Havaların soğumasıyla birlikte özellikle dışarda çalışmak zorunda olan insanlar, ekmek parasını kazanmak için ciddi sıkıntılar yaşıyor.

Kışın soğuk havada yazın ise sıcak havada çalışmak zorunda kalan mesleklerden birisi de pazarcılık. Soğuk günlerde de tezgahlarını açmak zorunda olan semt pazarcıları, soğuğa aldırmadan sabahın ilk ışıkları ile tezgahlarını kuruyor.

İstanbul'un çeşitli bölgelerde kurulan semt pazarlarından geçimini sağlamak için çabalayan esnaf, ısınmak için bazen ateş yakıyor, bazen tüple ısınmaya çalışıyor. Isınmak için materyal kullanamayan esnaf ise çareyi sıkı giyinmekte buluyor.

Mesleklerinin zor olduğunu ama helal yoldan para kazanmaktan memnun olduklarını belirten esnaf ve oda temsilcileri İLKHA muhabirine yaptıkları açıklamada yetkilileri kapalı pazarların sayısını arttırmaya davet etti.

"Pazarcı; çok zor ve ağır şartlarda çalışıyor, ekmek parası için kazandığı paranın her kuruşunu helal olarak hak ediyor"

İstanbul Anadolu Yakası Pazarcı ve Seyyar Esnaf Odası Başkanvekili Cafer Ayvataş, "Pazarcı, soğuk havalardan etkilenmeme adına öncelikle üstünü çok sağlam giyiniyor, ayaklarını sağlama almaya çalışıyor. Soğuktan etkilenmemesi mümkün değil. Pazarcı; çok zor ve ağır şartlarda çalışıyor, ekmek parası için kazandığı paranın her kuruşunu helal olarak hak ediyor. Pazarcılar çocuklarına iyi bir yaşam sürdürmek için kışın üşüyor, yazın terliyor. Bu şartlarda elinden geldiği kadar yaşamını devam ettirmeye çalışıyorlar." dedi.

"Kapalı pazarlar modern hayat şartlarını getirdiği için esnaflarda bu yönde çok rahatladılar, çalışma sistemleri daha iyi ve rahat oldu"

Pazar esnafının kış aylarında soğuk havaya karşı aldığı tedbirlerden bahseden Ayvataş, "Çok sağlam giyiniyorlar ama üşümemeleri imkansızdır. İliklerine kadar üşüyorlar, akşam eve gittiklerinde ısınmaya çalışıyorlar. Bilindiği üzere artık hayat şartları zor, para kazanmak çok zor soğukta üşüyerek çalışıyorlar. Bazı arkadaşlar tezgahlarının altında ufak tüpten sobalar yaparak ısınmaya çalışıyor ama genellikle sürekli hareket ederek ısınmaya çalışıyorlar. Kışın üşüyerek paralarını kazanıyorlar. Eskiden tezgahların arkalarında kasalardan ateş yakılarak ısınılıyordu tabi artık çağ o çağ değil arkadaşlarımızı artık ondan vazgeçtiler. Ateş yakmak çok çirkin bir görüntü oluyordu. Birazda kapalı pazarların oluşmasından dolayı artık bunlar kalktı. Ne kadar kapalı pazar olursa o kadar modernleşmeye başlanır. Kapalı pazarlar modern hayat şartlarını getirdiği için esnaflarda bu yönde çok rahatladılar, çalışma sistemleri daha iyi ve rahat oldu. Şartlar daha kolay olduğu için kapalı pazarların çoğalması temennimiz ve en büyük dileğimizdir." diye belirtti.

"Kimse ne zorlukla para kazandığımızı bilmiyor"

Pazarda balık satan esnaflardan Yusuf Can Öğeğil ise, "Kışın bizim ısınma sistemimiz olmuyor. Sadece tezgâhta elimize eldiven takarsak öyle oluyor diğer türlü zaten eller alışıyor. İlerleyen yaşlarda hastalık olarak ortaya çıkıyor. Zor bir meslek tavsiye etmem. Gece 4'te kalkıp gece saat 10'a kadar ayaktayız. İnsanlar dışarıdan balıkçılar güzel para kazanıyor diyebilir ama kimse ne zorlukla kazandığımızı bilmiyor. Çok zor şartlarla para kazanılıyor, çok emek veriliyor." şeklinde konuştu.

"Yeri geliyor 10 parça elbiseyi üst üste giyiyorum"

30 yıldır pazarlarda çalışarak geçimini sağlayan Göksel Avşar, "Hiçbir imkânımız yok, kat kat giyiniyoruz. Yeri geliyor 10 parça elbiseyi üst üste giyiyorum. Isınma tekniğimiz budur, başka da bir alternatifimiz yok. Kapalı pazarların çoğalması gerekiyor, mahalle pazarlarından memnun değiliz. Hiçbir hijyen ortamı yok, daha çok üşüyoruz. Kışın soğukta üşüyoruz, yazın sıcakta yanıyoruz. Kapalı pazarların olması esnaf ve gelen halk için daha mantıklıdır." ifadelerini kullandı. (İLKHA)