• DOLAR 34.944
  • EURO 36.745
  • ALTIN 2979.98
  • ...
Doğu Türkistan meselesinde nerede durmalıyız?
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Mustafa Karakaş/Doğruhaber

İnsanlık tarihi en ilkesiz günlerini yaşıyor.

İnsanlık savunulurken bile amaç insanlık değil maalesef.

Bir tarafta başını ABD’nin çektiği Batı Bloğu Çin’i sıkıştırmak için Doğu Türkistan meselesini bir kart gibi kullanırken, diğer taraftan aralarında İslam ülkelerinin olduğu ülkeler ise ABD karşıtlığından olsa gerek Çin’in bu zulmünü görmezden geliyor.

Çin, Doğu Türkistanlılara zulmediyor dediğinizde Amerikancılıkla suçlanacaksınız.

Doğu Türkistan meselesi Çin’in iç meselesidir dediğinizde ise ümmetin bir parçasının yaşadığı soykırım, asimilasyon ve işkenceye gözünüzü kapatmış olacaksınız.

Aslında sorulması gereken şu: Müslümanlar için anti Amerikancılık asli bir durum mu olmalıdır yoksa olay ve şartlara göre mi belirlenmelidir?

Yani biz ABD’nin yaptığı her şeye mutlak şer mi demeliyiz yoksa olay örgüsüne ve olayın Müslümanlara ne kazandırıp ne kaybettireceğini hesaplayıp ona göre mi konumlanmalıyız?

Misal Amerika Doğu Türkistan meselesi üzerinden Çin’i sıkıştırmaya çalışıyor. Bu durumda Müslümanlar ne yapmalı? Amerika ile aynı kampta yer almamak için susmalı mı, yoksa Doğu Türkistan meselesinde “bana ne Amerika’dan Çin’den ben kardeşimin yanındayım” mı demeli?

Evet dünyada çok güçlü bir Amerikancı algı spekülatörleri var ama bilmek gerekir ki Çin’in de komünizm üzerinden devşirilmiş hatırı sayılır oranda etki ajanları var.

Bunlar Doğu Türkistan meselesi üzerinden kapışırken ne yapmalıyız?

ASİMİLASYON YOKMUŞ!

Türkiye’de başını Doğu Perinçek’in çektiği bir kesim Çin’in Doğu Türkistan zulmünü perdeleme işini yapıyor.

Onlara sorsan orada ne sömürü var, ne asimilasyon! Yeryüzü cenneti orası!! Bunları kaale almamak gerek.

Doğu Türkistan’da Çin zulmünün olmadığını iddia etmek için insanın ileri derece bilgiden mahrum ya da vicdansız olması gerekir.

Çünkü ortada bir asimilasyon, kamplarda zorla çalıştırma ve dahası sekülerleştirme projesi var.

Yok değilse; Çin neden basının Türkistan’da serbestçe görevini icra etmesini engelliyor?

Değilse kamp görüntüleri nedir?

Değilse sızan işkence görüntüleri…

AMERİKA’NIN MESELEYİ ARAÇSALLAŞTIRMASI

Peki Amerika samimi mi? ASLA

Amerika’nın bu meseleyi Çin’i sarsmak için araçsallaştırması Amerikan’ın kendi yayılmacı ve küresel hakimiyetini kaptırmama stratejisinin bir parçasıdır. Amerika Çin’i zayıflatmak için her aracı kullanabilir. Türkistan meselesine de böyle bakıyor.

Amerika’nın Doğu Türkistan’ı savunması elbette Amerika’yı ahlaklı yapmaz; çünkü çıkarlarına göre hareket ediyor.

HALKI MÜSLÜMAN DEVLETLER NE YAPMALI?

Ama halkı Müslüman devletlerin Amerikan karşıtlığı yapayım derken Çin’in zulmünü onaylar, destekler biçimde BM’de rey kullanması büyük bir utançtır.

Politik kısırlıktır, zihinsel akamettir.

Müslümanlar kafirlerin tasallut kurduğu her yerde aynı politik sesi çıkarmalıdır.

“Keşmir’de Hindu, Doğu Türkistan’da Çin, Filistin’de israil işgalcidir!”

Halkı Müslüman ülkeler bu netliğe kavuşmadan ulus devletlerinin çıkarları ile ümmetin çıkarları arasında kaldıklarında ulus devlet çıkarını önceledikçe Müslüman halkların aydınlığa ulaşma umudu o kadar azalmaktadır.

Kafirlerin darbeleri Müslümanların umudunu baltalamaz ama Müslümanın acısını “ulusal çıkarlar” uğruna duymazdan gelinmesi çok acı…

Utanmamız gerekir...

Dünyada 69 ülke Çin mezalimine arka çıktı.

Diplomasi yürütüp Çin’i zorlamak gerekirken Çin muazzam bir hamlede bulunmuş ve Türkistan’ın dilini kesmiştir.

Emin olun!

Doğu Türkistan’ın sesi daha az çıkacaktır.

 

Bu haberler de ilginizi çekebilir