İslam İktisat Uzmanı Yağmur: Küresel dünyada savaştan etkilenmemek söz konusu olamaz
İslam İktisat Uzmanı Muhammed Hanifi Yağmur, Rusya- Ukrayna Savaşı'nın her iki ülke ile ticari ilişkileri olan Türkiye'ye olumsuz yansımalarının olacağını ifade etti.
Rusya'nın Ukrayna'yı işgal etmesi ile birlikte Türkiye'de altın ve döviz fiyatları bir anda yükselişe geçti.
Türkiye'nin yeni ekonomi planını uygulamaya başladığı bir dönemde çıkan savaş, ülkede petrol fiyatları başta olmak üzere emtia fiyatlarına, turizm ve tarım faaliyetlerine olumsuz şekilde yansıyacağı öngörülüyor.
Rusya- Ukrayna Savaşı'nın Türkiye ekonomisine yansımaları ile ilgili İslam İktisat Uzmanı Muhammed Hanifi Yağmur İLKHA'ya konuştu.
"Dünya küresel bir dünya, bundan kaçış mümkün değildir"
Türkiye'nin Rusya ve Ukrayna ile ilişkilerine dikkat çeken Yağmur, "Hepimizin bildiği gibi gündemde Rusya'nın Ukrayna'ya saldırısı var. Türkiye'nin Ukrayna ve Rusya ile geniş çaplı ticari ilişkileri var. Türkiye'nin aynı zamanda Rusya ile milli paralarla ticari alışverişi var. Küresel bir dünya olması nedeniyle yaşananların Türkiye'ye kısmı yansımaları olacaktır. Dün akaryakıta yapılan zamlar, petrol fiyatlarının artması ve döviz fiyatlarının yükselmesi bizim ekonomimizi doğrudan doğruya etkilemektedir. Artık dünya küresel bir dünya, bundan kaçış mümkün değildir. Bu yüzden bizim burada dikkate almamız gereken nokta şudur: Türkiye ekonomik olarak öyle bir ekonomik yapılanma ortaya koyması lazım ki dünyanın herhangi bir bölgesinde meydana gelen savaş deprem ya da başka ekonomik olaylardan yoğun bir şekilde etkilenmemelidir." şeklinde konuştu.
"Dış ticarette ilişkilere girerken geniş perspektiften olayı düşünüp değerlendirmek gerekiyor"
Ukrayna-Rusya Savaşı'nın Türkiye'ye yansımalarına değinen Yağmur, "Bugün Ukrayna'da yaşanan bu savaşın Türkiye'ye ekonomik olarak yansımalarının en ağır olanı 'parasal noktada' olacaktır. Savaş, Doların yükselmesine ve Türk Lirası'nın değer kaybına uğramasına neden oldu. Başka bir boyutu ise Türkiye'nin Ukrayna ve Rusya'dan aldığı buğdaydan dolayı yaşayacağı problemlerdir. Türkiye'nin Rusya ile yapmış olduğu tarım ürünleri ihracatı var. Bundan dolayı bir etkileşimin olması söz konusudur. Bu yüzden dış ticarette ilişkilere girerken geniş perspektiften olayı düşünüp değerlendirmek gerekiyor. Türkiye, dünyanın herhangi bir bölgesinde meydana gelebilecek gerginliklerden etkilenildiğinde, bu etkinin en aza indirecek bir şekilde bir iktisat politikası, sanayileşme politikası ve ekonomik politikası ortaya konulması gerekiyor."diye konuştu.
"Ekonominin dışa bağımlılığı noktasında alternatiflerin çoğaltılması gerekiyor"
Rusya- Ukrayna Savaşı'nın hangi boyutlara ulaşabileceğinin şu an için belli olmadığını vurgulayan Yağmur, "Bu olayın Türkiye yansımaması gibi bir durum söz konusu olamaz. Daha olayların hangi boyutlara gelebileceği ve ileriki aşamalarda neler olacağını bilemiyoruz. Bizim bir Müslüman olarak özellikle bu etkinin en aza indirilmesi için en önemli argümanlarımızdan biri para sistemimizdir. Para sistemimizi, altın standartlarına oturtabilirsek o zaman bu tür etkilerden özellikle parasal anlamda hiçbir surette etkilenmemiz söz konusu olmayacaktır ya da etkilenme boyutu minimum seviyede olacaktır. Ekonominin dışa bağımlılığı noktasında alternatiflerin çoğaltılması gerekiyor. İslam coğrafyası geniş bir coğrafyadır. Örneğin tarımsal ürünleri dikkate aldığımız zaman içerisinde bulunduğumuz Urfa Ovası ya da Güneydoğu Anadolu Bölgesi, tarımsal anlamda 250 milyon nüfusa yetebilecek bir kapasiteye sahiptir. Aslında biz burayı sağlıklı bir şekilde tarım politikası açısından değerlendirmiş olsaydık; Ukrayna'daki, Rusya'daki buğday fiyatlarından hiçbir şekilde etkilenmeyecektik." ifadelerini kullandı.
"İslam, her alanda kapsamlı çözümler getirmiştir"
İslam'ın öngördüğü iktisat ile alakalı çözümlerin tatbik edilebilmesi gerektiğini belirten Yağmur, "İktisat politikasının sağlıklı esaslar üzerine oturtulması çok önemlidir. Bizim burada en fazla dikkat ettiğimiz husus; İslam'ın öngördüğü iktisat ile alakalı çözümlerin tatbik edilebilmesidir. İslam; tarımda sanayide, sanayileşmede, ticarette, dış politikada ve hayatın her alanında kapsamlı çözümler getirmiştir. Müslümanların şunu bilmesi gerekir ki biz Müslümanlar olarak aciz değiliz, çözümsüz değiliz. Bizim elimizde hayatın her alanıyla ilgili çözümler var. Ekonomik meselelerle ilgili mutlaka çözümler var. Örneğin vergi konusunda İslam'ın getirdiği yaklaşım şudur: 'Vatandaştan kesinlikle dolaylı vergi alamazsınız' diyor. Dolaylı vergi İslam'a göre caiz değildir. Katma Değer Vergisi, Özel Tüketim Vergisi vesaire dolaylı vergi kapsamına giren bütün vergiler İslam açısından caiz değildir.Vergi konusunda İslam, yaşadığı toplumdaki hayat standardının altında olan insanlardan vergi alınmasını haram kılmıştır. Türkiye coğrafyasını dikkate alırsak ortalama aylık geliri 10 bin liranın altında olan bir aileden vergi alamazsınız, caiz değildir." dedi.
"İslam'ın çözüm önerileri önemlidir"
İslam'ın olaylara getirdiği çözüm önerilerinin önemine işaret eden Yağmur, "İslam'ın her alandaki çözümlerini dikkate alırsak bu bizim bugünümüz için de geleceğimiz için de sağlıklı olacaktır. Biz buna inanıyoruz. Bütün Müslümanların buna göre düşünmeleri gerekir. Böyle yaparsak ne Ukrayna'daki krizden çok fazla etkileniriz, dünyadaki krizler bizi etkilemez demiyoruz, bir şekilde bize etkileyebilir; ama önemli olan bunun etkisini çok düşük seviyelere indirebilmektir. Bu da İslam'ın getirdiği çözümler ile son derece sağlıklı bir şekilde elde edebilecek bir durumdur. " ifadelerini kullandı. (İLKHA)