Açıklamasında Dursun, Dünya Kanser Gününün bu sene de küresel pandemi koşullarında gerçekleştiğini belirtti.

Dursun, Covid-19 salgınıyla birlikte hastanelerin hasta yoğunluğuna cevap verememesi, randevu alınamaması veya insanların hastaneye gitmeye çekinmelerinin birçok ülkede olduğu gibi Türkiye'de de hastaların kanser tedavilerinin veya kontrollerinin aksamasına neden olabildiğini söyledi.

Dursun, “Bununla beraber hastaların hastanelere müracaat etmemeleri sonucunda kanserle mücadelede erken teşhis, hem kanserli mikrobun diğer organlara sıçramasını engellemek için hem de kemoterapi, atom gibi tedavi yöntemlerine daha az ihtiyaç duyarak cerrahi olarak alınabilmesi açısından önemliyken kanserde en önemli hususlardan biri olan erken teşhis faktörünü maalesef yok ediyor.” dedi.

Sağlıklı beslenme, fiziksel aktivite, sigara ve alkol kullanımını tamamıyla bırakarak kanserleri yarı oranında azaltmanın mümkün olabileceğini vurgulayan Dursun şöyle devam etti:

“Bunu yapılan bilimsel araştırmalar ortaya koymuştur. Bu tedbirler neticesinde Dünya Sağlık Örgütü akciğer kanserini önlenebilir hastalık olarak tanımlanmıştır. Çünkü akciğer kanserlerinin yüzde 90'ı tütün kullanımından dolayı meydana geldiği herkesçe bilinmektedir. Temiz ve yaşanabilir bir çevre için bütün dünyanın özellikle bu yönde, küresel ısınma ve hava kirliliğiyle ilgili sorunlarla mücadele etmesi gerekiyor. Bu sorunlar yaşanabilir ortama verdikleri zararın dışında kanserin başlıca tetikleyicisi olabiliyor.”(İLKHA)