Toplumun dini değerlerine aykırı olan programların yapılmaması gerektiğini belirten Elazığ Cami Federasyonu Dernek Başkanı Aydın Şimşek, yılbaşı gecesinin yaklaşmasıyla yıkılmaya doğru giden manevi durumun kötüleştiğini, dindar bir gençlik yetiştirmek isterken, ahlaki olarak gençliği çöküşe götüren sebeplerin daha da çoğaldığına dikkat çekti.

"Bizim en büyük sıkıntımız manevi çöküşü hazırlayan programlara sessiz kalıyoruz"

Elazığlılar olarak bir iş merkezinin tanıtımı için daha güzel etkinlikler yapılabileceğini söyleyen Şimşek, "Elysium kültürümüze, örfümüze uygun programlar yapmasını beklerken maalesef şu an gençlerimizin maneviyatını yıkacak tüm programlar orda yapılmaya başlandı. Çocukları sevindirme adı altında oraya giden her çocuğa noel baba şapkaları verilirken, başörtülü muhafazakâr anneler ise buna sevinmektedirler. Bu manzaraya bakınca insanın içi yanıyor. Böyle bir şey olamaz. Biz Elazığ olarak kültürüne bağlı bir şehir iken şu an kültürü yıkılmaya doğru giden bir şehir olmaya adayız. Bir diğer sıkıntı, Elysium İş Merkezinde işletme açanların geneli muhafazakâr kesim olmasına rağmen bunların işletme camları noel ağaçları ile süslenmiş durumdadır. Bunu kendilerine nasıl kabul ettiriyorlar. Hangi değere göre bunları kendilerine yakıştırıyorlar ben bunu anlamıyorum. Sırası geldiği zaman ‘biz dindarız’ diyorlar ama icraata geldiği zaman maneviyatı çökerten işler yapıyorlar. Yapılacak tanıtım programına karşı bir sessizlik var, buna ses çıkaran yok. Bizim en büyük sıkıntımız manevi çöküşü hazırlayan tüm programlara sessiz kalmamızdır." dedi.

Araştırmacı-Yazar Serdar Mirza Mollabey, iş merkezinin tanıtımı amacıyla Elazığ’a davet ettiği, toplumun değer yargılarıyla, kültürüyle, maneviyatıyla bağdaşmayan, paralellik göstermeyen, sanatçı veya kimlikleri toplum olarak hoş görmediklerini dile getirdi.

Etkinlik adı altında yapılanların toplumun manevi değerlerine bilinçli bir suikast olarak gördüklerini söyleyen Mollabey, "Bu tür etkinliklere davet edilenlerin genç nesle örneklik teşkil etmesi gerekiyor. Bu tür etkinliklerde sanatçının kültürel değerlerini yansıtması ve kültürel değerleri ile barışık olması manevi ve ahlaki değerleri yansıtması gerekirken, eşcinsel kimliklerin ya da ahlaki ve manevi değerler yönüyle topluma uygunluk göstermeyen kimselerin seçilmesi, özellikle bunun şatafatlı bir şekilde yansıtılması, bu şehrin sakini olarak bizi derinden etkilemiş ve üzmüştür. Bu konuda yetkililerimizin daha duyarlı olması, genç neslimize, gelecek neslimize örneklik teşkil edecek kimliklerin seçilmesi gerekmektedir. Sivil toplum örgütlerinin kitlesel halde bir karşı duruş göstermesi bununla ilgili  engelleme girişiminde bulunması gerektiğine inanıyorum. Çünkü bu tür girişimlere tepki yetersiz kaldığında olağanlaşmaya ve sıradanlaşmaya başlar." ifadelerini kullandı.

Toplumun ahlaki olarak ifsad edilmesi noktasında "noel adı" altında birçok programın düzenlendiğini ifade eden Elazığ Sanayi Mahalle Muhtarı Necati Karataş, dine, örf, adet ve geleneklere, kültüre uygun olmayan ve gençlere model olarak sunulmaya çalışılan insanların getirilerek eğlence düzenlenmesine, bir mahalle muhtarı olarak esefle kınadığını belirtti.

"Bu tür programların yapılmaması noktasında buradan çağrıda bulunuyoruz. Dinimize ve şehrin kültürüne uygun sanatçılar getirilerek programlar yapılsın. Gençlerin ihyası noktasında modeller getirilerek program ve tanıtımlar yapılsın." dedi.

Hafta sonu yapılacak olan programa tepki gösteren vatandaşlardan Kerem Seçer, yılbaşı gecesinin Hristiyan dünyasının Hz. İsa Aleyhiselam’a izafe ettiği bir uydurmanın provası olduğunu dile getirdi.

"Birileri, gayri ahlaki programlar ile birlik ve beraberliğe dinamit koymak istiyor"

Seçer şu ifadeleri kullandı: "Hristiyanlaşma ve Yahudileşme temayülü Müslümanları öyle alıp çepeçevre kuşattı ki; yaşadığımız şehrin göbeğinde, Mamurat’ul Aziz’de, İslam’dan sonra Ortadoğu’nun payitahtı olan bir şehirde, Harput’ta yetişen İslam Uleması’nın Ortadoğu’ya, Şam’a, Ezher’e ilim adamı gönderen bir şehir olduğu halde, bu şehrin manevi yapısına dinamit koydular. 4 Aralık günü şu şehrin en büyük oteline, çift cinsiyetli sanatçı getirdiler. Bunu getirenler kimlerdi? Bu şehirde oturup kalktıkları zaman, biriyle muhabbet ettikleri zaman, dini ağzından düşürmeyen, manevi değerleri ötelemeyen ve ön plana çıkaran insanlardı. Bu şehir milli ve manevi değerlerine sahip çıktığı içindir ki; insanlar birbirlerini sever ve kucaklar. Ama bu sevgiyi ve kucaklamayı görünmeyen bir el dinamitlemeye çalışıyor."

Seçer, son olarak 30 Aralık'ta iş merkezinin etkinlik adı altında düzenleyeceği gayri ahlaki programa tepki göstererek iptal edilmesi gerektiğini vurguladı. Seçer, kanaat önderlerine ve STK’lara çağrıda bulunarak gençleri ifsad eden bu tür programın yapılmaması harekete geçmeleri gerektiğini belirtti. (İLKHA)