Diyarbakır'da kamu çalışanlarına yönelik farklı alanlarda hizmet yürüten Diyanet-Sen, Din Bir-Sen, Diyanet Bir-Sen ile Mil Diyanet Sen başkan ve temsilcileri "Dünya Kudüs Günü" münasebetiyle mesajlarını paylaştı.

Her yıl Ramazan ayının son cuma gününde çeşitli etkinliklerle idrak edilen "Dünya Kudüs Günü" ile ilgili konuşan sendikalar, Kudüs'ün tüm İslam alemi için önemli bir yere sahip olduğunu ifade ettiler.

İLKHA mikrofonlarına konuşan Diyanet sendikaları, Din Bir-Sen Genel Başkan Yardımcısı Mevlüt Yıldız, Diyanet-Sen Diyarbakır Şube Başkanı Ömer Evsen, Diyanet Bir-Sen Diyarbakır İl Temsilcisi Cüneyt Özmen, Mil Diyanet-Sen Diyarbakır İl Temsilcisi İdris Akdeniz, Mescid-i Aksa'nın, Kudüs'ün Müslümanlar için vazgeçilmez olduğunu vurguladılar.

"Yapılan zulümleri kabul etmiyoruz"

Mevlüt Yıldı

İslam dünyasının siyonistlere karşı askeri güç gösterisinde bulunması gerektiğini söyleyen Din Bir-Sen Genel Başkan Yardımcısı Mevlüt Yıldız, "Öncelikle Dünya Kudüs Günümüz hayırlı olsun. Kudüs bizler için çok önemli ve ilk kıblegahımızdır. Ama maalesef siyonist rejim Kudüs'ü işgal etmiş durumdadır. Nitekim siyonistlerin amacı Müslümanları bölüp parçalamak olsa da inşallah bizi bitiremeyecektir. Bizler onlara hiçbir zaman o fırsatı vermeyeceğiz. Onların arzuları kursaklarında kalacaktır inşallah. Müslümanlar bir uzvun parçaları gibidirler. Bir azamız rahatsızlandığı zaman tüm vücudumuz halsiz olur. Biz Müslümanlar da böyle olmamız gerekirken maalesef vurdumduymazlık var. Halbuki bu İslam'ın ruhuna ters bir durumdur. Oradaki kardeşlerimiz sıkıntı içerisindedir ve onlara yapılan zulümleri kabul etmiyoruz. Bu konuda tüm İslam dünyası bir olmalı ve gerek fiziki gerek askeri gerek siyasi olarak siyonistlerin üzerine gitmeli, güç gösterisinde bulunmalı." dedi.

"Kudüs içinde Mescid-i Aksa'yı barındırması hasebiyle Müslümanlar için son derece önemli bir şehirdir"

Ömer Evsen

Tüm dünyaya Kudüs'ün Müslümanların olduğunu kanıtlamamız gerektiğini ifade eden Diyanet-Sen Diyarbakır Şube Başkanı Ömer Evsen, "Kudüs, içinde Mescid-i Aksa'yı barındırması hasebiyle Müslümanlar için son derece önemli bir şehirdir. Yıllarca Müslümanların egemenliğinde kalarak; Selahaddin-i Eyyubi'nin, Hazreti Ömer'in ve Peygamber Efendimizin bize bıraktığı birer emaneti olarak duruyor. Bu nedenle "Dünya Kudüs Günü" vesilesiyle hepimizin Kudüs'ün yeniden hatırlanması ve Mescid-i Aksa'yı yeniden yüreğinde heyecanla canlandırılması gerekiyor. Bilinmesi gerekiyor ki Kudüs bizimdir, Müslümanlarındır. Tüm dünyaya bunu en açık bir şekilde ilan etmemiz gerekiyor. Kudüs gününde tüm Müslümanların el ve yürek birliğiyle Kudüs'ü kendi bayraktarlığımızın altında en uç noktalara taşınmamız gerekiyor. Tüm dünyaya ilan etmeliyiz ki Kudüs Müslümanlarındır." ifadelerini kullandı.

