Gülistan Caddesinde onlarca STK'nın destek verdiği basın açıklamasına, siyasi parti temsilcileri, İTTİHADUL ULEMA Genel Başkanı Molla Enver Kılıçarslan, âlimler ve vatandaşlar da katıldı.

Yoğun bir katılımın olduğu basın açıklamasına ellerinde "6284 aileyi yıkıyor", "Aileyi yıkan yasalara dur de", "Önce aile" pankartlarıyla gelen vatandaşlar sapkınlar aleyhine sloganlar attı.

Basın açıklaması Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başladı.

Ailenin önemine dikkat çekilen basın açıklamasında bir konuşma yapan Türkiye Aile Meclisi Adem Çevik, küresel bir savaş, aileyi yıkan yasaların olduğunu söyledi.

Adem Çevik

Çevik, "Bu küresel savaş ailemizi yok ederse milletimiz de neslimiz de devlet de yok olacak. Bu bir milli güvenlik meselesidir. Yasalarımız da yerli, fıtratımıza, inancımıza, hukuka uygun olursa ancak neslimizi, ailemizi koruyabiliriz." diye konuştu.

Ardından etkinlikte bir konuşma yapan Kur'an Nesli Platformu Sözcüsü Mehmet Emin Sütçü, aileye karşı ciddi saldırıların olduğuna işaret etti.

Karşılarında dini, ahlakı, ilkesi, prensibi olmayan ve güce tapan küresel, şeytani bir sistemin olduğunu belirten Sütçü, bu kapitalist şeytani sistemin artık teknolojinin hakim olduğu şu zamanda eskisi gibi insan gücüne ihtiyaç duymadığını ve aileyi, kalabalıklar yığını üreten kontrol dışı bir merkez olarak gördüğünü ifade etti.

Kur'an Nesli Platformu Sözcüsü Mehmet Emin Sütçü

"Kadın ile aile arasına mesafe koydular"

Tarımda, sağlıkta, eğitimde ve daha birçok alanda binlerce işçi çalıştırmadan, birkaç robot veya cihazla daha büyük kazançlar sağlayabilecek bir sürecin başladığını vurgulayan Sütçü, şöyle devam etti:

"Bu yüzden dünya nüfusunu azaltmayı hedef alan bu sistem en büyük çare olarak aileyi parçalamaya ve yok etmeye çalışmaktadır. Önce ev hanımlığını ve anneliği hedef alıp kadın ile aile arasına mesafe koydular, ailenin temelini sarstılar. Kadına yükledikleri misyonla çocuk sahibi olmayı, kadının başarısı önünde bir engel olarak empoze ettiler. Şimdi ise insanlık ile kimlik arasına mesafe koyup insanları kimliksizleştirmeye ve cinsiyetsizleştirmeye çalışıyorlar. Bunun için, neslin devamına engel olacak çarpık ve sapkın ilişkileri yaygınlaştırmaktadırlar."

"İslam’a açtığınız bu savaşı kaybedeceksiniz"

"Başlatmış olduğunuz bu hayasızca akına geçit vermeyeceğiz" diyen Sütçü, "Sizin cinsiyetsizleştirmeye hizmet eden söylemlerinizi ve kavramlarınızı normalleştirmeyeceğiz. Kur’an'ın açıkça lanetlemiş olduğu bir çirkinliği, kişisel tercih veya özgürlük adı altında gençlerimize empoze etmenize müsaade etmeyeceğiz. Bu milletin mayası İslam’dır. Millet özüne dönecek ve insanlığa ve İslam’a açtığınız bu savaşı kaybedeceksiniz." dedi.

"Bu sapkın anlayış engellenmeli"

Bu sapkınlıkların yasalarla güvence altına alınması, sinsice Milli Eğitim müfredatına dahil edilmesi çabalarını da asla kabul etmediklerini dile getiren Sütçü, şunları söyledi:

"İlgili tüm bakanlıkları, kurum ve kuruluşları, sivil toplum örgütlerini, medya organlarını, eğitimci ve sanatçıları bu tür sapkın yaşam tarzlarını özellikle gençlere makul bir cinsel tercih olarak dayatarak legal hale getirmeye çalışan anlayışı lanetlemeye ve engellemeye davet ediyoruz."

İTTİHADUL ULEMA Üyesi Molla Osman Teyfur

Etkinlikte bir konuşma yapan İTTİHADUL ULEMA Üyesi Molla Osman Teyfur ise ailenin önemine işaret etti.

"Aile mutlaka korunmalıdır"

Ailenin insan için huzur bulacağı sığınak, neslini sürdüreceği meşru bir daire ve kişiyi haramdan, tehlikelerden koruyacak bir kalkan olduğunu belirten Teyfur, "Ailenin tarihi insanın tarihidir. Ailenin varlığı da insanlığın varlığıdır. Ailesi olmayan bir tolumun varlığını sürdürmesi söz konusu değildir. Ailesi yozlaşmış, imha edilmiş bir toplum geleceğe emniyet içerinde bakamaz, yürüyemez.

Dolayısıyla bugün İslam coğrafyasını kan gölüne çeviren emperyalist şeytanlar, onlara karşı direnecek gücün aile üzerine bina edilmiş bir İslami toplumun olduğunu bildiği için ilerde bunu bir fiil işgal ettiğinde böyle bir direnişle karşılaşmamak için kendi şeytani planlarını uygulamaya çalışmaktadır. Bunu da ne yazık ki içimizden kandırmış olduğu bazı grupların söylem ve sloganlarıyla icra etmeye çalışmaktadır. Bu coğrafyada yaşayan ve şerefli bir hayatı yaşamak isteyen, varlığını sürdürmek isteyen her insanın, her grubun, her ailenin, her kuruluşun ve her kurumun mutlaka toplumumuzun temel taşı olan aileyi koruması gerekmektedir." dedi.

Daha sonra STK'lar adına basın açıklaması okundu. Basın açıklamasını okuyan Davut Okçu, son zamanlarda aile yapısına yönelik dış destekli saldırıların yoğunlaştığını söyledi.

Okçu, "Batman’ımızın sivil toplum kuruluşları olarak LGBT propaganda ve dayatmalarına karşı farkındalık oluşturmak, ailemize, gençliğimize ve çocuklarımıza yapılan ve yapılacak her türlü sapkın saldırıya karşı din, dil, ırk, mezhep, siyasi görüş, ideoloji fark etmeksizin bir olduğumuzu, beraber olduğumuzu haykırmak için toplandık." dedi.

"Devletin asli görevlerinden biri de nesli korumaktır"

Toplumsal cinsiyet eşitliği sloganıyla cinsiyetsiz bir toplum kurmaya çalışıldığına vurgu yapan Okçu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Küresel şer güçleri, bugün de toplumsal fırsat eşitliği gibi kulağa hoş gelen söylemlerle sapkın düşünce ve emellerini kamufle etmeye çalışmakta, ailemizi ve çocuklarımızı hedef almaktadırlar. İstanbul Sözleşmesinin iptal edilmesi bu bağlamda önemli bir adım olmakla beraber sözleşmenin gereği olarak çıkarılmış olan ve adeta aileyi yıkmayı hedefleyen 6284 sayılı yasa ve benzeri düzenlemeler halen yürürlüktedir. Bu münasebetle aile ve nesil emniyetini sağlayacak yasal ve anayasal düzenlemeler bir an önce yapılmalıdır. Çünkü devletin asli görevlerinden biri de nesli korumaktır.

Basın açıklaması yapılan duanın ardından son buldu.(İLKHA)