Hukukçu Biberli: Kredi kartı kontrollü ve sağlıklı bir şekilde kullanılmalı
Kredi kart kullanıcısı ve banka arasında yaşanan uyuşmazlıklardaki artışa değinen Avukat Mehmet Emin Biberli, kredi kartının kontrollü ve sağlıklı bir şekilde kullanılması gerektiğini belirtti.
Halk, salgın süreci ile birlikte sosyal teması azaltabilmek için kredi kartlarına yoğunlaştı. Bu durum ilk başta belli bir rahatlama sağlarken ileriki süreçlerde kişinin borçlanmasına, borcunu ödeyememesi halinde ise bankalarla karşı karşıya gelmesine ve icraya maruz kalmasına sebep olabildi.
Kredi kartı kullanımında dikkat edilmesi gereken hususlarla ilgili İLKHA'ya konuşan Avukat Mehmet Emin Biberli, kişinin bütçesini esas alarak limit belirlemesi ve bankaların cazip tekliflerine kapılmaması gerektiğini ifade etti.
“Kredi kart kullanımı kişiye çok ciddi kolaylıklar sağlıyor”
Kredi kart kullanımının kişiye kolaylıklar sağladığını, bunun da toplumda kullanımın artmasında etkili olduğunu söyleyen Biberli, “Günümüzde kredi kartı peşin para, yani nakit bulunmadığı durumlarda kişiye çok ciddi kolaylıklar sağlıyor. Çünkü yapılan alışverişin geri ödenmesi anlamında bir ay sonrasına hesap kesim tarihi olduğu için, kredi kart kullanımı herkesçe cazip görülüyor.” dedi.
“86 milyon civarında kredi kart kullanımı var”
Kredi kartı kullanımındaki artışta, sosyal psikolojinin önemli bir etkisi olduğunu vurgulayan Biberli, “Özellikle pandemi döneminde herhangi bir şeye temas etmekten çekinilmesi ve temassız kart özelliği getirilmesi kredi kartlarında artışı oranını çok ciddi anlamda etkiledi. Günümüzde son verilerde göre 86 milyon civarında kart kullanımı olduğu bilgisi var. Artışın bu nedenlerden kaynaklandığını düşünüyorum.” şeklinde konuştu.
Kontrollü olmayan harcamaların vatandaşı bankalarla karşı karşıya getirdiğini ifade eden Biberli, yaşanan bu sorunlardan dolayı çoğu vatandaşın icralık olduğuna dikkat çekti.
“Vatandaşa, bankanın avukat vekalet ücreti ve icra masrafları ödetilebilmektedir”
"Vatandaşların bu şekilde icralık olduğu durumlarda, üzerinde herhangi bir taşınmaz varsa taşımalı hacze geliniyor, maaşlarına haciz yazılarak dörtte biri haciz ediliyor" ifadelerini kullanan Biberli, “Onun dışında yine banka hesapları varsa oralara da haciz yazısı gönderilerek, banka hesaplarındaki paralara blokeler konulabiliyor. Bu durumlarda vatandaşın tamamen eli kolu bağlanıp aynı zamanda vatandaşa, bankanın avukat vekalet ücreti ve icra masrafları ödetilebilmektedir.” diye konuştu.
Kredi kartı kullanımında kişilerin banka tekliflerini dikkate almaması gerektiğini söyleyen Biberli, bu konuda kişinin gelirini ve kazancını dikkate alması gerektiğini vurguladı.
“Gelirimizi göz önünde bulunarak hareket etmemiz gerekiyor”
Biberli, “Kişilerin öncelikle kendi gelirlerini göz önünde bulundurarak hareket etmeleri gerekiyor. Tabiiki bankaların cazip uygun kampanyalardan vesaire faydalanıp değerlendirebilirler ancak kendi limitinin üzerine çıkılabilecek durumlarda bankaların vermiş olduğu puanları göz önüne alıp, onu cazip değerlendirip kendi daha çok borç altına sokmaması gerekiyor.” dedi.
Bankaların verdiği paraların karşılıksız olmadığı ve ödenemediği takdirde hukuki süreçle karşı karşıya kalınacağı uyarısında bulunan Biberli, şunları kaydetti:
“Böyle bir süreçle de karşı karşıya kalındığı zaman, kişinin taşınmazları dahi yarı oranında satışa çıkıyor. Kişinin kendi taşınmazı çok ucuz bir şekilde banka aracılığıyla satışa çıkarılmış oluyor. Biz bilinçli birey olarak harcamalarımız gelirinize göre yapmamız gerekiyor. Kontrollü ve sağlıklı bir şekilde harcama yaptığımız takdirde herhangi bir sıkıntıyla karşılaşılacağını düşünmüyorum.” (İLKHA)