Sokak oyunlarının yerini büyük oranda dijital oyunlara bıraktığı günümüzde bu durum, beraberinde getirdiği oyun bağımlılığıyla tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de giderek bir halk sağlığı sorunu haline geliyor.

Dijital oyunların çocuklar üzerindeki zararları hakkında İLKHA’ya konuşan Eğitimci Kemal Gündüz, çocuklarını aileden uzaklaştığını, annelerin ise çocukları ağlıyor diye ellerine tableti tutuşturduğunu ve bunların çok yanlış davranışlar olduğuna dikkat çekti.

“Dijital ortamda çocuğun eline ciddi bir silah vermiş oluyoruz”

Eğitimci Kemal Gündüz

Son zamanlarda ekran ve oyun bağımlılığının çocuklarda daha da yoğun bir hale gelmeye başladığını ifade eden Gündüz, “Çocuklarımızın girdiği dijital ortamlar kontrolümüzde olmadığı için çocuğun eline ciddi bir silah vermiş oluyoruz.” dedi.

Gündüz, “Bu durum genelde video, oyun veya sosyal medya platformlarında bir gösterge olarak önümüze çıkmaktadır.  Çocukları bağımlılık düzeyinde kendine bağlayarak ortaya çıkan bu hâl öğrencilerin derslerini, yaşamlarını, oyun alışkanlıklarını değiştirecek düzeye geldi. Biz bu durumu ne kadar ekran bağımlılığı olarak ifade etsek de masum ve basit bir durum değildir. Özellikle anneler, çocuklar evde hafif bir gürültü yaptığında hemen telefonu veya tableti çocuğun eline sıkıştırıyor ve video, oyun oynasın diye dijital ortamda vakit geçirmesini sağlıyor; bu çok yanlış.” ifadelerini kullandı.

“Okullarda kullanılan dijital ekranlar eğitimde tembelliğe dönüşecek bir hâl aldı”

Gündüz, son yıllarda okullarda kullanılan dijital ekranların eğitimin her alanında tembelliğe dönüşecek bir hâl aldığına dikkat çekti.

Ekrana uzun süre bağımlı kalan çocukların şiddete meyilli, sabırsız, aşırı sertlik ve kırıcı davranışlara sahip olabildiklerine dikkat çeken Gündüz, “Fakat çocukların neden bu şekilde davrandığını çoğu zaman ayırt edemeyiz. Bir madde bağımlısı nasıl ki ondan mahrum kaldığında gergin ve stresli bir hâl alıyorsa ekrandan, oyundan uzak kalan kişilerde de bir gerginlik ortaya çıkıyor. Küçük çocuklarda dikkat ederseniz aşırı bağırmalar, sinir halleri, vurma, kırma hareketleri aile içerisine de yansımaktadır. Bugün yetişkinlerde de bu bağımlılık var. Yolda yürümelerine rağmen telefon ekranına bakmaktan kendilerini alamıyorlar. Bugün okullarda çocuklara verilen eğitim içinde ekran bağımlılığı değerlendirildiğinde derste konunun daha iyi anlaşılabilmesi için ekranı görsel bir araç olarak kullanırız ve bu maalesef tembelliğe neden olur.” dedi.

“Akıllı telefon diyoruz ama akıllıca bir kullanımın olmadığını çok net görüyoruz”

Ekran bağımlılığı tehlikeli olmakla beraber çocukların yapması gereken bir işi, ödevi yapmamasına neden olduğunu ifade eden Gündüz, son olarak şu tavsiyelerde bulundu:

“Çocuklarımıza çok dikkat etmek zorundayız. Çocukları ekran bağımlılığından korursak, eğitimde tembelliği ortadan kaldırırız. Bu da çocukların araştırmacı yönünü geliştiren esnek, yapıcı çocuklar yetiştirmemize yardımcı olacaktır. Çocuklarımızı yavaş yavaş kaybediyoruz, bizden uzaklaşıyorlar. Annelere tavsiyem çocuklar ağlıyor diye ellerine tableti tutuşturmasınlar. Çocuğunuza ödevi tabletten yaptırmayın, kalemin ve kâğıdın kıymetini ön plana çıkararak çocuklarınızı yönlendirin. Bir çocuğun telefonu çok iyi kullanıyor oluşu çok yaratıcı olduğu anlamına gelmez, insandan aldığımız bir vasfı telefona verdik, akıllı telefon diyoruz ama akıllıca bir kullanımın olmadığını çok net görüyoruz.” (İLKHA)