Bingöl İl Müftüsü Mustafa Topal. aile yapısının önemi, karı koca arasındaki haklar ve görev dağılımı noktasında İslami ölçülerin neler olduğu konusunda İLKHA ’ya açıklamalarda bulundu.

Ailenin, toplumun çekirdeği olduğunu ve İslam dininin aileye büyük önem verdiğini belirten Topal, ailede bazı görevlendirmeler olduğunu ve bu görevlendirmelerin de müşterek olduğunu vurgulayarak burada karşılıklı sevgi, saygı ve Allah’ın rızasının gözetilmesi gerektiğinin altını çizdi.

Topal, ailede kadının kocasına, kocanın da karısına karşı bazı sorumluluklarının olduğunu söyleyerek kadından mutlak itaat beklemenin yanlış olduğunu, itaat kavramının toplumda yanlış anlaşıldığını belirtti.

“Dinimiz aile yapısını muhafaza etmek için ailede her bireye bazı görevler tayin etmiştir”

Ailede her bireyin görev ve sorumluluklarının olduğuna dikkat çeken Topal, “Dinimiz insana çok büyük değer verir. İnsan, yapısı içerisinde aile yapısına çok büyük değer verir. Aile, Müslüman ve hatta Müslüman olmayan toplum için de bir çekirdektir. Dolayısıyla aile yapısını çok iyi muhafaza etmek gerekir. Aile yapısını muhafaza etmek için de dinimiz karşılıklı karı kocanın birbirine ebeveynin çocuklara, çocukların da ebeveyne karşı görevlerini tayin etmiştir. Bunlar bir üstünlük veya sen-ben vesilesi değil, kadının veya erkeğin üstü üstünlüğü meselesi değil, karşılıklı sorumluluklar tayin etmiştir.” dedi.

“Evde ahlak ve edep sorumluluğunu daha ziyade kadına vermiştir”

Ailede her bireyin farklı görevleri ve bu görevlerin de aynı zamanda bazen müşterek görevler olduğunu söyleyen Topal, “Dinimiz evde ahlak ve edep sorumluluğunu daha ziyade kadına vermiştir. Yani çocuğun beslenmesi, büyütülmesi, ahlakının gözetilmesi ve onu yetiştirmesi daha ziyade anneden beklenilir; ayet-i kerimelere baktığımızda bunu seziyoruz. Diğer taraftan babaya da hanenin dışardan daha ziyade geçimliğini sağlaması öncelik olarak verilmiş. Ama bu demek değildir ki baba çocukların ahlakından sorumlu değildir, böyle bir şey yok. Baba da çocuğundan anne kadar sorumludur. Dinimiz ailenin bütün yükünü ailenin belli bir ferdine yüklememiş. Sadece kadına veya sadece erkeğe yüklememiş. “ ifadelerine yer verdi.

Müftü Topal, sözlerine şöyle devam etti:

“Bizim toplum yapımız, geleneğimiz ve örfümüz var, evde karşılıklı saygı var. Dinimizin tarif ettiği karşılıklı saygı var, bir de örfümüzden gelen dinimize dayalı karşılıklı saygılar var. Bunları işletmemiz lazım. Ayrıca Hazreti Peygamberin özellikle kadınlar lehine çok sayıda hadis-i şerifleri var. Kadının lehine daha büyük ağırlık var. Efendimiz aleyhisselam da hadislerinde kadının hakkını gözetmeyi, kadınların Allah’ın emaneti olduğunu, toplumun emaneti olduğunu, onların haklarının gözetilmesi gerektiği ve insanların ve Müslüman toplumunun en hayırlısının kadına en hayırlı davranan, kadını için en hayırlı davranan kimse olduğunu buyurmuş. Dolayısıyla bir mutlak itaat kadından bekleyip erkeğin elini her şeyden çekmesi doğru değildir.”

“Mutlak itaat Allah’a yapılır”   

İtaat kavramının toplumda yanlış anlaşıldığına dikkat çeken Müftü Topal, mutlak itaatin Allah'a olduğunu söyleyerek, “Kadından mutlak olarak bir itaat değil, kadının ev işlerinde erkeğiyle birlikte olması, sorumluluğu birlikte paylaşması anlaşılır burada. Mutlak ifadesi yanlış anlaşılıyor. Kadın evde bir nevi köle gibi görüp her şeyi ona yaptırmak yanlıştır, dinimizde böyle bir öngörü yoktur. Genel olarak aile ve toplum yapımızda görevimiz ve yaptığımız iş neyse başta her şeyiyle itaatin vardığı nokta Allah-u Teala’dır. Bizler kadına değer veriyorsak Allah’a olan itaatimizden dolayı değer veriyoruz. Aynı şekilde erkeğe de değer veriliyorsa Allah’a olan itaatimizden dolayı değer veriyoruz. Veya toplumda hayırlı ve güzel işler yapmaya meyilliyiz, bu da Allah’a olan itaatimizden ötürüdür. Temelde önemli olan Allah’ın rızasının olmadığı işlere yönelmemektir.” şeklinde konuştu. (İLKHA)