• DOLAR 34.428
  • EURO 36.446
  • ALTIN 2842.985
  • ...
 Biliyorum Ama Yapamıyorum
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

ABDULKADİR TURAN/ REHBERLİK/ DOĞRUHABER

İnsanı diğer varlıklardan ayırarak onun maddi alanda sürekli yükselmesini sağlayan özelliklerden biri, insanın olayların nedenini araştırma kabiliyetidir. Nedenler ve araştırma kabiliyeti, bizi başarının kanunlarına götürür; bu da bize yükselmenin anahtarını verir.

Bildiğimizi sanıp da yapamamak, öğrenmenin önemli bir problemidir. Yapamamanın nedenleri üzerine varmamak ve doğru nedenlere ulaşmamak öğrenmek istediğimize de öğrenme yeteneğimize de zarar verir. Bir işi yapabilmek, o işle ilgili bilgiyi değil, o işle ilgili “yeter bilgiyi” ister. Biz, “yeterli bilgiye” olgunlaşmış bilgi de diyebiliriz.

Çoğu zaman bilgiye ulaşmayı yeterli görürüz. Oysa bilgiyi uzaktan görmekle olgunlaşmış bilgiyi özümsemek başka şeylerdir. Amacınıza hizmet edemeyen, sizi hedefinize götürmeyen hiçbir bilgiye gerçek anlamda ulaşmış sayılmazsınız. Kimi ağaçlar vardır, bazı elma ve ceviz türleri misali onların meyve vermesi için belki on yıl beklenmesi gerekir. Beşinci- altıncı yılda “Bu ağaç niye meyve vermiyor?” diye kaygıya düşmek, o fidanı kesmek sizi sadece ondan elde edeceğiniz gelirden yoksun bırakmayacak aynı zamanda ona verdiğiniz emeğin de boşa gitmesine yol açacak. Belki de sizde yol açtığı hayal kırıklığı ile sizin ağaç dikme eğiliminizi tahrip edecek.

Fidan halindeki bilgiden meyve beklemek doğru değildir. Bilgi ağaçlaşıncaya kadar ona yatırım yapmaya devam etmek gerekir. Bu, bir sabır işidir. Dokuz yıl altı ay daha sabretmektense onu kesmeye kalkışanın zararı büyüktür.

Sınavlara yakın dönemler de bilginin olgunlaşması için sabra ihtiyaç duyulan dönemlerdir. Bilgiyle ilişkiyi(bilgi amacına hizmet etmiyor diye) yılın bu günlerinde kesmek dokuz yıl altı ay ceviz fidanına emek yatırımı yapıp onu kesmek gibidir.

Yapamamanın en büyük nedeni, bilginin olgunlaşmamış olmasıdır; bilginin amaca hizmet edecek düzeye ve pratikliğe kavuşmamasıdır. Ancak yapamamanın başka nedenleri de vardır:

1. Aşırı yorgunluk, hafızanızdaki bilgiyle yeterli iletişim kurmanızı engellediğinden bilginizi amacınıza uygun kullanmanızı engeller.

2. Tevekkül eksikliği strese yol açar; stres, anormalliğe yol açar ve bilginin hedefine uygun kullanılmasını engeller.

3. Kendini yönetememek, dağınıklığa yol açar; bilginin hedef üzerine odaklanarak iş görmesini engeller.

Bu üç nedeni basit kavramlalar ifade edecek olursak birincisi hantallıktır(çeviklikten yoksunluktur), ikincisi şaşkınlıktır, üçüncüsü ise dağınıklıktır. Hantallık, şaşkınlık ve dağınıklık; bilginin etkin kullanılmasının düşmanıdır. Bilgi kullanımı; çeviklik, kararlılık ve bütünlük ister. Bu üç özelliğe bir arada sahip olmak, kesinlikle mümkündür. Rabbim bize bu özellikleri edinme gücü vermiştir. Burada kendine yönelmek ayrı öneme sahiptir.

Kendini yönetmek; zihni, hayali, bakışı, duyuşu kontrol etmeyi gerektirir. Neyle uğraşıyorsak orada olacağız. Siz bir problemle uğraşırken zihniniz başka işte, hayaliniz başka yerde, gözünüz-kulağınız başka noktada olursa yol ortasında kalırsınız ve özellikle ifade etmek gerekir ki bilgi için disiplinli olmaya çalışmak değil, disiplinli olmayı öğrenmek gerekir. İnşallah, bu konuyu işleriz. Allah(CC) yardımcınız olsun.

Bu haberler de ilginizi çekebilir