzlarına yönelik saldırıların giderek arttığına dikkat çeken Dursun, "Aziz İslam’a ve müntesipleri Müslümanlara ve yaşayış tarzlarına karşı saygı sınırlarını aşarak saldıran, alaya alan ve tahrik eden kişi ve grupların görünürlüğü, son zamanlarda artmış bulunmaktadır. Bu durum bazen televizyon dizilerinde, bazen sosyal medya mecralarında kendini göstermektedir. Aziz milletimizin inancına karşı takınılan bu ahlaksız tutum ve tavırlar kabul edilemez. Başta RTÜK olmak üzere yetkilileri önlem almaya ve yaptırım uygulamaya davet ediyoruz." dedi.
"Eksik anlayışla İslam'ı ve Aziz Peygamberini anlamak mümkün değildir"
İslam'a ve onun değerlerine saldıranların İslam'ı anlamayanlar olduklarına işaret eden Dursun, şöyle devam etti:
"İnsanın en büyük kaybı anlam kaybıdır. Varlığın, varoluşunun anlamını, hikmetini kaybetmesidir. Bu bağlamda bütün bir varlığı maddeye ve insanı da bedene indirgeyerek; hem varlığa hem de insana yapılabilecek en büyük kötülük işlenmektedir. Bu eksik ve kısmi anlayış tarzıyla İslam'ı ve Aziz Peygamberini anlamak mümkün değildir. İslam'ı anlamak, ancak bütüncül bir yaklaşımla ve evrensel bir bakış tarzıyla mümkündür. Bu derin anlayışı kavramayan, algılamayan kesimler; içinde yaşadıkları anlamsız düşünceyi yaymak isterler. Bunu yaparken de hiçbir bilimsel gerçeğe dayanmamaktadırlar."
"İslam herkes için bir kurtuluş ve sığınaktır"
"Bilgiye, bilime, tasavvura, hikmete ve irfana dayalı bir düşünce sistematiğini kuran Aziz İslam’a kulak asmalarını, hayatlarını anlamlandırmalarını tavsiye ederiz." diyen Dursun, "Bilinmelidir ki, içinde yaşadığımız bu haz ve hız çağında; neslimizin ıslahı, üzerinde yaşadığımız arzın imarı, varlık dünyasının ihyası ve geleceğimizin inşası herkesin yararına olacaktır.
İslam Medeniyetinin tasavvurunu, kültür kodlarını, kök değerlerini, algısını ve düşüncesini özümsemiş İslam milletinin çocukları olarak; medeniyet, varlık ve evren tasavvuru olan, insanlık tarihinde sağlam ve derin kökleri olan, sahip olduğu potansiyel, bilgi birikimi ve derin perspektifiyle, dünya insanlığına söyleyecek sözü olan, kökü ezelde ve dalı ebed’de mutlak nizam İslam; herkes için bir kurtuluş ve sığınaktır." ifadelerini kullandı.
"Peygamberin çağrısına koşar adımlarla koşmak gerekir"
Konuşmasının devamında Dursun, şunları söyledi: "Özelde Müslümanlar, genelde bütün insanlık için rol model olan bu nizamın önderi Peygamber efendimiz; mazlumların, mağdurların, mahrumların ve yetimlerin sığınağı; yoksulların ve ezilenlerin koruyucusu, herkes için adaletin güneşi ve 'Bütün insanlığın kurtuluşu olmayan bir kurtuluş, benim de kurtuluşum olamaz' ilkesinin kurucusu olarak, bütün insanlığı bu kutlu davaya çağırmaktadır. Bütün bir insanlığa düşen görev; bu kutlu çağrıya çelme takmak, istihza ile anlamsızlaştırmaya çalışmak, haddini aşacak tutum ve tavırlarda bulunmak değil, bu çağrıya koşar adımlarla koşmak, koşmuyorsa, koşanlara saygı göstermek durumundadır."(İLKHA)