"(Gülşen'in imam hatiplilere hakareti) Kimse bir grubu kategorik olarak kötülememeli. Süreç hukukun alanıdır.

(EYT çalışması) Bakanlık çalışıyor. Vakti zamanı gelince açıklama yapılır.

(TİP Milletvekili Ahmet Şık'ın açıklamaları) İlk okuduğumda hayret ettim ve gerçekten çok üzüldüm. Türkiye'nin en büyük partisi, 11,5 milyon insan şu anda AK Parti üyesi. On milyonlarca insanın oy verdiği bir siyasi parti. Ve siz diyeceksiniz ki: Biz bu partiye siyasi muamelesi değil, örgüt muamelesi yapacağız. Sen kimsin ya? 'Yassıada'da yargılayıp idam edeceğiz' demesi eksik kalmış. 

(HDP'li Semra Güzel'in yakalanması) Suç işlediği açık olan birisi, dün itibariyle Edirne'de yakalandı ve mahkeme önünde hesap verecek. Aslolan budur. Kimsenin suç işleme özgürlüğü yoktur. 

AF KONUSU GÜNDEMDE Mİ?

Geçmiş dönemde de infaz ertelemesi olarak ortaya çıkan bazı düzenlemeler oldu. Orada da prensipleri söylemek lazım. Hiçbir devletin, vatandaşa karşı işlenmiş suçu affetme yetkisi olmamalıdır. Devlet, kendisine karşı işlenen suçları şartlar elveriyorsa affeder, affetmez, ayrı konudur. Ama bizim gündemimizde böyle bir konunun olmadığını söylemek isterim. 

KILIÇDAROĞLU'NUN KHK AÇIKLAMASI

Böyle bir laf büyük bir talihsizlik. KHK'lılar meselesini yakından bilmediğini gösteriyor. KHK durduk yere ortaya çıkmadı. 15 Temmuz'dan sonra bir bakıldı ki devletin en kilit yerlerine sızmış, neredeyse darbeyi gerçekleştirmesine ramak kalmış bir örgütten bahsediyoruz. O gece saat 11'le gece 1.30 arasında işler bu heriflerin istediği gibi olsaydı şu an başka bir devlet vardı. Doğal olarak devlet kendisini bu terör grubundan ayırmak için çok hızlı şekilde hareket etmeliydi. KHK böyle gündeme geldi. Kilit yerdeki çok sayıda örgüt mensubu görevden uzaklaştırıldı. 

Arkasından hemen adım atıldı; bu uygulamanın içinde yanlış adımlar atılmış olabilir, kurunun yanında yaş da yanmış olabilir, bunu önlememiz lazım. Bir komisyon kuruldu. 128 bin civarında KHK'lı olan insanlar buraya müracaat etti, şu anda bunun yüzde 98'i bitirilmiş. Bunların içerisinde de 17 bin küsur kişi görevine iade edildi. Sayın Kılıçdaroğlu'nun bunu bilmesi lazım. 

O mekanizma kurulduğunda Avrupa Birliği bile, Türkiye'nin sağladığı adımın hukuka uygun olduğuna dair bir açıklama yaptı. Olağanüstü şartlarda hayata geçirilmiş olağanüstü bir mekanizma ve bundan istifade eden yaklaşık 18 bin KHK'lı var. Hala haksızlığa uğrayan var mı? Olabilir. Mahkemelerden çıkan kararlara göre hakları iade edilir. Ama kategorik olarak ben gelip KHK'lıların hepsini göreve iade edeceğim demek ne FETÖ'ye anlamaktır, ne KHK konusunda atılan adımları hatırlamaktır. Yanlış bir ifadedir. Sonra biraz düzeltmeye çalıştı sanırım Kılıçdaroğlu. Ama KHK üzerinden kimsenin siyasi istismar yapmaması gerekir. Oy hesabı yapılmamalı."