• DOLAR 34.944
  • EURO 36.745
  • ALTIN 2979.98
  • ...

Güngör yazısında şu ifadeleri kullandı:

"Çok değil birkaç hafta önceydi. Her yerde "Hıyar 40 TL'ye dayandı" haberleri vardı. Hatta domatesin, salatalığın, patlıcanın tanesinin 5 TL'yi bulduğu yazılıp çiziliyordu. Ülkede yıllarca vatandaşa söylenen "Tarımda kendi kendine yeten ülkeyiz" söyleminin içi boş olduğundan dem vuruluyordu. Fiyatların yüksek olduğundan şikâyet eden vatandaşa "Ama devletin Yap-İşlet-Devret diye yaptırdığı otobanlar pahalı; gaz-elektrik fiyatı uçtu, serayı ısıtma maliyeti arttı; mazota zam üzerine zam geldi" deniyordu.Ne oldu peki son üç-beş günde? Fiyatlar birden bire düşüverdi. Söyleyeyim… Rusya-Ukrayna arasında gerilim tırmanınca sebze-meyve ihracatı durma noktasına geldi. Tır'lar kapıda bekleyince mecbur kaldılar. Meyve sebzenin elde çürümemesi için iç piyasaya boca ettiler. Arz artınca fiyat yüzde 50'ye yakın düştü.

Dün Antalya Belediyesi'nin sitesindeki hal fiyatlarına baktım. Domatesin en ucuzu 2.5 TL, elma 2-3 TL, sivri biber 3 TL, patlıcan 4 TL, meşhur hıyarlar 1.8 TL'ye inmiş... (Ucuzu neden dikkate alıyorum? Zaten domatesin de hıyarın da patlıcanın da kalitelisi bizim sofralara gelmiyor. Onlar ihraç ediliyor, yabancıların masasına gidiyor.) Alanya toptancı halinde ise fiyatlar domates 5 TL, hıyar 9 TL, patlıcan 10 TL. Kumluca'da da hemen hemen aynı…Peki geçen hafta fiyatlar neydi? Antalya Hali'nde domates 15 TL, sivri biber 16 TL, patlıcan 13 TL, kabak 17 TL'ydi. Hakikaten ne oldu? Bir anda gaza indirim mi geldi, otobanlar beleş mi oldu, bedava mazot mu dağıtıldı? Yok tabi ki… Dedim ya, en çok yaş meyve-sebze gönderdiğimiz ülkeler -Rusya ve Ukrayna- savaşa girince bize yaradı!

Rakamlar ortada: 2021'de 3 milyar 83 milyon dolar yaş meyve-sebze ihracatı yapılmış. Bunun 1 milyar doları Rusya'ya, 288 milyon doları Almanya'ya, 234 milyon doları Irak'a, 216.7 milyon doları Ukrayna'ya, 208.7 milyon doları Romanya'ya… Demek ki, ihracat kapısı kapanınca tüketiciye yaradı. Bunları diyorum diye, komisyoncusu, ihracatçısı, halcisi bana düşman oluyor, biliyorum. Ama maalesef durum bu… Haa, unutmadan şunu da söyleyeyim… Dün Ege Bölgesi'nden bir arkadaş mesaj atmış… Diyor ki, "Burada ticaret borsaları ürünü seralardan az az toplayın diye çiftçiye çağrı yapıyor." Niye mi? Fazla ürün olursa, fiyat düşer. Yok artık demeyin. Geçmişte iç piyasaya malı vermemek için kasa kasa sokağa dökenler de olmuştu! Sanırım, Rekabet Kurulu böyle bir şey var mı yok mu bakar… Neyse..."