Ramazan’da mide ağrısına karşı önlemler
Uzmanlar, Ramazan'da mide ağrısına eşlik eden kanama, kilo kaybı, sarılık, iştahsızlık, boğazda takılma hissi, erken doyma veya kansızlık gibi durumlarda hemen uzman bir hekime başvurulması gerektiğini belirtiyor.
İnsanların büyük bir bölümü mide ağrısıyla yaşamlarının belli dönemlerinde karşılaşabiliyor. Özellikle Ramazan ayında beslenme düzenindeki değişiklikler nedeniyle mide ağrısı şikayetleri artış gösterebiliyor.
Problemin kaynağına göre uzman hekimler tarafından verilen bazı ilaçlar mide ağrısını giderirken, her evde bulunabilen bazı besinler ile bitki çayları ağrıyı süreli olarak hafifletebiliyor. Mide ağrısına eşlik eden kanama, kilo kaybı, sarılık, iştahsızlık, boğazda takılma hissi, erken doyma veya kansızlık gibi durumlar varsa vakit kaybetmeden mutlaka uzman bir hekime başvurulması önem kazanıyor.
Kayseri'deki özel bir hastanenin Gastroenteroloji Bölümü’nden Doç. Dr. Mustafa Kaplan, mide ağrısı şikayetlerinin Ramazan ayında da artabileceğini belirterek konu ile ilgili uyarılarda bulundu.
İftar ve sahurda hafif beslenin
Kaplan, "Ramazan ayında öğün sayısı ve saatlerinin değişmesi mide sorunlarına yol açabilmektedir. Mide ağrısı da bu dönemde öne çıkan şikayetlerden biridir. Sahur ve iftarda mideyi yormayan, tok tutan ancak hafif besinler tüketmek, doğru pişirme yöntemlerini kullanmak, yemeği daha yavaş yemek, sıvı alımına özen göstermek gibi noktalara dikkat edilmelidir. Ancak tüm tedbirler alınmasına rağmen mide ağrısı geçmeyebilir. Bu süreçte uzman yardımı alınması çok önemlidir." dedi.
Ağrının kaynağı belirlenmeli
Kaplan, "Halk arasında iman tahtası olarak bilinen bölgenin üzerinde, göğüs ön bölgesinin altında, karnın üst bölgesindeki ağrı çoğu zaman mide ağrısı olarak adlandırılmaktadır. Ağrı bazen tek noktada başlayarak genellikle sırta, sağa- sola ve bazen göğüs bölgesine yayılabilir. Ağrı kıvrandırıcı, gece uykudan uyandıran şekilde olabileceği gibi uzun süreli sabit bir ağrı da olabilmektedir. Ağrının karakteri, yayılımı, aç veya tokken ortaya çıkması ve eşlik eden durumlara göre kaynağı belirlenir." ifadelerini kullandı.
Kaplan, mide ağrısına şu belirtilerin eşlik edebileceğini kaydetti:
"Mide ağrısı olanlarda ağrı ile beraber bulantı bazen de kusma görülebilmektedir.
Ağrı sebebi reflü ise göğüs ön bölgesinde yanma ve yediklerin geriye kaçması, yutmada zorluk, öksürük, ses kısıklığı, boğazda gıcıklanma gibi şikayetler de ortaya çıkabilir.
Mide ülseri ağrıları genellikle açlık durumunda yani geceleri artar.
Pankreası ilgilendiren hastalıklarda ise sırt ağrısı ve kuşak tarzı ağrı çok belirgindir.
Safra kesesi taşına bağlı olan durumlarda genel de sağ üst tarafta yemeklerden sonra şiddetli ağrı olur.
Mide ağrısı ile beraber sol kola ve boyuna yayılan ağrıya, nefes alamama, terleme gibi durumlar eşlik ediyorsa mutlaka kalp krizi akılda tutulmalıdır.
Mide ağrısı bazen baş ağrısına da sebep olur.
Hamilelikte artan karın içi basınca bağlı olarak reflü ve mide sıkıntıları ve mide ağrısı artar. "
Ağrı geçmiyorsa ciddiye alınmalı
Hastalar tarafından bu bölgenin ağrısı sıklıkla mide ağrısı olarak tanımlansa da başka sorunlar bu ağrıya neden olabileceğini belirten Kaplan, "Safra kesesi taşı, pankreas iltihabı, kalp ağrısı, kas ağrısı mide ağrısına sebep olabilir. Bu ayrımın yapılabilmesi için ultrason, endoskopi ve EKG yapılması ayrıca hastalardan kan tahlilleri istenmesi gerekebilir. Ağrı uzun süredir devam ediyor, evde uygulanan basit yöntemler ile geçmiyor ve ‘alarm semptomu’ olarak nitelendirilen kanama ve kilo kaybı gibi durumlar varsa mutlaka hastaneye başvurulması gerekir." dedi.
Mide ağrısına iyi gelebilecek yöntemler
Kaplan, mide ağrısına iyi gelebilecek yöntemleri şöyle sıraladı:
"Mide ağrısı zaman zaman görülebilir. Öncelikle evde uygulanabilecek kolay yöntemler denenmeli ve şikayetler geçmezse hastaneye başvurulmalıdır.
Hastanın ilk defa mide ağrısı oluyorsa, şikayetleri haftada 1-2 kez gibi az sayıdaysa anti asit olarak bilinen çiğneme tabletleri veya şurupları (etken maddesi sodyum aljinat + bikarbonat olan reflü baskılayıcı) geçici süreli kullanabilir. Bu şurupların çoğunda aslında karbonat vardır. Onun için evde 1 bardak suya 1 kaşık karbonat atılıp hazırlanan bir karışım da çoğu zaman mideye iyi gelebilmektedir.
Mide asidini baskılayan mide koruyucu ilaçlar da (proton pompa inhibitörü ilaç grubu) doktora danışılarak günde 1 defa sahurdan önce aç karnına alınacak şekilde başlanabilir. Eğer bu ilaçlar alınacaksa bunların 1 ay boyunda devamlı bir şekilde kullanılmasını tavsiye edilir. Bu ilaçların etkisi genelde 3-5 güne başlamaktadır.
Ramazan ayı boyunca reflü ve mide ağrısı için özellikle asitli içecekler ve gıdalardan uzak durulması; çay, kahve, sigaranın azaltılması, yatak başının yükseltilmesi, yemek yedikten sonra hemen yatılmaması gibi önlemlere de dikkat edilmelidir.
Sakız çiğnemek çoğu zaman mideye iyi gelir ama sakız şekerli veya tatlandırıcılı ise gaz şikayetine yol açabilir. İftar ile sahur arasında sakız çiğneyerek midede belli oranda rahatlama sağlanabilir.
Karnı sıkacak kıyafetlerden uzak durulmasıdır, karın bölgesinin gevşetilmesi de önerilebilir.
Özellikle yağlı yemekler safra taşına bağlı olan ağrıları artırabileceği için uzak durulmalıdır.
Spor ve egzersiz iyidir ama ağır egzersizler de karın içi basınca neden olup mide şikayetlerini artırabilir." (İLKHA)