• DOLAR 34.216
  • EURO 37.579
  • ALTIN 2888.93
  • ...
Gezi parkına referandum başörtüsüne dayatma
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

BİTLİS -Yaklaşık üç haftadan beri devam eden Gezi Parkı eylemcileri içinm demokrasiyi işleten hükümetin aynı hassasiyeti başörtüsü için göstermemesi halkın tepkisine neden oldu. Erdoğan'ın sadece sıkışınca Selahddin Eyyubi'nin torunlarını hatırladığını belirten halk, başörtülü kadınlara alçakça saldıran kimselerle pazarlık yapıp başörtüsünü genelgelerle yasaklayan Erdoğan'ın halkın taleplerini görmesi gerektiğini ifade ettiler. Vatandaşlar başörtüsü sorunun çözmeyen AK Parti için yüzde 50'nin hayal olacağını belirttiler.

Demokrasi herkes için eşit işlesin
Demokrasinin herkesim için aynı olması gerektiğine inandığını belirten Ali Rıza Tutku, "Mademki demokrasi bir ülkede yaşıyoruz deniliyorsa, o zaman demokrasi herkes için aynı olsun. Haftalardır ülkenin gündemini işgal etmeye çalışanlar, toplumun hem maddi hem de manevi huzurunu bozmak için elinden gelen gayreti gösteren bir guruba haftalardır hükümet bazında ciddi bir müdahale etmiş değildir. Bunlarla masaya oturulup pazarlıklar yapılıyor. Öyleyse neden inancı gereği örtünmek isteyenlere dayatma yapılıyor. Onların talepleri dinlenmiyor. Onların talepleri de referanduma götürülsün" dedi.
Hükümetin söyledikleri ile yaptıkları arasında çelişki var
"Cumhurbaşkanının barışçı bir şekilde şiddetin içinde olmadığı her türlü gösteri, ifade ve düşüncelerin açıklanması demokratik haktır." söylemlerini hatırlatan Abdulhalim Bayav ise, "Madem şiddetten uzak söylemler demokratik haksa bugüne kadar başörtülüler hiçbir şiddette başvurmadıkları halde şiddete uğramışlardır. Bunların demokratik hakları neden ellerinden alınıyor.

Dindar kesimde şiddete mi başvursun?
Yoksa bu demokratik hakların alınması için başörtülülerde bunlar gibi sokaklara dökülerek, esnafın camını kırarak, aracını yakarak, polise Molotof atarak, hiçbir şeyden haberi olmadan yoldan geçen başı açık olanları pataklayarak, ibadet etmeyenlere ağza alınmayacak küfürler sarf ederek, ülkeyi kaosa sürükleyerek demokratik haklarını istediği zaman mı bu haklar verilecek. Bugüne kadar bunların hiçbirini yapmayan ve yapmak için girişimde dahi bulunmayan, inancı gibi örtündüğü için fişlenerek dayatmalara maruz bırakılan, İnançlı insanların başörtü taleplerini de referanduma götürülsün. Yoksa bu ülkede demokrasi naralarını atmanın halk nazarında hiçbir inandırıcılığı olmayacaktır."

Yakın tuttukları düşmanlar dost olmadı
Hükümettin Şer'inden emin oldukları dostları kendinden uzak tutuğunu vurgulayan Bayav, " Hükümetti bugünlere getirenler, yıllardır zulme uğramış başörtülü dindar kesimdir. Fakat hükümet öyle bir politika yaptı ki, şer'inden emin olduğu dostlarını kendinden uzak tuttu, düşmanlarını kazanmak içinde onları kendilerine yakın tuttu. Yakın tuttukları düşmanları bugün dost olmadıkları gibi, dostlarında gönlü kırıldı. Artık bu ülkede malzeme haline getirilen başörtüyü referanduma götürülsün, halk burada kendi iradesini kendisi kullansın." şeklinde konuştu.

Bu ülkede Müslümanlara ve Kürtlere çok zulümler yapıldı
Gezi Parkında meydana gelen olayları kınadıklarını belirten Zabıt Koçyiğit ve Emin Cevrin de şunları ifade ettiler: "Bu ülkede Müslümanlara ve Kürtlere çok zulümler yapıldı. Bu zulümler yapılırken, gezi parkında bugün bu olayları çıkaranlar keyif çatarak seyrediyorlardı. Ve hiç de seslerini çıkarmıyorlardı. Fakat bu gün onlara dokunan bir gelişme olunca hemen sokaklara dökülüyorlar, haklarını talep ediyorlar. Bu hakların verilmesi noktasında hükümet gayet cömert davranmaktadır. Ama onlar dindar kesimin haklarını vermekte çok cimriydiler, var olan tüm haklar ellerinde alındığı gibi haksızlık yapılarak zulüm dahi yapılıyordu. Müslümanlar olarak bizim istediğimiz fazla bir şey yoktur. İstiyoruz insanlar kardeşçe yaşasınlar, huzurlu yaşasınlar, inançlar önündeki engeller kaldırılsın ve başörtüsünü de referanduma götürülsün bunu da halkın iradesine bırakılsın."( Şükrü Tontaş-İLKHA)

Bu haberler de ilginizi çekebilir