HABER MERKEZİ

Siyonist işgal rejimi neredeyse her yıl Filistin’e saldırmayı kendine bir görev haline getirmiş. Özellikle her seçim öncesi vahşetini arttıran işgal çetesi, alçak saldırılarıyla onlarca Filistinliyi katlediyor. İşgal rejimin saldırılarında kadın, çocuk onlarca Filistinli katledilirken, işgalci ile iş tutan, normalleşme adı altında yakınlaşan devletler de bu cinayetlere ortak oluyor. Yaşanan katliama ilişkin gazetemize değerlendirmelerde bulunan HÜDA PAR Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Eşin, “Siyonist işgal rejimini iyi tanımak ve tarifini iyi yapmak lazım. Bu yapı, Müslümanların düşmanları tarafından, Müslümanları bölmek, aralarında fitne ve tefrika çıkarmak amacıyla kuruldu. Başta ABD olmak üzere emperyalist güçler tarafından askeri, ekonomik, hukuki ve her alanda korunmakta ve kollanmaktadır.  Bu yapı varlığını kan, terör, işgal ve katliam üzerine bina etmiş. Filistinlileri katlederek, sürgüne ve zindanlara doldurarak yok etmek ve insansızlaştırdıkları bu topraklara dünyanın dört bir tarafındaki Yahudileri getirip yerleştirmek ve burada kendi devletlerini inşa etmeyi amaçlayan bir yapıdır.

Yaklaşık yüz yıldır bu şeytani ve kirli planlarını adım adım yürütüyorlar.” ifadelerini kullandı.

İŞGAL VE KATLİAMI SONLANDIRACAK PRATİK VE SOMUT ADIMLAR ATILMALIDIR

Sadece kınamayla yetinen ülkelerin bu katliamı durduramadığına dikkat çeken Eşin, “Kadın-erkek, genç-yaşlı bütün fertleri silahlı birer katil ve işgalci… Sözüm ona devletlerinin sınırları belli değil. Çünkü her gün yeni toprakları işgal ediyor ve buraları kendi topraklarına katıyor. Bu işgal ve talanın nerede ve ne zaman duracağı belli değil.  Şimdi siz böyle bir yapıya ‘neden çocuk öldürüyorsun, neden Filistinlilerin evlerini topraklarını işgal ediyorsun, neden verdiğin sözde durmuyorsun’ demek, bu çeteyi bir saygın devlet olarak kabul etmek, başlarındakilerini protokolle karşılamak doğru mudur?  Salt kınamak, bağırıp çağırmak, bu çeteyi durdurabilir mi, durdurmaya yetiyor mu? Hayır… yıllardan beri bu yapılıyor ama durmuyor. O zaman bu işgal ve katliamı sonlandıracak pratik ve somut adımlar atılmalıdır.” dedi.

BU ÇOK TEHLİKELİ, DÜNYEVİ VE UHREVİ VEBALİ BÜYÜK OLAN BİR GİDİŞATTIR

Siyonist rejim ile iş tutanların da vebal altında olduğunu ifade eden Eşin şöyle konuştu; “Bu yapının işgal ve katliamlarda pervasız olmasının iki ana nedeni vardır. Müslümanların birlikten yoksun olmaları ve Siyonistlerin yaptıklarının yanına kar kalması… Müslümanların birlikten yoksun olmaları bir yana maalesef İslam ülkelerinin bir kısmı işgal rejimiyle ilişkiler kurmakta ve bir devlet gibi kabul görmektedir. Bu çok tehlikeli, dünyevi ve uhrevi vebali büyük olan bir gidişattır.  Gazze, Kudüs, bütün Filistin ve dünyanın herhangi bir noktasında Siyonistlerin işledikleri her cürüm ve zulümde, dökülen her Müslümanın kanında payları vardır. Bu yanlıştan bir an önce dönerek tövbe etmeleri ve Kudüs’ün özgürlüğü için imkanlarını seferber etmelerini istiyoruz.”

Lanet sana işgalci katil! DÜĞÜN GÜNÜ  HÜZÜN GÜNÜ OLDU

Gazze'de 62 yaşındaki Filistinli kadın Naame Talebe Ebu Kayide, oğlunun düğününü bir an önce gerçekleştirmek ve onun mutluluğunu paylaşmak için acele ediyordu. Ancak vicdandan ve bütün insani değerlerden soyutlanmış işgalci katiller onun düğün evini, hüzün ve taziye evine dönüştürdüler. İnsanlıktan nasibini almamış işgal çetesinin düğün konvoyuna yaptığı saldırıda Naame Talebe Ebu Kayide şehit dolu.

HABER MERKEZİ

Ailenin Filistin Enformasyon Merkezi muhabirine verdiği bilgilere göre işgal güçlerinin saldırıları uzatmaları ve bu yüzden aile efradından birinin zarar görmesi endişesiyle Naame Ebu Kayide, herhangi bir gösteriye kaçmadan sade bir düğün yaparak bir an önce evliliğin gerçekleşmesini istiyordu. Kendisi de aylardır bunun için hazırlık içindeydi. Ebu Kayide düğün elbiselerini giyerek ve geleneksel süslerini takarak çıktı. Damat arabasında olan oğlu ile sadece kendisi bulunuyordu. Akrabalarından da işgal rejiminin Gazze'ye saldırılarının devam etmesi sebebiyle, kimseyi sıkıştırmadan, gösterişe kaçmadan sade bir düğün yapmalarını istemişti. Gazze'nin kuzey kesiminde yer alan Beyt Hanun'un bedevi köylerinden birinde oturan damat annesi büyük zorluklardan sonra kendilerini bekleyen gelin evine ulaştı. İşi fazla uzatmadan gelini alıp bir an önce dönme düşüncesindeydi ve öyle yaptı. Damat annesi Ebu Kayide damat arabasında oğluyla ve yeni geliniyle sohbet ederek evine dönerken, işgalci katillerin attığı füze üzerlerine geldi ve anne hemen oracıkta hayatını kaybetti. Etraftaki çocuklardan bazıları da yaralandı. Sağlık ekipleri Ebu Kayide'nin parçalanan cesedini Endonezya Hastanesi'ne getirdiler. Böylece oğlunun mutluluğunu yaşamak için giydiği düğün elbisesinin yerine beyaz kefen giymek zorunda kaldı. Oğulları ve akrabaları da tebrik için gelenleri değil annenin şehadeti münasebetiyle taziye için gelenleri karşılamak zorunda kaldılar.