Türkiye'nin dört bir yanında birçok ilde ailenin korunması adına düzenlenen basın toplantıları ve yürüyüşler devam ediyor. Bu kapsamda, önümüzdeki günlerde Konya, Ankara, İzmir, Antalya, Kayseri, Gaziantep ve Diyarbakır'da aile yürüyüşleri düzenlenecek.

Yapılacak olan aile yürüyüşleri hakkında İLKHA muhabirine konuşan Türkiye Aile Meclisi Başkanı Âdem Çevik, aile medeniyetinin yeniden diriltilmesi için herkesin elbirliği ile çalışması gerektiğini, fıtrata aykırı yasa ve sözleşmelerin kaldırılarak yerine değerlere, inanca uygun yasaların konulması gerektiğini söyledi.

İstanbul'da başlayan yürüyüş Türkiye'nin dört bir yanında devam ediyor

Küresel şer güçlerin aileye karşı savaş açtığını hatırlatan Çevik, "Bu, fıtrat ile Allah ile savaşmaktır. Fıtratı bozulmuş, genetiği ile oynanmış aile medeniyetini yeniden diriltmek için elbirliği ile mücadele etmeliyiz. Kanaat önderleri, STK'lar elbirliği ile 81 ilde yürüyüşler, paneller, basın toplantıları ve sempozyumlar organize etmeye çalışıyoruz. Yaklaşık 3 bin vakıf, dernek ve sendika var. Geçtiğimiz yıl başlattığımız imza kampanyasında yaklaşık 160 bin imza toplandı. Bu imzaları meclis başkanına sunacağız. İstanbul'dan başlayan yürüyüşümüz Kocaeli'de, Düzce'de, Şanlıurfa'da devam etti. Bu hafta da cumartesi günü (22 Ekim) Konya'da yürüyüş olacak. 30 Ekim'de Ankara Hacı Bayram Veli Camii'nde büyük bir yürüyüş düzenlenecek. Ailelerle, çocuklarla birlikte Gençlik Parkı yakınında bulunan Melike Hatun Camii'ne yürüyeceğiz. 6 Kasım'da da İzmir ve Gaziantep'te, 20 Kasım'da da Diyarbakır Ulu Camii'nde başlayacak yürüyüşümüz Şeyh Said Meydanı'nda son bulacak." dedi.

"Toplumsal Cinsiyet Adaleti maskesiyle aile ifsâd edilmeye devam ediliyor"

Çevik, "Aileye karşı başlatılan bu savaş, ancak fıtrata, hukuka, inancımıza, geleneklerimize uygun yasalar yapılarak, fıtrata aykırı yasaları ıslah edilerek bu bataklık kurutulabilir. Yoksa sadece feminist ve eşcinsel terör örgütlerinin kapatılmasıyla bitmez. Aileyi yıkan 'Toplumsal Cinsiyet Eşitliği' veya 'Toplumsal Cinsiyet Adaleti' maskesiyle yapılan eşcinsellik operasyonlarını durdurmak gerekir. İstanbul Tabip Odası, Türkiye Tabipler Birliği, Türkiye Barolar Birliği ve Türkiye Belediyeler Birliği, 'Toplumsal Cinsiyet Adaleti' adı altında bu ifsada devam ediyorlar. Anayasasının 41'inci maddede ailenin ve gençliğin korunması ibaresi var. İnşallah yeni anayasada da 'aile erkek ve kadından oluşur' maddesi konulacak." diye konuştu.

"Ailenin korunması için fıtrata, inanca ve değerlere uygun yasalar yapılmalı"

29 Ekim 1923'te cumhuriyet ilan edildiğinde devletin dininin İslam olduğunu ancak 10 Nisan 1928'de laiklik olarak değiştirildiğini hatırlatan Çevik, "İslam'a aykırı, aileyi yıkan yasaları İsviçre'den aldık ve adına da Türk Medeni Kanunu dedik. Ailemiz 100 yıldır yıkılıyor. Bu aileyi ancak inancımıza uygun yasaları anayasaya yerleştirerek ve inancımıza aykırı sözleşmelerden vazgeçerek koruyabiliriz. İstanbul Sözleşmesi'nin dayattığı Toplumsal Cinsiyet Eşitliği fitnesinden 6284 sayılı kanunu ıslah ederek kurtulmak mümkün." şeklinde konuştu. (İLKHA)