1876: Osmanlı Devleti’nde Meşrutiyet ilan edildi; ilan edilen bu anayasal yönetime Birinci Meşrutiyet denilmektedir. Osmanlı Devleti’nin ekonomik sorunları, 17’nci yüzyıldan itibaren toprak kaybetmesi ve sürekli bütçe açığı vermesiyle başladı. Ekonomik sıkıntıların yanı sıra, özellikle 1789 Fransız Devrimi’nin etkisiyle yayılan milliyetçilik akımı, Osmanlı Devleti’ni de sarstı. Balkanlar’da 19’uncu yüzyılda bağımsızlık talebiyle ayaklanmalar çıktı. Balkanlar’da ve Ortadoğu’da çıkar çatışmaları içindeki Avrupa devletleri ile Çarlık Rusya’sı da zaman zaman bu hareketleri desteklediler. Osmanlı sınırları içindeki Müslüman olmayan halkların durumlarının düzeltilmesi gerekçesiyle Osmanlı Devleti’ni reformlar yapmaya zorladılar. 1839’daki Tanzimat Fermanı ile 1856’daki Islahat Fermanı’nın ilanları, bu tür koşullarda gerçekleşti. (Osmanlı Devleti’nde Meşrutiyet ilan edildi)

1918: Osmanlı padişahı Sultan Vahdettin, İttihat ve Terakki’nin çoğunlukta olduğu Meclis-i Mebusan’ı feshetti. Bu feshediş, Sultan Vahdettin’in otoriterliğinden kaynaklanmıyordu. Osmanlı’yı olabilecek en perişan duruma düşüren İttihat ve Terakki şebekesi, ülkeyi terk etme arifesindeyken Padişah nihayet davranabilmiş ve en azından bu kararıyla olanların baş sorumlusunun İttihat ve Terakki çetesi olduğunu ilan etmiştir. (Sultan Vahdettin Meclis-i Mebusan’ı feshetti)

1930: Ahali Cumhuriyet Fırkası feshedildi. Diktatörlük anlamına gelen ‘tek parti sistemi’ni, görünüşte çok partili gibi göstermek amacıyla arada bir kurulan partilerden biri olan Ahali Cumhuriyet Fırkası da öncekiler gibi halktan teveccüh görünce dincilik damgası vurularak kapatılmıştı. (Ahali Cumhuriyet Fırkası feshedildi)

1979: Sovyetler Birliği, Afganistan’ı işgal etti; böylece 9 yıl sürecek olan fiili işgal ve zulüm süreci başlamış oldu. Afgan Cihadı’nda Mücahitler, 9 yıl boyunca en zayıf silahlarla ve imkânsızlıklar içinde çağın en gelişmiş ordularından biri olan Kızılordu’ya karşı, modern zamanların en büyük direnişini zaferle taçlandırmış ve bu konuda tüm dünya mazlumlarına model oluşturmuşlardır. Hindistan, savaşta Sovyetleri işgale çağıran Marksist Afgan hükümetine destek vermiştir. (Sovyetler Birliği, Afganistan’ı işgal etti)

1989: ABD, Panama’yı işgal etti. Aralık 1989’da Panama’nın ABD tarafından işgaliyle sonuçlanan çatışmalar başladı. (ABD, Panama’yı işgal etti)

1990: Halka yapılan zulüm ve baskıları şikâyet etmek için Diyarbakır’ın Lice İlçesi Kaymakamlığı’na giden köylülere ateş açıldı; 1 kadın ve 1 çocuk katledildi. Ateş açma emrinin Yüzbaşı Salih Eryiğit tarafından verildiği iddia edildi. Salih Eryiğit daha sonra 28 Şubat Süreci’nde yaptıkları zulümlerden dolayı yargılanmış 14 ay tutuklu kaldıktan sonra tahliye edilmişti. Salih Eryiğit’in yaptığı zulümlerin hesabı mahkeme-i kübra’ya kalmıştı. (Köylülere ateş açıldı; 1 kadın ve 1 çocuk katledildi)

1991: Rusya, Beyaz Rusya, Ukrayna, Kazakistan, Moldova, Azerbaycan, Ermenistan, Özbekistan, Tacikistan, Türkmenistan ve Kırgızistan liderleri, bir araya gelerek Sovyetler Birliği’ne son verdiler ve Bağımsız Devletler Topluluğu’nu kurduklarını açıkladılar. (Sovyetler Birliği’ne son verildi)

1996: Kumarhanelerin kapatılması kararı, Bakanlar Kurulu’nda kabul edildi. Kumar oynamak ve oynatmak yasaklandı ama Milli Piyango İdaresi vasıtasıyla çeşitli kumar ve şans oyunları, devlet eliyle oynatılmaya devam ediyordu. Bu yasa kumarı ortadan kaldırmıyor, kumarda devlet tekeli oluşturuyordu. (Kumarhanelerin kapatılması kararı, Bakanlar Kurulu’nda kabul edildi)

2000: 23 Nisan 1999’a kadar işlenen suçlardan dolayı şartla salıvermeye, dava ve cezaların ertelenmesine olanak sağlayan yasa, TBMM Genel Kurulu’nda aynen kabul edildi. Yasa aynı gün Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer tarafından onaylandı. Kısmi af içeren ve kamuoyunda Rahşan Affı olarak bilinen yasadan, siyasi mahkûmlar yararlandırılmamış sadece adi suç işleyenler kapsama alınmıştı. (Şartlı salıverme yasası)

2015: Yanında çalışan kadınlara cinsel tacizde bulunduğu ifade edilen işgal rejimi içişleri bakanı terörist Silvan Şalom, bakanlıktan ve milletvekilliğinden istifa ettiğini duyurdu. Bu olay siyonistlerin üst düzey yetkililerinin de ne kadar sapık bir anlayış içerisinde olduklarını gözler önüne serdi. Sapıklık, siyonistlerin genlerine işlemiş durumdadır ve bu, Siyonistlerin ayyuka çıkan ilk sapıklık meselesi değildir. Daha önce de görev başındaki işgal Cumhurbaşkanı Moşe Katsav, tecavüz ve cinsel taciz suçlamalarından 7 yıl hapse mahkûm olmuştu. Moşe Katsav, sapıklığı ortaya çıkınca cumhurbaşkanlığından istifa etmek zorunda kalmıştı. (Tacizci üst düzey Siyonistler)