• DOLAR 32.45
  • EURO 34.829
  • ALTIN 2438.673
  • ...
Yeşilay Ankara Şube Başkanı Aslan: Bağımlılıkla hep birlikte mücadele etmeliyiz
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Dünya genelinde milyonlarca insanın ağına düştüğü uyuşturucu, başta bağımlılar ve aileleri olmak üzere toplumun büyük kesimini ciddi anlamda olumsuz etkiliyor. Türkiye’de son yıllarda uyuşturucu kullanımı özellikle genç nüfusta hızlı bir şekilde artması, toplumu endişelendiriyor.

Son zamanlarda yaygınlaşan ve vücuda ciddi zararları olduğu tespit edilen uyuşturucu maddelere gençlerin çok rahat erişebiliyor olması, tehlikenin boyutunu gözler önüne seriyor. Bu durum başta aileler olmak üzere toplumun her kesimini endişelendiriyor.

Kendilerine gelen verilerde uyuşturucu bağımlılığıyla ilgili son dönemde bir artış ivmesi gördüklerini belirten Aslan, "Ama Yeşilay olarak tabi bunun ilkesel bazda istatistikler anlamında çok paylaşılmasından yana değiliz." dedi.

"Buralarda bağımlılıkla mücadele eden o insanlara ücretsiz olarak danışmanlık veriliyor"

Yeşilay olarak öncelikle 2016 yılında ilk defa Yeşilay Danışmanlık Merkezleri kurulduğunu belirten Aslan, "Kısa adı YEDAM'da neler yapılıyor? Buralarda bağımlılıkla mücadele eden o insanlara ücretsiz olarak danışmanlık veriliyor. Aynı zamanda bu merkezlerde bir rehabilitasyon çalışması da yapılıyor. Yani hayata adapte olmaları açısından. Hatta bu rehabilitasyon çalışmalarında daha sonrasında meslek bile edinebilecek seviyede birtakım kurslar alıyorlar. Boyama kursları, ahşap, tesbih, tezhip bu kurslardan sonra hayata atıldıklarını, tekrar hayata yeniden başladıklarında aldıkları eğitimi ticarete bile dönüştürebilecek seviyede çalışmalar yapılıyor ve böylece bu insanlarımıza içinde bulundukları durumla mücadele etmenin profesyonel yöntemi öğretiliyor buralarda." dedi.

"Bu tip insanları oraya davet ediyorum"

Bağımlılıkla mücadele eden insanların çekinmeden YEDAM'lara müracaat edebileceklerinin altını çizen Aslan, "Ücretsiz 115'i aradıkları zaman onları klinik psikolog karşılıyor ilk etapta. Bu merkezlerde klinik psikolog yanında psikolog ve sosyal hizmet uzmanları var ve gizlilik esasıyla çalışıyor. Bu tip bağımlılıklarla ebeveynler karşılaştığı zaman ya da karşılaşan kişi toplumla bunu paylaşmak istemeyebiliyor. Kendi içinde çözmeye çalışıyor. Bu sebeple buranın gizliliğinin de önemi bu yönde çok kıymetli bence. Hiç düşünmeden merkezlere kendilerini anlatıp neyle mücadele ettiklerini samimi bir şekilde ifade ettiklerinde çok başarılı sonuçların alındığını görüyoruz. Onun için bu tip insanları oraya davet ediyorum." ifadelerini kullandı.

"Topyekûn bir hassasiyet gösterilmesi gerektiğine inanıyorum"

Okul önlerinde uyuşturucu gibi çocukları zehirleyecek ürünlerin satılmaması için topyekûn çalışmak gerektiğini söyleyen Aslan, "Diliyorum satılmasın. Söylemek istediğim en önemli cümle bu. Çünkü o çocuklar hepimizin çocukları. O çocuklar ya bizim çocuklarımız ya komşularımızın, akrabalarımızın çocukları. Bunun için topyekûn bir hassasiyet gösterilmesi gerektiğine inanıyorum. Ve satıcılar hangi yapıyla, hangi düşünceyle bunu yapabiliyorlar? Bunu tabi anlamak mümkün değil. Ama ciddi bir mücadelenin olduğunu da görüyorum bu yönde. Geleceğimizi emanet edeceğimiz insanların beyninin bu şekilde karıştırılması hepimizin hem toplumsal sağlığını hem de toplumsal düşüncesini bozabilecek bir durum. O yüzden son derece tehlikeli buluyorum ama gerekli mücadelenin de yapıldığına inanıyorum." ifadelerine yer verdi.

"Sevginin samimi bir şekilde verilmesi halinde çocuk aileyle her şeyi paylaşabiliyor"

Anne ve babalara önemli tavsiyelerde bulunan Aslan, şunları aktardı:

Anne ve baba olarak öncelikle toplumun temel yapı taşı olan ailelerin, anne ve babalar çocuklarına samimi sevgi göstersinler. Daha çok özgüven eksikliğinden kaynaklanan bir gidişin olduğu görülüyor, gözlemleniyor. Bu sevginin samimi bir şekilde verilmesi halinde çocuk aileyle her şeyi paylaşabiliyor. Dolayısıyla da aile onlara yol gösterici olabiliyor. Ailelere de böyle bir şeyle karşılaştıklarında, paniğe kapılmadan nasıl mücadele edecekleri yönünde araştırma yapılabilir. Bütün Türkiye'de 95 merkezde YEDAM'larımız var. Kıbrıs dahil. Türkiye'nin bütün illerinde bir Yeşilay Danışmanlık Merkezi var. Buralara gidip başvurarak ve danışarak bu olaylarla daha kolay mücadele edeceklerini ve daha güzel sonuçlar alabileceklerine inanıyorum.

Son olarak bu konunun sadece Yeşilay’ın değil tüm insanların konusunu olduğunu vurgulayan Aslan "Bu konunun sadece Yeşilay'ın meselesi olmadığını, aynı zamanda bir sağlık meselesi olduğunu ve bu konunun hiçbir ayrım gözetmeksizin hepimizin topyekûn samimi bir şekilde mücadele etmesi gereken bir alan olduğunu söylemek istiyorum. Hep birlikte bunu aşabileceğimize inanıyorum. Sadece uyuşturucu bağımlılığı değil yani bütün bağımlılıklardan kurtulacağımız günlerin bir an evvel gelmesini diliyorum." şeklinde konuştu. (İLKHA)



Bu haberler de ilginizi çekebilir