Eğitim Bir-Sen Adana İl Başkanı Mehmet Sezer: "Her kriz bir fırsattır"
İptal edilen KPSS’nin bazı sıkıntıları beraberinde getirdiğini belirten Mehmet Sezer, hiçbir spekülasyona kapılmadan, yaşanan krizin tüm adaylar tarafından bir fırsata dönüştürülmesi gerektiğini söyledi.
İptal edilen KPSS ile uzman öğretmenlik, başöğretmenlik gibi birçok konuda İLKHA muhabirine açıklamalarda bulunan Eğitim Bir-Sen ve Memur-Sen Adana İl Başkanı Mehmet Sezer, önemli değerlendirmelerde bulundu.
Sezer, KPSS’nin iptal edilmesi ve böyle bir tablonun ortaya çıkmasının arzu edilecek bir şey olmadığını fakat iptalin ardından atılan adımları olumlu bulduklarını söyledi.
"Her kriz bir fırsattır"
Mehmet Sezer; "Soruşturma devam ediyor. İnşallah, soruşturmanın sonucunda şüpheye fırsat vermeyecek, şeffaf bir şekilde, herkesin memnun olabileceği bir açıklama yapılır. Tabi, şöyle bir sıkıntı var; uzun zamandır bu sınava hazırlanan adaylarda ister istemez kaygı, endişe, stres gibi sıkıntılar oluşturacak bu durum. Tasvip etmiyoruz ancak bunlar hayatın içerisinde yaşanabilecek şeylerdir. Bunu bir fırsata dönüştürsünler isterim. Her kriz bir fırsattır. Tüm adaylara da bunu fırsata dönüştürmelerini özellikle tavsiye ediyor, şimdiden başarılar diliyorum" dedi.
"Spekülasyonlara aldırış etmesinler"
Adaylara resmî açıklamalar dışındaki söylemlere itibar etmemeleri tavsiyesinde bulunan Sezer, "Yeni takvimin 17 Eylül’de başlanacağı açıklandı. Adaylar şu anki mevcut sistem, yönetmelik, kanun neyse o doğrultuda yeni sınavlara çalışsınlar. Sosyal medyada içerisinde siyasetçilerin dahi olduğu bazı kesimler tarafından 'sınava girmeyin' diyenler oluyor. Bu çok yanlış bir şeydir. Onun için bu arkadaşlarımız bu tür algılara kapılmasınlar. Ellerinden gelenin en iyisini yapmaya çalışsınlar. Ben bu şekilde başarılı olacaklarına inanıyorum.
"2006 yılındaki sınavda, protesto edip sınava girmeyenler oldu"
Uzman ve başöğretmen adayları için daha önce 2004 yılında bir kanun çıkarıldığını ifade eden Eğitim-Bir-Sen Adana Şube Başkanı Mehmet Sezer, "2006 yılında ilk sınava girildiğinde, öğretmenler odasında, bir kısım eğitimciler bu durumu protesto ederek, sınava girmediler. 2006 yılında Cumhuriyet Halk Partisi konuyu Anayasa Mahkemesi’ne götürdü. Anayasa Mahkemesi burada düzeltilmesi gereken, hatalı veya o günün şartlarında yanlış gördüğü konuların düzeltilmesi için bir gerekçeli kararı 2008 yılında yayınlandı. Bu kararda: ‘2004 yılındaki kanunda yüzde 20’lik bir kontenjan olduğu, bu yüzde 20’lik kontenjanın çok dar olduğunu, bunun az olduğunu ve değiştirilmesi gerektiğini’ belirtildi.
"16 yıldır kariyer basamaklarının tekrar açılmasıyla ilgili mücadele veriyoruz"
Bugün gelinen noktada kontenjan tamamen kaldırılmış oldu. Bu çok önemli bir avantaj ama onun haricinde mesela sınavla ilgili ya da diğer birçok konuyla ilgili herhangi bir değişiklik yapılmadı. 'Eğer, bu bir kariyer basamağı ise evet bu sınavın olması gerekir' denildi, o günün şartlarında. On altı yıldır Eğitim-Bir-Sen olarak kariyer basamaklarının tekrar açılmasıyla ilgili mücadele veriyoruz" ifadelerini kullandı.
"Cumhuriyet tarihinde ilk defa bir Meslek Kanunu çıktı"
Cumhuriyet tarihinde, öğretmenler için ilk defa bir meslek kanunu çıktığını belirten Sezer, "Bu meslek kanunu içerisine kariyer basamakları ile ilgili ne kondu? Uzman öğretmen ve başöğretmen. Bu kanun 2022 yılının şubat ayında çıktı. Biz 2006, 2009, 2010, 2014, 2020 ve 2021’de altı dönem boyunca tüm toplu sözleşme görüşmelerinde yetkili sendika olarak bu eksik ve aksak yönleri dile getirdik.
"Uzman ve başöğretmenlere ödenecek para, tazminat konusunda önerilerimiz var"
Bu öğretmenlere ne yapılacak? Para verilecek? Yani tazminat verilmiş olacak. Uzman öğretmene bir miktar, uzman öğretmenlikten başöğretmene geçtiği zaman bir miktar para verilecek. Bu paranın tazminatının direk öğretmenlere verilmesiyle ilgili önerilerimiz de var. Altıncı dönem toplu sözleşmeye bakıldığında önerilerimizin ne olduğu görülebilir.
"2006 yılındaki gibi bir daha tekrar 16 yıl beklemeyelim"
Buradan tüm uzman öğretmenliğe ya da başöğretmenliğe çalışan, şu anda şartları uygun olup da sınava girmeye hak kazanmış olan arkadaşlarıma şunu öneririm: "Bugün piyasada olan algılara asla aldırış etmeyin, işinize gücünüze bakın, dersinize çalışın, videoları izleyin. Eksik yönler olabilir. Benim de eleştirdiğim çok yönleri var ama şu anki sistem devam ediyor. Bu sistemle ilgili yeri geldiğinde eleştirilmesi gerekenler varsa tabii ki eleştirelim, değiştirilmesi gerekenler var. Tabii ki değiştirilsin ama bunlarla şu anda vakit kaybedip 2006 yılındaki gibi tekrar bir 16 yıl daha beklemeyelim" şeklinde konuştu.
Eğitim öğretim döneminin başlaması nedeniyle verilen öğretim yılına hazırlık ödeneğinin miktarlarının da güncellenmesi gerektiğini söyleyen Mehmet Sezer, "Enflasyonun beklenenin üzerinde yükselmesiyle öğretim yılına hazırlık ödeneği miktarı da satın alma gücünün altında kaldı. Ödeneğin amacını yerine getiremeyecek şekilde aşırı düşmüş olduğu ortadadır. Bunların da güncellenmesi gerekir. Zaten Eğitim-Bir-Sen olarak 2021 Ağustos ayında akdedilen toplu sözleşmede bu durumu öngörmüştük. 2022 ve 2023 yıllarına münhasır öğretim yılına hazırlık ödeneğinin en az yıllık TÜFE değişim oranına tekabül eden tutarda artırılmasını istiyoruz. Konuyla ilgili olarak Cumhurbaşkanlığı, Millî Eğitim Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile Hazine ve Maliye Bakanlığı’na başvurularımızı yaptık. Sizin aracılığınızla bu konuda da olumlu bir sonuç alacağımızı düşündüğümüzün altını çizmek istiyorum." dedi. (İLKHA)