Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin'e  Meclis'te bu konuya ilişkin soru yöneltildi.

Soru önergesine verdiği yanıtta, 5510 sayılı Kanunu'nun 56. Maddesinin son fıkrasına göre "Eşinden boşandığı halde, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı belirlenen eş ve çocukların bağlanmış olan gelir ve aylıkları kesilir" hükmünü anımsattı.

Bakan Bilgin, "Bu hüküm gereğince SGK iletilen ihbar, şikâyetler ile boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı şüphesi ortaya çıkan kişilere yönelik denetimler, yapılan tüm işlemler yasal çerçevede yürütülüyor" dedi.

Bu kapsamda, SGK denetmenleri gelen şikâyetler üzerine evleri ziyaret ederek anlaşmalı boşanmaları yerinde tespit ederek aylıkları kesiyor. Alınan bilgilere göre, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu da, boşandığı halde eşiyle yaşamaya devam edenlerin aylıklarının kesilmesi yönünde karar verirken, SGK'nın denetmen raporuyla yetim ve dul aylığını aylığı kesebileceğine hükmetti. Kararda "fiilen birlikte yaşamanın" tespit edilmesinde ikamet adresinin önemli bir belirleyici olduğu vurgulanıyor.

SSK, Bağ-Kur sigortalılarında dul aylığı bağlanmasında yaş farkının bir etkisi bulunmuyor. Emekli Sandığı'na göre karı ya da koca eşinden 30 yaş veya daha büyükse ölüm durumunda eşe yarı nispetinde aylık bağlanıyor. Ancak evlilik akdi en az 10 yıl önce yapılmış ve çocukları olmuşsa indirim olmuyor. Emekli olduktan sonra evlenenler hakkında da aynı hüküm uygulanıyor. Yaş farkı 30'dan büyük, evlilik 10 yıldan az sürdüyse ve çocuk yoksa yarım dul aylığı bağlanıyor.