Peygamber Sevdalılarından Hicri yılbaşı mesajı
Peygamber Sevdalıları Vakfı, Hicri yılbaşı mesajında; kan ve gözyaşına boğulmuş, ihtilaflarla güçsüzleştirilmiş olan İslam coğrafyasının özgürlüğüne tekrar kavuşması için İslam kardeşliğinin tesis edilmesi gerektiğini vurguladı.
Peygamber Sevdalıları Vakfı adına Hicri yılbaşı mesajını okuyan Vakfın Konya Koordinatörü Celal Ödemiş, hicretin insanlığa zulümden başka bir şey vermeyen zalim iktidarların yıkılması olduğuna dikkat çekti.
Ödemiş, "Kur'an'a ve Sünnete sarılıp bunların anlaşılması ve yaşatılması için gayret gösterip basit meseleler yüzünden tarihteki ihtilaflara düşmemeliyiz" çağrısında bulundu.
Mesajına " Âlemlere rahmet olarak gönderilen iki Cihan Güneşi Sirac-ı Nur olan Hz. Muhammed'e Sallallahu Aleyhi Vesellem salat ve selam, O'nun pak ailesine, ashabına, yolunun takipçilerine, Hz. Peygamber'in ismi anıldığında kalbi aşkla dolanlara da selam olsun." ifadeleriyle başlayan Ödemiş, "Kim Allah yolunda hicret ederse, yeryüzünde barınacak pek çok güzel yer ve maddi manevi genişlik ve bolluk bulur. Kim ki evinde Allah ve Resulüne hicret etmek niyetiyle çıkar, sonra da hedefine varmadan kendisine ölüm yetişirse, artık onun mükâfatı Şüphesiz Allah'a aittir. Allah çok bağışlayandır engin merhamet sahibidir. (Nisa/100)" ayetine ve Hazreti Muhammed'in "Tevbe sona ermedikçe hicret de sona ermez. Güneş battığı yerden doğmadıkça da tevbe sona ermez. (Ebû Dâvûd, Cihâd, 2) " hadisine atıfta bulundu.
"Hicret; insanlığa zulümden başka bir şey vermeyen zalim iktidarların yıkılmasıdır"
Ödemiş, Hicretin tarih boyunca peygamberlerin ve muvahhidlerin yaşadığı nebevi merhale olduğu belirtti.
Allah'ın, Kur'an-ı Kerim'de hicretle ilgili 30'dan fazla ayet indirdiğini, Müminlere hicret etmeleri karşılığında verdiği ve vereceği mükafatları zikretmiş olduğunu ifade eden Ödemiş, "Âlemlere rahmet olarak gönderilen Hazreti Muhammed'in (Sallallahu Aleyhi Vesellem) Mekke'den Medine'ye yaptığı bu tarihi ve tevhidî yolculuk, insanlık tarihinin seyrini değiştirmiştir. Böyle bir yolculuk; İslam âlemi için tarihin başlangıç noktası kabul edilmiş, İslam medeniyetinin temellerinin atıldığı bu kutlu yolculuk; beraberinde insanlara kurtuluşu, asr-ı saadeti getirmiştir. Hicret; insanlığa zulümden başka bir şey vermeyen zalim iktidarların yıkılması, Müslümanlarla savaşmayan farklı inanç ve toplulukların yaşam haklarının İslam'ın adaletiyle teminat altına alınmasıdır." dedi.
"Kur'an'a ve Sünnete sarılıp ihtilaflara düşmemeliyiz"
Peygamber Sevdalıları Vakfı Konya Koordinatörü Celal Ödemiş
Hicri takvimin Hazreti Ömer döneminde devlet işlerinde karışıklıklar çıkması nedeniyle kullanılmaya başlandığını ve bu uygulamanın Müslümanların kendi medeniyetlerine ait bir takvim, diğer medeniyetlere alternatif bir tarih bilinci oluşturmalarına vesile olduğunu dile getiren Ödemiş, şunları kaydetti:
"Bugünün Müslümanları olarak elimizden alınan tarih bilincimizi geri almalı, Hicri takvimi hayatımızda daha çok görünür hale getirmeliyiz. Kan ve gözyaşına boğulmuş, ihtilaflarla güçsüzleştirilmiş, işgal altındaki İslam coğrafyasının özgürlüğüne tekrar kavuşması için hicret sonrası kurulan İslam kardeşliğini yeniden tesis etmeliyiz. Kur'an'a ve Sünnete sarılıp bunların anlaşılması ve yaşatılması için gayret gösterip basit meseleler yüzünden tarihteki ihtilaflara düşmemeliyiz. Bu vesileyle Peygamber Sevdalıları Vakfı olarak 1444 Hicri yılbaşının İslam'ın hâkimiyeti için çalışanlara feyiz ve direniş getirmesini; Müslümanlar arasında vahdet, kardeşlik ve uyanışa vesile olmasını; zülüm altında inleyen Müslüman kardeşlerimize kurtuluş ve zaferi müjdelemesini, dünyadaki tüm muhacirlere bir kurtuluş kapısı aralamasını Cenab-ı Allah'tan tüm samimiyetimizle niyaz ediyoruz." (İLKHA)