İstediğimiz kişiye hakaret etmekte özgür müyüz?
Hz. Adem aleyhisselam efendimize kimsenin dili uzanamaz . O uzanan dilleri yeri geldiğinde koparmak da bizim görevimizdir. Havva validemize kimsenin dili uzanamaz. Onlara da dil uzatanlara haddini bildirmek görevimizdir.
Doğru-Köşe Haber Yorum Hasan Yıldız
Son günlerde sözde sanatçının ortaya çıkan Hz. Adem ile Hz. Havva annemize yakışıksız sözleri tartışılmaya devam ediyor.
Son olarak bu tartışmalara katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Hz. Adem aleyhisselam efendimize kimsenin dili uzanamaz . O uzanan dilleri yeri geldiğinde koparmak da bizim görevimizdir. Havva validemize kimsenin dili uzanamaz. Onlara da dil uzatanlara haddini bildirmek görevimizdir” dedi.
Sözde sanatçı ve onun ardından gelen sözde sanatçıların İslam dininin peygamberlerine veya kutsallarına istedikleri gibi hakaretlerine yapabildiğimiz tek şey onlara cevap vermek. Bunun caydırıcılığı yok tabi. Yaptırımı olmayan hakaretler alıp başını gittiği halde bizler hala onlara laf yetiştirmeye çalışıyoruz.
Kimimiz medyadan, kimimiz sosyal medya platformlardan tepkimizi göstermeye çalışıp İslam’ın değerlerine sahip çıkmaya çalışıyoruz.
Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı bile bir cuma vakti mikrofonu eline alıp tepki veriyor.
Oysa biri kalkıp o sözde sanatçının söylediği sözüne karşılık “Mustafa Kemal cahildi” deseydi sizce ne olurdu? Aslında hepimiz ne olacağını biliyoruz. Apar topar gözaltına alınırdı. “Kutsalımıza nasıl hakaret edersin” diye belki de bir güzel benzetirlerdi.
Aslında o kadar da gerilere veya uzağa gitmeye gerek yok. Sedef Kabaş isimli bir gazeteci Cumhurbaşkanına çirkin benzetmelerde bulundu diye İstanbul Emniyetince gözaltına alındı. Alınsın, alınmasın demiyoruz.
Devlet büyüklerine hakaret yasak da İslam’ın Peygamberlerine ve ya değerlerine hakaret serbest mi?
Mikrofonlardan tepki vermek yerine küçük bir yasal değişikliyle İslam’ın değerlerini koruma altına alma imkanı varken neden yapılmaz?