İslam dininin hayatın her alanında olduğu gibi ticaret hayatında da insanları başıboş bırakmadığını belirten Adıyaman İl Müftüsü Mehmet Taştan ticaretinde İslam'dan bağımsız olmadığına değindi.

doğru tüccarın nebilerle, velilerle, sıddıklarla ve şehitlerle haşrolacağını ifade eden Taştan, insanların ticaret ahlakına uyması gerektiğini söyledi.

Hakkını vererek ve birbirini düşünerek ticaret yapmanın Müslümanın ahlakından olduğuna dikkat çeken Taştan,  aldatmanın her türlüsün acıklı olduğunu vurguladı.

"Tüccarların birbirlerinin malını kötülememeleri lazımdır"

Taştan İslam'ın ticaret hayatıyla ilgili olarak, "Dinimizin her hususta olduğu gibi ticaret hususunda da dinimizin ve Peygamber efendimizin (Sallallahu Aleyhi Vesellem) bize tavsiye ve önerileri var, yasakladığı şeyler var. Eksik ölçüp tartanları Kur'an-ı Kerim kınıyor. Sevgili Peygamber efendimiz (Sallallahu Aleyhi Vesellem) aslında ticarete teşvik eden hadis-i şeriflerde irat buyuruyor. Bunlardan bir tanesi rızkın 10'da 9'unun ticarette oluşudur. 'Doğru tüccar velilerle, nebilerle, sıddıklarla, şehitlerle haşrolur.' buyuruyor. Bu şu demektir: Doğru tüccarın artması lazımdır. İnsanların ticaret ahlakına uyması, eksik ölçü ve tartıdan kaçınmaları lazımdır. Tüccarların birbirlerinin malını kötülememeleri lazımdır. Komşu ile alakalı diğergâm olmaları lazımdır." dedi.

"Bu İslam ahlakıdır, Kur'an ahlakıdır"

İslam dinin ticarette de çok güzel örneklerle dolu olduğuna değinen Taştan, "Beylikler döneminde başlayan Osmanlı'da devam eden bir ahilik teşkilatımız var. Ahilik teşkilatında şet kuşanma diye bir görev vardı. Esnaf ben şu işi yapacağım diyerek ortay çıkamazdı. Ahilik teşkilatına üye olması lazımdı. Teşkilat tarafından da bu kişinin esnaflık yapabileceğine dair bir şeddin kuşatılması lazımdı. Ahilik teşkilatına baktığımız zaman sabah az da olsa bir iş yapmışsa ikinci müşteriyi komşusuna gönderecek kadar güzel bir ahlaka sahipti. Bu İslam ahlakıdır, Kur'an ahlakıdır." ifadelerini kullandı.

"Hakkını vererek ticaret yapmak Müslümanın ahlakındandır"

Müslüman tüccarın hile yapmaması gerektiğine vurgu yapan Taştan, "Birbirimizi düşünerek, birbirimizi kandırmadan gelen çocukta olsa, aklı kıtta olsa ona hakkını vererek ticaret yapmak bir Müslümanın ahlakındandır. Ben elhamdülillah Adıyaman esnafında bu ahlakı genel itibariyle görüyorum. Tabii istisnalar kaideyi bozmaz. Toplum olarak da birbirimizin aynasıyız. Yanlış yapan insanları uyarmak gibi bir görevimiz de var." şeklinde konuştu.

"İslam'la kandırmak maalesef işin en acıklı tarafıdır"

İslam inancında kişileri kandırmanın olmadığına değinen Taştan, "Ne vatandaş esnafı kandıracak ne de esnaf vatandaşı kandırmayacak. Mahallelerde bakkal dediğimiz iş yerleri veresiye veriyor. Bu ödemelerin zamanın da ödenmesi gerekiyor. Para varken borcunu vermemek ya da para yok ise gidip mühlet istemek gibi bir ahlaka sahip olmamız lazımdır. Tüccarın da tüccarlığını devam ettirebilmesi için sözlerinde sadık olmaları lazımdır. Kimse kimsenin iflasını istemez dolayısıyla bir mahalle bakkalından borç alan onlarca kişinin ödemediği bir meblağ o kimsenin ticaretine mani olacağını ve onu iflasa sürükleyeceğini unutmamalıyız. Hem ticaret yapan insanların hem de bunlardan mal alan insanların bu hususta dikkatli olmaları lazımdır. 'Bizi aldatan bizden değildir.' bu sadece ticarette değildir. Bu her manada öyledir. Kur'an ile sünnet ile başka şeylerle kandıranlar var. Aldatmanın her türlüsü hele de İslam'la kandırmak maalesef işin en acıklı tarafıdır. Biz esnafımızdan ve esnafta alışveriş yapan insanımızdan da bunu beklemiyoruz. Herkese hayırlı işler diliyoruz." dedi.

 (İLKHA)