Nevvaf Tekruri: Her kim Filistinli kardeşlerimizi yüzüstü bırakırsa Allah da onu yüzüstü bırakır
Filistinli Âlimler Heyeti Başkanı Dr. Nevvaf Tekruri, Filistin halkının sadece kendi topraklarını savunmadığını; aynı zamanda ümmetin izzetini de koruduğuna dikkat çekerek tüm İslam aleminin Filistin davasına sahip çıkması gerektiğini vurguladı.
Filistinli Âlimler Heyeti Başkanı Dr. Nevvaf Tekruri, işgalci siyonist rejimin, Gazze Şeridi'ne düzenlediği, 45'i aşkın kişinin şehit, 360'tan da fazla yaralının olduğu son saldırıları İLKHA'ya değerlendirdi.
İşgal rejiminin, Gazze Şeridi'ne yönelik saldırıları adeta bir adet haline getirdiğini belirten Tekruri, Gazzeli Müslümanların 15 yıldır ambargo altında olduğunu ifade etti.
İşgalcilerin, Gazze'nin yanı sıra Batı Şeria'da da saldırı ve baskınlar düzenlediğini belirten Tekruri, özellikle de Cenin kampından yayılan direnişe darbe vurulmak istendiğine dikkat çekti.
Tekruri, "Yürüttüğü bu son saldırı ve savaş suçunda onlarca alimi, davetçiyi, direniş evladını gözaltına aldı. Saldırı ve tutuklamalardan sonra işgal rejimi ikinci olarak da Gazze’de direk suikastlara başladı. Burada özel olarak İslami Cihad Hareketinin askeri kanadı olan Kudüs Seriyyeleri’nin liderlerine karşı bir suikast başlattı." dedi.
İşgal rejiminin şu an bütün gücüyle Gazze ile Batı Yaka’yı birbirinden ayırmak istediğini vurgulayan Tekruri, "Her birini birbirinden habersiz yasadışı yerleşim yerlerine dönüştürmeye çalışıyor. Bunu da direnişçi halkımıza, devam eden asaletli direnişe rağmen yapmaya çalışıyor ki muvaffak olamayacak." diye belirtti.
"Siyonistlerle normalleşmek hem suçtur hem de haramdır"
Tekruri, "İşgal rejimi geçtiğimiz dönemlerde çeşit çeşit suçlar işledi; evleri yıktı, çocukları ve kadınları öldürdü ve aileleri katletti. Biz mezarlıkta otururken tek bir işgal roketi ile 5 çocuğun nasıl katledildiklerini gördük. Tüm bunlar ve daha fazlası işgalcilerin işlediği suçlardan bazılarıdır. Birçok Arap ülkesi de siyonistlerle normalleşerek hem işgalcinin bu suçlarını destekliyor ve kendisini cesaretlendiriyor. Bundan ötürü ümmet, bu rejim ile olan bütün ilişkileri kesmelidir, kesmesi vaciptir. Siyonistlerle normalleşmek hem suçtur hem de haramdır." diye konuştu.
"Direniş ve mücadele Kudüs ve Filistin özgürleşene dek devam edecek"
İşgalcilerin saldırılarına, direnişin gerekli karşılığı verdiğine işaret eden Nevvaf Tekruri, "Direniş Tel Aviv, Hayfa ve daha işgal altındaki topraklara roketlerini gönderdi. Roket atılan yerlerdeki yerleşimciler direnişten korkularından dolayı, işgal ettikleri bölgelerde inşa ettikleri sığınaklarına kaçmak zorunda kaldılar. Direniş ve mücadele Kudüs ve Filistin özgürleşene dek devam edecek. Denizi ile nehri, güneyi ile kuzeyi, batısı ile doğusu arasındaki bölge özgürleşene kadar direniş devam edecek. Siyonistler bu mukaddes topraklarımızda var oldukları sürece bütün Filistin halkı ve bütün ümmet mücadelesine devam edecek." değerlendirmesinde bulundu.
Tekruri, şöyle konuştu:
Ümmetten ve Filistin’den istenen bu uğurda bedel ödemesidir. Binalarını, istikrarını, çocuklarını, yaşlılarını, kadınlarını mukaddesatlarını korumak ve ümmetin izzetini muhafaza etmek için vermek zorundadır. Bugün Siyonistler Gazze’ye saldırıyorlar, yerleşimciler de Mescid-i Aksa’ya baskınlar düzenliyorlar.Bu yerleşimciler burada fitne fesatlarını yayıyor, tahrif olmuş ibadetlerini yapıyorlar. Buna karşı çıkmak ve bununla mücadele etmek bütün ümmet evlatlarının borcudur. Ümmetin üzerinde birçok sorumluluk var. Maddiyat ile direnişi desteklemeli, bilinçlendirme ile bu fikri yaymalı, hareke geçmeli ve hatta ordu hazırlamalı, gençleri cihadın temel taşı olmaları için hazırlamalıdır ki Kudüs ve Filistin işgalci Yahudilerin elinden kurtarılsın. Bu bir sorumluluktur, vaciptir ve bundan geri kalmak caiz değildir.
Türkiye'ye çağrı: Her türlü destek olun
Türkiye halkına ve seslenen Tekruri, "Türkiye halkının sorumluluğu büyüktür. Hem maddi hem manevi destek sunmalı hem de bu davayı daha çok sahiplenmelidir. Türkiye’ye bir çağrıda daha bulunmak istiyorum; şu an kardeşleriniz orada cihad ediyorlar ve yüzlerce yaralı mevcut. Onları Türkiye'ye getirin ve karşılayın; onları tedavi edin, ilaç desteği sağlayın, her türlü onlara destek çıkın. Meydanlara çıkın; kitlesel destek yürüyüşleri yapın. Filistin’deki halkımıza destek vermek ve Kudüs’ün özgürlüğe ulaşması için alimler de safların başında yürüyüşlere destek olsunlar. Filistin’deki kardeşleriniz kendi topraklarını ve şahıslarını savunmuyorlar; bilakis bu ümmetin izzetini savunuyorlar. Her kim onları yüzüstü bırakırsa Allah-u Teâlâ’da onu yüzüstü bırakır. Her kim onları terk ederse kendisine teslim edilen emaneti hakkıyla eda etmemiş olur." diye konuştu. (İLKHA)