Çernobil nükleer reaktörü yakınlarındaki terk edilmiş Pripyat kenti (Reuters)
Ukraynalı yetkililer dünyanın en kötü nükleer felaketinin yaşandığı yerin, Çernobil nükleer reaktörünü çevreleyen alanın artık Rusya'nın kontrolünde olduğunu söylüyor.

Bilindiği gibi Çernobil'deki reaktör Nisan 1986'da bir test sırasında erimiş, Avrupa'nın çoğu radyoaktif bulutla kaplanmıştı.

Ukrayna o dönem hâlâ Sovyetler Birliği'nin bir parçasıydı ve bugüne kadar, büyük tehlike teşkil eden miktarda nükleer madde barındıran alanın çevresinde 32 kilometrelik son derece sıkı korunan bir yasaklı bölge vardı.

Öyleyse Vladimir Putin, ilerleyen birlikleri tarafından ele geçirilip kontrol altına alınmasına neden öncelik verdi? Cevap büyük olasılıkla alanın kendisinden ziyade coğrafi konumunda saklı.

Ukrayna'nın kuzeyindeki Çernobil, Belarus sınırının birkaç kilometre aşağısında ve savaş halindeki ülkenin başkenti Kiev'in yaklaşık 130 km kuzeyinde yer alıyor.

CNN analisti ve ulusal güvenlik uzmanı Juliette Kayyem paylaştığı bir tweet'te "Çernobil, Rusya'dan Kiev'e giden en kısa yoldur. Hedef tesis değil" ifadelerini kullandı.
 Bölgeyi Kiev'e bağlayan bir ana yol var. Dolayısıyla sınırın Belarus tarafında yığılan birlikler ve teçhizat için bir hazırlık noktası olarak değerlendirilme ihtimali mevcut.

Alanın doğası gereği arazi yakınında depolanan herhangi bir ekipmanın bombalama veya topçu ateşi için hedef alınması da muhtemelen olası değil.

Ukrayna gözlemcileri ayrıca Çernobil'in Kiev'in hemen kuzeyinde Dinyeper nehriyle birleşen Pripyat nehrinin batısında yer aldığını söylüyor.

Bu nedenle bölge, Rus birliklerinin batı kanadı için nihayetinde şehri çevreledikleri takdirde stratejik önem kazanacaktır.

Diğer gözlemciler Rusya'nın Çernobil trafo merkezinin kontrolünü ele geçirmek istediğini söyledi. Söz konusu tesis Belarus'a ve Rusya'nın batısındaki bazı bölgelere elektrik sağlıyor.

Daha önce Kiev'deki ABD Büyükelçiliği'nde çalışan Shane Partlow paylaştığı bir tweet'te "Çernobil bölgesini tutmaktaki amacın Belarus ve Rusya da dahil bölgedeki enerji arzı için kritik önem taşıyan elektrik trafo merkezini kontrol etmek olduğunu düşünüyorum. Bunu büyükelçiliğe atanmış bir diplomatken oradaki mühendislerle yaptığım röportajdan biliyorum" ifadelerini kullandı.-Independent Türkçe