Obezitenin günümüzde gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin en önemli sağlık sorunları arasında yer aldığına işaret eden Demir, İLKHA muhabirine, Türkiye’de de son zamanlarda obezitenin çok fazla arttığını söyledi.

Gelen hastaların neredeyse yüzde 80-90’ının obez olduğunu aktaran Demir, “Özellikle çocukluk çağında obezite gittikçe artmaktadır. Çağımızın en yaygın sağlık problemi obetize olmaktadır.” dedi.

“Türkiye’de kadın obez sayısı erkek obez sayısının iki katını oluşturuyor”

Dünya Sağlık Örgütünün son verilerine göre obezite oranının, beslenme yetersizliği yaşayan insan oranından çok daha fazla olduğunu belirten Demir, şöyle devam etti:

“2017’de yapılan son araştırmaya göre, dünyada en yüksek obezite oranı Amerika’da yüzde 38 oranındadır. Türkiye’nin obezite oranı ise yüzde 22’dir. Türkiye’de kadın obez sayısı erkek obez sayısının iki katını oluşturmaktadır. Ne yazık ki obezite salgın bir hastalık gibi yayılmaktadır.”

“Enerji dengesi bozulduğunda obetize kaçınılmaz olur”

Obezitenin birçok sebebinin olduğuna vurgu yapan Demir, en temel sebebin ise enerji dengesinin bozulması olduğunu anlattı.

“Bu denge bozulduğunda obezite kaçınılmaz olmaktadır” diyen Demir, “Obezitenin birçok sebebi daha vardır. En başında dengesiz beslenmek geliyor. Ayrıca düzensiz, egzersiz, uyku problemleri, genetik faktörler, bazı hormonal rahatsızlıklar ve son zamanlarda da psikolojik rahatsızlıklar çok fazla etkili olmaktadır.” ifadelerini kullandı.

“Obezite bazı kanser türlerine de neden olabilmektedir”

Obezitenin beraberinde birçok rahatsızlığı da getirdiğine dikkat çeken Demir, “Bunların en başında hiperlipidemi, kalp-damar rahatsızlığı, diyabet, hipertansiyon, hatta bazı kanser türlerine de neden olabilmektedir.” diye konuştu.

“Beslenmemize dikkat etmeliyiz”

Obezitenin önüne çok rahatlıkla geçebileceğini belirten Demir, hayati öneme sahip şu tavsiyelerde bulundu:

“Beslenmemizde dikkat etmemiz gerekenler şunlardır: En başta su tüketimimizin çok iyi olması gerekiyor. Günlük su tüketimimizin en az 8-10 bardak kadar olması gerekmektedir. Tuz oranımızı kısıtlamamız gerekiyor. Türkiye’de tuz tüketim oranı çok yüksek. Posa yönünden zengin besinlerle beslenmemiz gerekiyor. Yine protein, yağ ve karbonhidrat oranı olarak beslenmemizin dengeli bir şekilde olması gerekiyor. Beslenmemizde mutlaka tahıl grubu olmalıdır. Beyaz ekmek yerine tahıllı ekmekleri tercih edebiliriz.”

“Mutlaka düzenli egzersiz yapılmalı”

Ayrıca düzenli bir şekilde egzersiz yapılması gerektiğini kaydeden Demir, “Katı yağlar dediğimiz tereyağı, margarin yerine bitkisel yağlardan zeytinyağı tercih edilebilir. Hazır gıdalardan, fastfood ürünlerinden, işlenmiş ürünlerden uzak durulmalı. Kişi bir öğünde çok yemek yerine sık sık, ara ara, azar azar beslenmesini istiyoruz. Mutlaka düzenli bir egzersizin olması gerekiyor.” dedi.(İLKHA)