Yenişehir Kültür Merkezi'nde düzenlenen hafızlık merasimi Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başladı. Programda katılımcılara hitap eden Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Huriye Martı, hayatın yolculuk, insanın da yolcu olduğunu vurguladı.

İnsanın imtihan için yaratıldığını anımsatan Martı, "İnsan dünyaya geldiği andan itibaren hayat yolculuğu devam eder ve bu yolculuk ölümle sona ermez, ahirette sonsuza uzanır. İnsan bu yolculuğu esnasında hayatı boyunca pek çok zorlukla karşılaşır. Pek çok imtihandan geçer. Çünkü Allah’u Teâla insanı imtihan için yaratmıştır. Dünya hayatını Allah’ın istediği gibi yaşayan, Allah’ın sınırlarını koruyan, harama, helale dikkat ederek iyilikle geçiren mümin insanlar yolculuklarının sonunda cennete ulaşırlar. Ama dünya hayatını Allah’ın sınırlarına riayet etmeden, helali, haramı önemsemeden, kötülük ve günahla geçirenler, Allah muhafaza yolculuklarının sonunda cehenneme ulaşırlar. O zaman bu yolculukta çok dikkatli olmak lazımdır." dedi.

Kur'an okumayı bilmeyenler vakit geçirmeden öğrensinler

"Kur’an, Rabbimizin bizi niçin yarattığını anlatır. Kur’an okumak ve Kur’an dinlemek Peygamberimizin sünnetidir." diyen Martı, "Dolayısıyla Kur’an okumayı bilmeyenlerin hiç vakit kaybetmeden Kur’an okumayı öğrenmesi lazım. Çocuklarımıza küçücük yaştan itibaren Kur’an-ı Kerim’i okumayı öğretmek zorundayız. Kur’an okuyan insanın içine bir ferahlık gelir. Yüreği rahatlar, üstüne sükûnet ve bereket iner. Kur’an okunan evde Kur’an’ın bereketi olur.  Kur’an bizim için en büyük enerji kaynağıdır. Kur’an-ı okuyan, ezberleyen, anlayan ve inşallah hayatları boyunca yaşayacak olan hafızlarımız bizim için çok kıymetliler. Onlar bizim gözümüzün nuru, gönlümüzün süruru, bu toprakların bereketi, Kur’an’ı gelecek nesillere taşıyan en kıymetli elçilerimiz. Hafızlığını tamamlayan yavrularımızın annelerini tebrik etmek istiyorum. Bizim için hafızlarımızı topluma kazandıran hoca hanımlarımızın çok büyük değeri var Allah onlardan razı olsun." ifadesini kullandı.

Kur’an’ın korunmasında en büyük müessese hafızlıktır

Programda bir konuşma yapan Mersin İl Müftüsü Dr. Şaban Kondi, hafızlık müessesesinin sadece Kur’an’a mahsus bir müessese olduğunu söyledi.

Kur’an’ın korunmasında, günümüze ve kıyamete kadar ulaşmasında en önemli müessesenin hafızlık müessesesi olduğun altını çizen Kondi, şunları söyledi:

Ne Tevrat’ta ne İncil’de ne Yahudilikte ne de Hristiyanlıkta hafızlık müessesesi yoktur. Kur’an’ı ilk ezberleyen Allah Resulü sonra sahabe-i kiram, tabiin ve kıyamete kadar Kur’an’ın müessesesini devam ettirecek olan hafızlarımızdır. Onun içindir ki Allah’u Teâlâ Kur’an-ı Keriminde, Peygamber Efendimiz hadisi şeriflerinde Kur’an okumayı, onunla amel etmeyi, ona tabi olmayı müminin şiarı olarak olmazsa olmazı kabul etmiştir. 'Sizin en hayırlınız Kur’an-ı öğrenen ve öğretenlerinizdir.' Kur’an-ı Kerim kendisini ezberleyen, okuyan, amel edenlere kıyamet gününde şefaat edecektir. Kur’an’ı ezberleyen hafızlarımıza, O’nun manasıyla da ahkâmıyla da amel ettikleri ölçüde kıyamet gününde Allah’u Teâlâ nurdan öyle bir taç giydirecektir ki güneşten daha parlak olacaktır ve hafızlarımıza anne babasına, yakınlarına şefaat etme yetkisi verilecektir.

Hafızlık merasimi, yapılan duanın ardından hafızlara belgeleriyle birlikte çeşitli hediyelerin takdim edilmesiyle sona erdi.

Hafızlık merasimine Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Huriye Martı, İl Müftüsü Dr. Şaban Kondi, ilçe müftüleri, öğrenci aileleri ve çok sayıda vatandaş katıldı. (İLKHA)