"Kudüs'ün işgalden kurtulması için mücadele etmek tercihi bir mesele değil, bir görev bir mecburiyettir."

İdris Akdeniz

Her Ramazan ayının son cuma günü Dünya Kudüs günü olarak kutlandığını hatırlatan Mil Diyanet-Sen Diyarbakır İl Temsilcisi İdris Akdeniz, her Ramazan ayının son cuma günü Dünya Kudüs günü olarak kutlanmaktadır. Tertip edilen bugün vasıtası ile hem Müslüman toplumun Kudüs meselesindeki hassasiyeti tazeleniyor hem de tüm dünyaya Filistinli kardeşlerimizin sesi duyurulmuş oluyor. Kudüs Müslümanlar için neden değerlidir, ilk Kıblegaha sahip çıkmak, bununla birlikte İsra ve Miraç hadisesinin yaşandığı, namazın müjdesinin gelmiş olduğu, Efendimiz (sav)’in bütün Peygamberlere imamlık ettiği mübarek beldedir Kuds’ü Şerif. O açıdan Kudüs'ün işgalden kurtulması için mücadele etmek tercihi bir mesele değil, bir görev bir mecburiyettir." şeklinde konuştu.

Akdeniz, "Bu nedenle Filistin, İslam tarihinde Hz Ömer döneminde fethedilmiş.Hz Ömer şehri fethederken şehrin anahtarını bizzat Bizans komutanı Patrik Safronyus kendi eli ile vermiştir ve Hazreti Ömer tarafından bir emanname (güven fermanı) yazıldı. Yine başka bir İslam komutanı Selahaddin Eyyubi tarafından fethedildiğini görmekteyiz. Kudüs halkına en iyi şekilde muamele yaptı. Şehrin restore, mimari ve yenilenmesine çok önem verdi. Buradan anlıyoruz ki Filistin'in Müslümanlar tarafından fethedilirken bir huzur ve sekinete büründüğünü ve halkın refah içinde yaşadığını müşahede etmekteyiz. Ancak İslam dışı diğer unsurlar tarafında yapılan işgallerde yıkım, kan ve göz yaşı içerisinde olduğunu müşahede etmekteyiz. Bu vesileyle değerlerimizin farkında olmamız, asrı saadet kardeşliğini, sadakat-ı eminliği sahih İslam anlayışı kuşanma umuduyla haftanın ümmetin dirilişine, birleşmesine vesile olmasını ve Müslümanların bugünün önemine gerekli hassasiyeti göstermesini umut ediyoruz." dedi.

"Müslümanlar bir araya gelmeli ve yek vücut olmaları gerekir"

Diyanet Bir-Sen Diyarbakır İl Temsilcisi Cüneyt Özmen ise şu şekilde konuştu:

"Kudüs, Müslümanların ilk kıblesidir, bütün Müslümanların sorunudur. Azad olması ve bu zulümden kurtulması için her Müslümanın çaba göstermesi farzdır. Zira Müslümanların bazı şiarları, mescitleri ve kıbleleri vardır. Bu şiarlara sahip çıkmak noktasında tüm Müslümanlara bir sorumluluk düşmektedir. Aksi takdirde bu şiarlarımız olan Allah'ın evleri, siyonizm tarafından işgal edilmeye devam edecektir. Yetkilere ve İslam ümmetine düşen ise birlik, beraberlik, ittihat ve güçtür. Aksi takdirde siyonizm başka dilden anlamaz. Müslümanlar bir araya gelmeli ve yek vücut olmaları gerekir. Nitekim bununla ilgili Allah-u Teala 'Gücünüz yettiği kadar onlara karşı güç hazırlayın' buyurmaktadır. Dolayısıyla bu ilahi vazifedir ve ifa etmek gerekir. " (İLKHA)