Cizre Kuştepe Şehidleri kabirleri başında yâd edildi
Şırnak’ın Cizre ilçesine bağlı Kuştepe köyünde 26 Şubat 1995 yılında PKK’lılar tarafından kurulan pusuda şehid olan Mahmut Pürnek ve Muhsin Tetik, kabirleri başında sevenleri ve akrabaları tarafından yâd edildi.
Mahmut Pürnek ve Muhsin Tetik, Cizre’ye bağlı Kuştepe köyüne akrabalarını ziyarete gittikleri vakit kendilerine kurulan pusuda şehid edilmişti.
Bölgede alimliği ile anılan Şeyh Molla Zeki’nin talebeleri olan Şehid Mahmut ve Şehid Muhsin, seydaları gibi İslam davasına canlarını feda etmekten geri durmadılar. Şehid Mahmut Pürnek 25, Şehid Muhsin Tetik 29 yaşında şehadete kavuştu.
Abdulhakim Karaalp
Dava arkadaşı ve akrabası olan Abdulhakim Karaalp, Şehid Mahmut Pürnek'in hayatını İslama göre şekillendirdiğini belirtti. Karaalp, “Şehid Mahmut, İslam ve Müslümanlara karşı fedakârdı. Hayatı, konuşması her şeyiyle kendisini İslam’a adamıştı. İslam ve davasından başka hiçbir hesabı yoktu. Meydanlarda dolaşırken 'işte ben Müslümanların hizmetkârıyım tüm Müslümanlara feda olmaya hazırım' derdi. Davasına çok bağlıydı. 'İşlerinizde, konuşmalarınızda, ahlakınızda her daim İslam olmalıdır. Bu topluma örnek olmalısınız. Örnek olmazsanız tebliğ ve davetinizde gerçekçi olamazsınız. Molla zeki bizlere gerçek Müslümanlığı öğretti' diye bizlere nasihat ederdi. Onun İslam davası için yaptıklarını hiçbirimiz yapamıyorduk. Biz onun İslam davası için yaptıklarına şahidiz. Allah onun şehadetini kabul etsin.” ifadelerini kulladnı
“Onun gibi cesaretli ve yiğit birisi yoktu”
Dava arkadaşı ve akrabası olan Hasan Gözüngül, Şehid Muhsin Tetik’in fedakâr olduğunu aktardı.
Hasan Gözüngül
Gözüngül, “Cesaretli ve delikanlıydı. Haksızlık karşısında dimdik dururdu. Karşılığını muhakkak verirdi. Şehid Mahmut ve Şehid Muhsin akrabaydılar. İkisi de aynı yerde akraba ziyaretine gittikleri Kuştepe köyünde şehid oldular. Şeyh Molla Zeki'nin talebesiydiler. Davasında fedakârdı. Mert ve delikanlıydı. Ailesinde ve çevresinde onun gibi cesaretli ve yiğit birisi yoktu. Şehid Muhsin, arkadaşlarının hatasını eksiğini kabul etmez onu İslam’ın güzelliği ile düzeltmek için çaba harcardı. Irkçılık, kavmiyetçilik onda yoktu. Biz onlardan razıydık. Davalarına karşı fedakâr ve sadıktılar. Allah onların şehadetlerini kabul etsin. Geride bıraktığı bizleri de davasında sabit duranlardan eylesin.” dedi. (İLKHA)