Milli Eğitim Bakanlığının 2023 eğitim vizyonu ve stratejilerine göre “okul öncesi eğitim” zorunlu eğitim sistemi kapsamına alınacak. Konuyla ilgili İLKHA muhabirine değerlendirmelerde bulunan Batman Erdemli Eğitimciler Cemiyeti Başkan Yardımcısı Kenan Çaplık, 5 yaştan itibaren okul öncesi eğitimin gerekli ve yapılması gereken bir uygulama olduğunu söyledi.

Ancak bu sürecin verimli hale gelmesi için eğitim müfredatının içeriğinin manevi, milli değerlerimize uygun yeniden inşa edilmesinin daha büyük bir önem oluşturduğunu vurgulayan Çaplık, buna yönelik çalışmaların bir an önce yapılması gerektiğini belirtti.

2023 eğitim vizyonu ve stratejileri çerçevesinde okul öncesi eğitimin zorunlu olmasıyla ilgili Milli Eğitim Bakanlığının yeni bir karar aldığını anımsatan Çaplık, öncelikle bu kararın doğru bir karar olduğunu ifade etti.

Çaplık, Çocukların 5 yaşından itibaren eğitime alınması ve eğitim sürecinde kalmalarının ileriki yaşlarda, eğitim hayatlarına ciddi bir olumlu katkı sağlayacağını kaydetti.

Batman Erdemli Eğitimciler Cemiyeti Başkan Yardımcısı Kenan Çaplık

“Bu uygulama önemli ve değerlidir”

Ülkenin hemen her yerinde okulların açılmasının ön görüldüğünü dile getiren Çaplık, “Açılan bu okullarda elbette eğitimin ücretsiz olması büyük bir avantajdır. Bu süreç beraberinde bir fırsat eşitliğini de getirmektedir. Çünkü köylere varıncaya kadar bütün okulların, okul öncesi sürecine dâhil edilmesi ve küçük yaştan itibaren bütün çocukların bu fırsattan faydalanıyor olmaları elbette önemlidir ve değerlidir.” dedi.

“Uyum problemi ortadan kalkacak”

“Tabi çocukların bu süreçte okula gitmeleri, onları hazır bulunuşluk noktasında önemli mesafe kat etmelerine de fayda sağlayacaktır” diyen Çaplık, “Bu çocuklar bir yıl sonra ilkokula başladıklarında psiko-motor, bilişsel beceriler ve birçok alanda daha uygun hale geleceklerdir. Özellikle bu yaştaki çocukların karşılaşmış oldukları uyum problemi de ortadan kalkacaktır.” ifadelerini kullandı.

“Beslenme sorunu giderilip, okul ve sınıflar eğitime hazır hale getirilmeli”

Bu uygulamayla birlikte bir takım sorunların da beraberinde geleceğini vurgulayan Çaplık, şöyle devam etti:

“En başta beslenme sorunudur. Bu sorun ciddi şekilde karşımıza çıkıyor. Bunun tedbirinin alınması ciddi önem arz ediyor. Yeteri kadar okul ve sınıfın hazır hale getirilmesi, öğretmenler ve diğer yardımcı personelin de acil şekilde temin edilip kadro sıkıntısının olmaması büyük önem arz ediyor. Çünkü bu süreçte çocukların davranışı oturmakta, boşa geçecek bir ders veya sınıfların aşırı kalabalık olması amacın hâsıl olmasına engel olacaktır.”

“Eğitim müfredatı olumsuz ve yeterli değil”

Bu süreçte görev alacak öğretmen ve diğer personellerin de yeteri kadar bulundurulması gerektiğine işaret eden Çaplık, “Bütün bunlarla beraber belki de bu işin en sorunlu tarafı, müfredatın içeriğinin olumsuz olmasıdır. Maalesef Milli Eğitim sistemimizin müfredatının içerik olarak yeterli olmadığı, milli ve manevi değerlerimize yeteri kadar yer vermediği, bu hususta büyük olumsuzluklara sebebiyet verdiğini üzülerek ifade etmemiz lazım.” dedi.

“Eğitim sistemi milli ve manevi değerlerimize uygun yeniden inşa edilmelidir”

Milli Eğitim sisteminin düzeltilmeye ihtiyacının olduğunu belirten Çaplık, son olarak şunları söyledi:

“Milli ve manevi değerlerimize uygun yeniden bir inşa sürecine ihtiyacı vardır. Belki de bu strateji belgesinin hazırlanmasından önce müfredatın elden geçirilmesi, içeriğinin manevi, milli değerlerimize uygun şekilde yeniden dizayn edilmesi ve orada müfredata tabi tutulacak çocukların inancımız doğrultusunda bir amaca yönelik yetiştirilmeleri hedeflenmelidir.”(İLKHA)