Merkez Osmangazi ilçesi Emek Yakup Aktaş Kültür Merkezindeki programın sunuculuğunu Yakup Ulaşkın yaptı.

Etkinlik, Ömer Şensoy'un okuduğu Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başladı. Program, İlahi ekibinin Ramazan ayı ile ilgili seslendirdiği eserlerle devam etti.

"Namaz bütün ümmetlerde ortak olan bir ibadettir"

Programa konuşmacı olarak katılan Eğitimci Adnan Alınç, namaz ve orucun önemine dikkat çekti.

Alınç, "Allah-u Teâla'nın tüm ümmetlere farz kıldığı bazı ibadetler var. Peygamberlerin şeriatlarında bazı ibadetler ortak bazı ibadetler farklıdır. Namaz bütün ümmetlerde ortak olan bir ibadettir. Namaz olmazsa olmazlarımızdandır biridir. Farklılık gösterse de oruç da aynen namaz gibi Allah'ın tüm ümmetlere farz kıldığı ibadetlerdendir. Örneğin; Davut Peygamberin tutmuş olduğu oruç yılın yarısına denk geliyordu." dedi.

"Peygamberimizin ashabına örnek göstermiş olduğu oruç Hazreti Davut'un orucudur." diyen Alınç, "Hazreti Peygamber, 'Bir gün tut diğer gün tutmayın' tavsiyesinde bulundu. Oruç mukaddes ve aynı zamanda öyle değerli bir ibadettir ki; Allah onun sevabını meleklerin yazmamasını söylemiştir. Bizzat Orucun sevabını kendisinin vereceğini açıklamıştır. Allah Kur'an-ı Kerim'de yapılan amellerin sevabını dile getirirken 1'e 10, bazen 1'e 70, hatta 1'e 700' e kadar çıkarmıştır. Ancak orucun sevabı Allah katında o kadar değerli ki; meleklere yazmayın, oruçlunun sevabını ben vereceğim demiş. " dedi.

"Oruçlunun ağız kokusu misk kokusundan daha değerlidir"

Orucun batıni faydalarına değinen Alınç şöyle konuştu:

Sürekli tok olan ama hiç aç kalmayan insanın aslında çevresinde nice aç insan ve kimsesiz olduğunu fark etmez. Tok olan açın halinden anlar mı? Peygamberimiz 'Komşusu aç iken kendisi tok yatan bizden değildir' buyurmuştur. İşte Ramazan ayı bunu iliklerimize kadar hissettiriyor. Namazımıza, sadakamıza ve gece ibadetlerimize, hatta yapacağımız bütün ibadetlerimize hepsine riya karışabilir. Ama oruç hiçbir zaman riya karışmayan bir ibadettir. Çünkü sahurdan iftara kadar bir bütünlük arz eden bir ibadettir.

Ramazan ayında, Hazreti Peygamber ile Hazreti Cebrail'in karşılıklı yaptığı gibi mutlaka mukabele yapılmasının gerektiğine vurgu yapan Alınç, "Müslüman olan bir insanın günün hiçbir zamanında Kur'an-ı Kerim'den uzak olmamalı. İnsan sürekli Rabbi ile irtibat halinde olması gerekir. Yeryüzünde iftar anında içtiğimiz sudan daha lezzetli bir su var mıdır? Yoktur. Ramazan ayında çevremizdeki garibanları, kimsesizleri unutmayalım. Onları kendi iftarlarımıza misafir edelim. En önemlisi ise o fakir-fukaraların sofralarına misafir olalım." dedi.

"Zekât malı temizleyen ve aynı zamanda toplayan çok değerli bir ibadettir"

Toplumsal bir dayanışmayı ifade eden zekâtın da Ramazan ayında verilmesi gerektiğinin altını çizen Alınç, "Zekât malı temizleyen ve aynı zamanda artıran çok değerli bir ibadettir. Müslümanlar hiçbir zaman namaz ve zekâtı birbirinden ayıramaz. Hazreti Ebubekir zekât vermeyenlerle bizzat savaşmıştır. Zekâtı doğru bir şekilde hesaplayarak vermek gerekir ki kalbi dünya malından, kirinden temizlesin, çocuklarına kirli ve haram mal yedirmesin, Allah'ın huzuruna temiz bir şekilde varsın." şeklinde konuştu.

Tiyatro oyunuyla devam eden program, seslendirilen ilahi ve ezgilerin ardından yapılan dua ile son buldu. (İLKHA)