• DOLAR 34.55
  • EURO 36.015
  • ALTIN 3006.52
  • ...
İlahiyatçı Mürşit Cevahir: “Kurban toplumda kardeşlik ve yardımlaşma ruhunu diri tutar”
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

İdrak edilecek olan Kurban Bayramı ve kurban hakkında değerlendirmelerde bulunan İlahiyatçı Cevahir, kurbanın kul ile Allah arasındaki bağ olduğunu belirterek Müslümanların o bağı güçlü tutması gerektiğini ifade etti.

Kurban kesmenin İslamiyet’ten önce de var olan bir ibadet olduğunu söyleyen Cevahir, Hazreti Adem'den günümüze kadar gelen kurban ibadetinin Allah-u Teala ile kişi arasındaki engelleri yok ettiğini ifade ederek kurbanın öneminin altınız çizdi.

Kurban kesmenin mali bir ibadet olduğu için imkânı olan Müslümanın kurban kestiğini ifade eden Cevahir, “Yüce dinimiz İslam’a göre Allah (c.c)’ya ibadet etmenin birçok şekilleri vardır. Bazı ibadetler sırf bedenle yapılır namaz ve oruç gibi. Bazı ibadetler hem beden hem de mal ile yapılır hac ve umre gibi. Bazı ibadetler sadece mal ile yapılır zekât sadaka ve kurban gibi. Gerek zekât vermek gerek kurban kesmek, mali bir ibadet olduğu için sadece imkânı olan Müslümanlar bu ibadetleri yerine getirebilir. Kurban ibadeti ile; Müslüman olan, akıllı olan, buluğ çağına ermiş olan, mukim olan (yani seferi olmayan) ve belirli bir mali güce sahip olan kişiler mükelleftir. Mali güç 2022 yılı için; aslı ihtiyaçlarından (varsa evi, arabası, ev eşyaları, sanatkarın sanat aletleri, Âlimin kitapları) hariç, nisap miktarı (80 ile 100 gram arası altın) mala sahip olmasıdır. Bu da günümüzde ortalama 80 bin TL’ye tekabül etmektedir. Dolayısı ile elinde fazladan 80 bin TL parası ve bu değerde mal varlığı olan kişi dinimizce zengin sayılır ve kurban kesmekle mükelleftir.” dedi.

“Kurban kardeşlik duygularının pekişmesi için kesilir”

Kurbanın mazlum kimselerin de et yiyebilmesini sağlayabilmek için kesildiğini ve imkânı olan tüm Müslümanların kurban kesmesi gerektiğini belirten Cevahir, “Kurban ibadeti maksat şekil ve hüküm bakımından farklılık arz etmekle birlikte bütün dinlerde mevcut olan meşru bir ibadettir. Kurban ile mükellef olan bir Müslümanın, Allah rızası için, ibadet maksadı ile belirli bir zamanda, belirli şartları taşıyan bir hayvanı, usulüne göre kesmesidir. Kurban; kardeşlik duygularının pekişmesi, ihtiyacı olana yardım edilmesi ve de yoksul ve mazlum kimselerin de et yiyebilmesini sağlayabilmek için kesilir. Mali bir ibadet olan kurban ibadeti sayesinde birbirine çok yakın veya çok uzak coğrafi bölgelerde olan Müslümanlar kalben birbirine yakınlaştığı gibi, yoksul kimseler de et yiyebiliyor. Allah-u Teala, Hac Suresi 37. Ayette şöyle buyuruyor: ‘Onların ne etleri Allah’a ulaşır ne de kanları; O’na ulaşacak olan sadece sizin takvanızdır. İşte Allah onları sizin istifadenize verdi ki size doğru yolu göstermesinden ötürü O’nu tazimle anasınız. İyilik yolunu tutanları müjdele!’ Ayetten de anlaşılacağı üzere kurban ibadeti Allah rızasını kazanmak, ibadeti yerine getirmek ve de gerçek ihtiyaç sahiplerinin yararını ön planda tutmaktır.” ifadelerini kullandı.

“Kurban toplumda yardımlaşma ve dayanışma ruhunu diri tutar”

Kesilen kurbanların muhtaç ve fakirlere ulaştırılması gerektiğinin altını çizen Cevahir, “Toplum varlığının sağlıklı bir şekilde sürdürülebilmesi için, yoksul kimsenin de dinin emirleriyle ibadetini yerine getiren zengin kişiler aracılığıyla Allah’a şükretmesi için zekât, sadaka ve kurban gibi çeşitli yardımlaşma ibadetleri hayatımızda yer alıyor. Kurban muhabbet, bereket ve şükürle birlikte; toplumda kardeşlik, yardımlaşma ve dayanışma ruhunu her daim diri ve güçlü tutuyor. Her sene Kurban Bayramı’nda kesilen kurbanlarla birlikte yıl içinde düzenli olarak hayırsever bağışçıların adak, akika ve şükür kurbanları (imkanlar nispetinde) muhtaç kimselere ulaştırılıyor.” dedi.

Hangi hayvan kurban hükmündedir?

Hangi hayvanın kurban hükmünde olup olmadığı hakkında da bilgi veren Cevahir, “Kurbanlık hayvanların En’âm cinsinden olması şarttır. En’âm suresinin 143 ve 144. ayetlerinde bunların “sekiz eş” olduğu açıklanmıştır. Yani koyun, keçi, sığır ve devenin erkeği ve dişisi olmalıdır. Bu hayvanların dışında (At, geyik, dağ keçisi, tavuk, horoz, ördek, kaz gibi...) hayvandan kurban olmaz. Kurbanlık hayvanların kurban olmaya engel bir kusuru olmaması gerekir. Hayvanın sağlıklı, azaları tam yürüyemeyecek kadar zayıf olmaması gerekir. Kurbanlık hayvanlardan koyun ve keçi sadece bir kişi için, deve sığır ve manda yedi kişiye kadar ortaklaşa kesilebilir. Koyun veya keçi cinsinden bir yaşını dolduran kurban edilir. Bir yaşındaymış gibi görünen altı aylık koyun da kurban edilir. Sığır ve mandadan iki yaşını dolduran, deveden ise beş yaşını doldurmuş olan kurban edilir.” ifadelerini kullandı.

Kurban nasıl kesilir?

Kurban keserken dikkat edilmesi gereken kurallar ile ilgili de bilgi veren Cevahir, “Kurbanlık hayvan usulüne göre kesilir. Usulüne göre kesilmeyen hayvan kurban olmaz. Hayvana sopa ve demirle vurarak, kurşunla öldürerek veya bir yerden atarak öldürmekle kurban olmaz. Şer’i kesim; besmele çekerek yemek borusu, nefes borusu ve iki şah damarından en az birisini kesmekle olur.” dedi.

Kurban hangi güne kadar kesilmelidir?

Kurbanın bayramın 4. Günü, gün batımına kadar kesilebileceğini ifade eden Cevahir, “Kurban kesim vakti, bayram namazı kılınan yerlerde bayram namazı kılındıktan sonra; bayram namazı kılınmayan yerlerde ise, fecirden (sabah namazı vakti girdikten) sonra başlar. Hanefîlere göre bayramın 3. günü akşamına kadar devam eder. Bu süre içinde gece ve gündüz kurban kesilebilir. Ancak kurbanların gündüz kesilmesi daha uygundur. Şafiilere göre ise 4. günü gün batımına kadar kesilebilir. Bu günlerden önce ve sonra kurban kesmek dinen caiz değildir.” şeklinde konuştu. (İLKHA)

Bu haberler de ilginizi çekebilir