STK temsilcilerinden Kudüs için birliktelik mesajı
Dünya Kudüs Haftası dolayısıyla mesajlarını paylaşan STK temsilcileri, ümmetin selameti için tüm kesimlerin farklı görüşleri bir yana bırakarak Kudüs'ün özgürlüğüne katkı sunacak çalışmalarda birliktelik içerisinde bulunması gerektiğini söyledi.
İçerisinde bulunduğumuz Dünya Kudüs Haftası münasebetiyle toplumun her kesiminden Kudüs ve Mescid-i Aksa'nın özgürlüğüne yönelik destek mesajları gelirken devletlerin siyonist terör şebekesiyle olan ilişkilerin sonlandırılması talepleri de devam ediyor.
Kudüs ve Mescid-i Aksa'nın özgürlüğüne kavuşmasına yönelik başta Türkiye olmak üzere birçok ülkede gündemlerin oluştuğu ve programların düzenlendiği Dünya Kudüs Haftası'nda devlet yöneticilerinin siyonistlerle normalleşme sürecine girmesi tepkilere neden oluyor.
Mustazaflar Cemiyeti Genel Başkanı Murat Aslan
Dünya Kudüs Haftasında gerek ülkeler gerekse toplumlar bazında Müslümanlara düşen görevleri dile getiren Mustazaflar Cemiyeti Genel Başkanı Murat Aslan, "Dünya Kudüs Haftası münasebetiyle Mescid-i Aksa ve Kudüs'ün gündem olması güzel bir çalışmadır. Nitekim Mescid-i Aksa ve Kudüs, İslam Ümmetinin onurunu temsil etmektedir. Yılın sadece bir haftasında Mescid-i Aksa ve Kudüs'ün özgürlüğe kavuşması anlamında yapılan faaliyetler yetersiz kalsa da önemlidir, değerlidir." dedi.
"Siyasi, askeri ve ekonomik anlamda kimin üzerine ne vazife düşüyorsa yerine getirmelidir"
Aslan, "Biz isteriz ki yılın her ayı, haftası ve günü Kudüs ve Mescid-i Aksa gündemimizde olsun. Neticede İslam ümmetinin onuru Kudüs'ün ve Mescid-i Aksa'nın özgürlüğüne kavuşmasıyla mümkündür. Gün geçmiyor ki siyonist çetenin Filistinli Müslüman kardeşlerimize yaptığı katliam, vahşet ve zulümlerin ardı arkası kesilmiyor." şeklinde konuştu.
İslam ümmetinde yaşayan tüm halkların Kudüs'e ve Mescid-i Aksa'ya sahip çıkmasının birer sorumluluk olduğunu belirten Aslan, normalleşme sürecine değinerek şunları söyledi:
Bu anlamda son zamanlarda normalleşme adı altında israille yapılan gerek askeri gerek siyasi gerek ekonomik temaslar hakikaten biz Müslüman halkları üzmektedir. Özellikle İslam ülkelerindeki idareci konumundaki şahısların bu şekilde adım atması Müslümanları derinden yaralıyor. Neticede israilin Filistin'de yapmış olduğu vahşet ve zulüm aşikardır. Kudüs ve Mescid-i Aksa özgürlüğüne kavuşuncaya kadar tüm İslam ülkelerinin yöneticileri ve halkları seferber olmak, her platformda gündeme getirmek zorundadır. Siyasi, askeri ve ekonomik anlamda kimin üzerine ne vazife düşüyorsa yerine getirmelidir. Bu Allah katında da bir mesuliyettir. Müslümanlar olarak Kudüs ve Mescid-i Aksa'nın esaretine göz yumarsak, terör şebekesiyle normalleşme adımlarına destek olursak bir nevi bu zulme ortak olmuş oluruz.
Her Müslümanın Kudüs ve Mescid-i Aksa için yapabileceği bir şey olabildiğine dikkat çeken Aslan, "Çok basit örnek verirsek, bugün dünya üzerinde piyasaya yayılmış büyük şirketler vardır. Bunların birçoğu ya Amerika menşeilidir ya da terör şebekesinin şirketleridir. Bunların İslam coğrafyasındaki birçok ülkede yerleri bulunmaktadır. Bizler hakikaten ekonomik alanda büyük bir darbe vurabiliriz. Neticede bunlar kazançlarının belli bir oranını düzenli şekilde terör şebekesine aktarmakta, ordusunu beslemektedir. Onlara verdiğimiz her bir kuruş Filistinli kardeşlerimize kurşun olarak dönmektedir." ifadelerini kullandı.
"Ümmetin hayır yönünde bir görüşü varsa üzerimize düşen onu desteklemektir"
Mazlum-Der Denetleme Kurulu Üyesi Nesip Yıldırım
Dünya Kudüs Haftasının hayırlara vesile olması temennisinde bulunan Mazlum-Der Denetleme Kurulu Üyesi Nesip Yıldırım, "Kudüs bilindiği gibi ilk kıblemiz. Müslümanların çok farklı görüşleri olsa da herkesin bildiği ender konulardan biridir. Bizlerin tefrika ve farklı fikirleri bir kenara bırakıp ümmetin selameti, ortak duygularımıza ses olan Kudüs ve kanayan diğer İslam coğrafyalarının tümü için birlikte hareket ederek bu zulme güçlü bir şekilde tepki vermemiz gerekir." şeklinde konuştu.
Dünya Alimler Birliğinin ve Filistin Alimler Birliğinin Recep Ayının son haftasını Dünya Kudüs Haftası ilan etme kararının desteklenmesi gerektiğine vurgu yapan Yıldırım, "Ümmetin hayır yönünde bir görüşü varsa üzerimize düşen onu desteklemektir. Hepimizin alınan bu kararı desteklememizde hayır vardır ve bizlerde destekliyoruz inşallah." diye belirtti.
"Hedefimiz Kudüs'ümüzün özgürleşmesi için Müslümanların çağrılarımıza cevap vermesidir"
Anadolu Gençlik Derneği Diyarbakır Şube Başkanı Muhammed Kayan
Kudüs, Filistin ve Mescid-i Aksa meselesini alimler gibi toplumun tüm kesimlerine yayma noktasında bir çalışma içerisinde olduklarını ifade eden Anadolu Gençlik Derneği Diyarbakır Şube Başkanı Muhammed Kayan, "Allah çalışmalarımızı sonu bahtiyar olacak şekilde Kudüs'ümüze, Filistin'imize ve Mescid-i Aksa'mıza özgürlükle sonuçlandırsın. Bizler bu noktada geçtiğimiz ay içerisinde ülkemize israil cumhurbaşkanının gelişini tel'in etmek için Ulu Camii önünde bir basın açıklaması düzenledik. Bu açıklamada özellikle yöneticiler düzeyinde israille ilişkilerin normalleşmemesi yönünde sesimizi yükselttik, taleplerimizi belirttik. Bunun gibi çalışmalar içerisinde hedefimiz Kudüs'ümüzün özgürleşmesi için Müslümanların çağrılarımıza cevap vermesidir." dedi.
Müslümanların Kudüs meselesine bakış açısını imâni meseleye çekmeleri durumunda insanlarımız bu konuya daha da dikkat edeceğini söyleyen Kayan, "İnsanlarımızın bu meseleyi daha bilinçli bir şekilde öğrenebilmeleri için kurumlarımızın, yönetici amirlerimizin bu hususta şuurlandırma çalışması yapmaları gerekmektedir. Bizlerde STK'lar olarak bu şuurun insanımızla buluşması noktasında köprü vazifesi görmesi icap eder." ifadelerini kullandı. (İLKHA)