Bakan Kirişci: Gıda güvenliğinin milli güvenlikten hiçbir farkı yok
Tarım ve Orman Bakanı Prof. Dr. Vahit Kirişci, teknolojinin ve birtakım yapay oluşumların halkı doyurmadığını belirterek, "Aslolan bizim gıdamızdır ve bu gıdayı üreten tarım sektörüdür. Gıda güvenliğinin milli güvenlikten hiçbir farkı yoktur." dedi.
Bakan Kirişci, Adana programı kapsamında AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Jülide Sarıeroğlu, milletvekilleri ve diğer ilgililerle Vali Süleyman Elban'ı ziyaret etti.
Özellikle ilk ziyaretlerini "tarımın başkenti" olarak değerlendirdikleri Adana'ya yapmanın doğru ve isabetli olacağına karar verdiklerini aktaran Kirişci, Sarıeroğlu başta olmak üzere geldikleri andan itibaren kendilerine yakın ilgi ve sevgi gösterenlere teşekkür etti.
Kirişci, bugün kentte olacağını, yarın da Konya Tarım Fuarı'na katılacağını belirterek, şöyle konuştu:
Adana'mız her bakımdan her şeyin en iyisini, en güzelini hak eden kentimiz. Rabbim bize de bu hizmeti lütfetti. Hizmet süremizde Adana'mızı daha iyi bir düzeye çıkarmak adına gayretlerimiz olacak. Daha şimdiden Adana'ya ilişkin birtakım adımları atmaya başladık.
Tarımın son derece önemli bir sektör olduğunu ifade eden Kirişci, sözlerini şöyle sürdürdü:
Bir zamanlar tarım sektörünü başka sektörlerle ikame etmenin mümkün olduğunu düşünenler, sonradan gerçekten çok yanıldıklarını fark ettiler. Gördük ki teknoloji bizi doyurmuyor. Gördük ki birtakım yapay oluşumlar bizleri doyurmuyor. Aslolan bizim gıdamızdır ve bu gıdayı üreten tarım sektörüdür. Gıda güvenliğinin milli güvenlikten hiçbir farkı yoktur.
Bakan Vahit Kirişci, üreticiler için sıkı adımlar atacaklarını anlatarak, şunları kaydetti:
Üreticilerimizin bu yeni üretim sezonunda tarlaları, bağları, bahçeleri, ahırları, kümesleri ve ağıllarıyla daha sıkı ilişki içerisinde olmalarını ve oraları daha çok sahiplenmelerini sağlayacak adımlar atacağız. Rusya-Ukrayna çatışmasını iki komşu ülke arasında bir savaş olarak göremiyoruz. Bu tamamıyla globali etkileyen bir boyuta evrilmiştir. Bu da gıdanın, gıda güvenliğinin ve bunu sağlayan tarım sektörünün vazgeçilmezliğini, stratejikliğini ve bunun hiçbir sektörle ikame edilemeyecek bir sektör olduğunu bize bir kez daha göstermiştir. Tabii ki dünyamız rahatlasın, durulsun, herkes mutlu olsun ama biz de kendi üreticilerimizin alın terini ve akıl terini daha güzel değerlendirelim.
Kirişci, Türkiye için tarım sektörünün önemini vurgulayarak, "Tarım, stratejik ve vazgeçilmez bir sektör." ifadesini kullandı.
Tarımda stratejik ürünlere ağırlık verileceğini belirten Bakan Kirişci, şöyle devam etti:
Stratejik ürün tanımını hepimizin hatırlaması lazım. Bunlar, un, yağ ve şeker. Bunların elde edildiği ve bunlara ana madde olan hububat, yağlı tohumlar ve şeker pancarı. Bunlar bizim için çok vazgeçilmez ve hayati ürünlerdir. Kaldı ki bu ürünler aynı zamanda yem sektörü için de önemli. Biz, yemi bu hayvanlarımıza yedirerek onların etlerinden, sütlerinden ve yumurtalarından da istifade ediyoruz. Dolayısıyla bu ürünlere ağırlık vereceğiz, öne çıkaracağız. Diğer ürünlerimizi ihmal etmeyeceğiz, onları da destekleyeceğiz. Tarım, öncelik itibarıyla bir başka ülkenin insanlarını doyurmak için yapılan faaliyet değildir. Önce kendi insanımızı doyuracağız. Kendi insanımızın beslenme, barınma, giyinme ihtiyaçlarını karşılayacağız.
Tarım ve Orman Bakanlığının, gerek tarım ayağında gerek orman ayağında mevzuat açısından eksikliklerinin bulunmadığını söyleyen Kirişci, "Suyla ilgili bir kanunumuz var. İnşallah o kanun da çıktığında bu Paris İklim Sözleşmesi'nin de gerekleri olarak o konuda da önemli bir adım atmış olacağız. Türkiye su zengini bir ülke değil. Su zengini bir ülke olmadığını da burada bir kez daha ortaya koymuş ve tanımlamış olacağız." ifadesini kullandı.(İLKHA)