• DOLAR 34.446
  • EURO 36.302
  • ALTIN 2836.87
  • ...
Makedonya'nın bir şehrinde Türkçe resmi dil kabul edildi
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Türk Dil Kurumu (TDK) sözlüğünde dil, "insanların düşündüklerini ve duyduklarını bildirmek için kelime veya işaretlerle yaptıkları anlaşma" diye tarif ediliyor.

İletişimin olmazsa olmazı dil, aynı zamanda bir milletin belirleyici unsurundan biri olarak biliniyor. 

Büyük bir kısmı sadece bölgesel bazda kullanılsa da dünya genelinde 7 bin civarında dilin konuşulduğu tahmin ediliyor.

Şimdiye kadar birçok dil, asimilasyona maruz kaldığı veya kullanılmadığı için kayboldu. 

Bu nedenle Birleşmiş Milletler Eğitim Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) birçok ülkede tehlike altındaki diller için koruma programları yürütüyor.

Pek çok ülkede bir kaç resmi dil bir arada

Dünya genelinde kaç tane resmi dil olduğu bilinmiyor, ancak birçok ülkede birden fazla resmi dil olduğu bilinen bir gerçek.

Örneğin İsviçre'de Almanca, Fransızca, İtalyanca ve Romanca resmi diller. Güney Afrika'da ise 11 resmi dil var.

Yine Irak'ta Arapça ve Kürtçenin yanı sıra Süryanice ve Türkçe bazı bölgelerde resmi dil olarak kullanılıyor. 

Kuzey Makedonya da Makedoncanın dışında ikinci resmi dil kabul eden ülkelerden biri.

Belediye meclisi Türkçeyi resmi dil olarak kabul etti

Geçen günlerde Kuzey Makedonya'nın Vasilevo kentinde Türkçe ve alfabesinin resmi kullanıma girmesi için adım atıldı.

Vasilevo Belediye Meclisi, Türkçeyi, Makedoncanın ardından ikinci resmi dil kabul edilmesi için karar aldı.

Karar, ülkede geçen yıl düzenlenen nüfus sayımında şehirde yaşayan Türklerin nüfusunun yüzde 20'yi aşması üzerine alındı. 

İkinci resmi dil kabul edilen Türkçe, Vasilevo kentinde 1 Ocak 2023 tarihinden itibaren yürürlüğe girecek.

Türkiye'de Kürtçe'nin resmi dil olması

Nitekim Türkiye nüfusunun yüzde 18'i kürtlerden oluşmakta.

Türkiye'de de Kürtçenin resmi dil olması için uzun süredir bir tartışma yaşanıyor.

Birçok siyasi parti ve sivil toplum örgütü Kürtçenin resmi dil olmasını talep ediyor.

Hatta Kürtçenin resmi statü kazanması ve yaşamın her alanında kullanılması için imza kampanyaları bile düzenlendi.

Şu ana kadar bir sonuç alınmadı, talepler de sonlanmış değil.

Peki birçok ülke birden fazla dili resmi olarak kabul ederken, Türkiye bu konuda neden adım atmıyor?

"Avrupa dil ve etnik çatışmayı çözüme kavuşturdu"

Muş Alparslan Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Abdullah Kıran, dilin en temel insan hakları arasında yer almasına rağmen Türkiye'de cumhuriyetin kuruluşundan beri konunun siyasi bir mesele olarak görüldüğü görüşünde.

Prof. Kıran'a göre cumhuriyetin kurucu kadroları daha başlangıçtan itibaren Türkçe dışındaki dillerin ülkede kullanılmasına müsaade etmedikleri gibi kucaklayıcı bir bakış açısına da sahip olmadılar.

II. Dünya Savaşı'ndan sonra özellikle Avrupa Birliği'nde (AB) dil meselesinde çok hoşgörülü bir politika izlediğini, dil ve etnik haklar alanında yaşanan çatışmaları bitirme noktasına getirdiğini hatırlatan Kıran, "İspanya'da dil hakları ve etnik temelli çatışmalar uzun yıllar devam etti, ama İspanya AB'ye katıldıktan sonra bu sorunları çözüme kavuşturdu" dedi.

"Maalesef Türkiye'de Kürtçe dar bir açıyla ele alınıyor"

Yakın tarihte kurulan Kosova ve Kuzey Makedonya gibi ülkelerde bile dil hakları konusundaki uygulamaların hayata geçirilmesinde Türkiye'nin geride bırakıldığını ifade eden Kıran, bu ülkelerde Türkçenin resmi dil olarak tanındığını ifade etti.  

Türkiye'de ise Kürtçe meselesinin çoğunlukla dar bir açıyla ele alındığını aktaran Kıran, "Bazı kesimlerde, sanki 'Kürtler dilini kullanırsa ülke bölünür' anlayışı hakim. Oysa bu son derece sakat ve yanlış bir anlayıştır. Aksine, Kürtçe bir statüye sahip olduğunda ve Kürtler ana dilleriyle eğitim alma haklarını elde ettikleri zaman, ülkedeki birlik ve beraberlik ruhu daha da güçlenir" diye konuştu.

The Independent Türkçe

 

Bu haberler de ilginizi çekebilir