Memur-Sen'den ek zam açıklaması!
Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, ekonomideki dalgalanmanın, kurda yaşanan hareketliliğin ve TL’nin değer kaybının memur maaşlarını erittiğini kaydederek, “Ekonomik fotoğrafı gören, asgari ücreti yükselten hükûmet, memuru da görmeli, alım gücünü yükseltmelidir.” dedi.
Ali Yalçın, Eğitim-Bir-Sen Gaziantep Şubesi’nin organize ettiği “Mehmet Akif İnan’dan Mithat Sevin’e Rahmetle” programına, Şanlıurfa 1 No’lu ve Ankara 6 No’lu Şube’nin işyeri temsilcileri toplantısına katıldı.
Ek zam 15 Ocak maaşına yetiştirilmelidir
Son dönemde meydana gelen ekonomik dalgalanmanın ülkedeki her vatandaş gibi kamu görevlilerinin de alım gücünü düşürdüğünü vurgulayan Yalçın, “Geçen günlerde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin ile bir görüşmemiz oldu. Biz kamu görevlilerinin sesi olarak, 6. Dönem Toplu Sözleşme sonrası kurdaki ve ekonomideki olağan dışı dalgalanmanın telafi edilmesi gerektiğini dile getirdik. Memur-Sen olarak, kayıplarına ilişkin kamu görevlilerine bir ek zam yapılması konusunda mutabakata vardık. Bununla birlikte asgari ücret, açıklanan rakama göre 2022 yılı için 4.250 TL olarak belirlendi. Buna göre, 2.825 TL olan mevcut asgari ücret yüzde 50,4 oranında ve 1.425 TL artırılmış oldu. Merkez Bankası tarafından yayınlanan Piyasa Beklentileri Anketi Aralık ayı verilerine göre yıl sonu enflasyon oranı yüzde 23,85 olarak belirlenmişti. Asgari ücretteki artış enflasyon verilerinin üzerinde gerçekleşti ve emekçilerin yüzünü güldürdü. Asgari ücret zammı memur için avantajdır. Hedeflenen enflasyonun değil, reel enflasyonun dikkate alınması gerektiği düşüncemiz karşılık bulmuştur. Asgari ücretin belirlenmesiyle birlikte Memur-Sen olarak bizler de kamu görevlilerine yapılacak olan ek zammın rakamsal boyutunun bir an önce çalışılmaya başlanması için görüşmelere başlayarak, 15 Ocak tarihine kadar bu konunun çözüme kavuşması gerektiğini vurguluyoruz. Şunun altını çizmemiz lazım: Memurun alım gücü düşmüştür ve alım gücünün yükseltilmesi gerekmektedir. Piyasayı, esnafı ve milleti ekonomik yönden toparlamanın yolu, rahmetli Erbakan Hoca’nın yaptığı gibi sabit gelirli kamu görevlileri vasıtasıyla parayı piyasaya eşit şekilde dağıtmaktan geçiyor ” şeklinde konuştu.
Memur maaşlarını yükseltmek için, seyyanen zam, refah payı, oransal zam, matrahları yükseltme, vergi muafiyeti gibi birçok seçeneğin bulunduğunu ifade eden Yalçın, şöyle devam etti: “Enflasyona ezdirmemek, gerçek enflasyonu görmek, enflasyonu gerçekten ezen ek zam vermekle olur. En düşük memur maaşı, fotoğrafı net bir şekilde göstermektedir. Ek zam, 3600 ek gösterge, sözleşmelilere kadro, Öğretmenlik Meslek Kanunu gibi başlıklar gündemimizdedir. Toplu sözleşmede aldığımız karara dayanarak, asgari ücret sonrası bir araya gelip çalışmaya başlamak üzere mutabık olduğumuz konularda gecikilmemeli, ek zam 15 Ocak maaşına yetiştirilmelidir.”
Toplu sözleşme ile elde edilen kazanımlara da değinen Yalçın, en önemli kazanımlardan birinin de toplu sözleşme ikramiyesi olduğunu belirterek, “Toplu sözleşme ikramiyesini 134 TL’den 2022 yılı için 400 TL’ye çıkararak bir makas oluşturduk. Bu kazanım ile örgütlü olan ile olmayan arasında bir fark ortaya koyduk. Yıllar geçtikçe toplu sözleşme ikramiyesiyle memurun cebine giren miktar artacağı gibi, sendikalı ile sendikasız arasındaki fark da artmış olacak” diye konuştu.
Öğretmenlik Meslek Kanunu Meclis’e sevk edilmelidir
Millî Eğitim Bakanlığı’nın Öğretmenlik Meslek Kanunu taslağına ilişkin bazı başlıkların Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından daha önce kamuoyuyla paylaşıldığına dikkat çeken Yalçın, “Önemli adımların olduğu taslakta boşluklar bırakılmamalı, taslak beklentileri karşılayacak şekilde güçlendirilerek bir an önce Meclis’e sunulmalıdır. Uzman öğretmenlik için ilave 1000 TL ve başöğretmenlik için ilave 2000 TL verilmesinin planlanması, ilave birer derece verilmesinin vadedilmesi, kontenjan sınırının olmaması, kariyer geçişlerinde yüksek lisans ve doktoranın karşılığının olması, adaylık kaldırma sınavının kalkacak olması güzel adımlardır. Okul yöneticilerinin görev süresi sınırının yükseltilmesi, yöneticilik görevlerinin kadro unvanı olarak tasarlanması, öğretmen alımında mülakatın kaldırılması, istihdamda güçlük çekilen yerlerde mali özendirme, uzman öğretmenlikten başöğretmenliğe geçişte süre sınırının esnetilmesi, doktoranın özendirilmesi için başöğretmenlikte sınav muafiyeti dışındaki hususlar yeniden değerlendirilmelidir” ifadelerini kullandı.
Meslek kanunu için uzun süredir verdikleri mücadelenin, Kasım ayının başında 81 ilde yaptıkları eylemlerin karşılıksız kalmadığını dile getiren Yalçın, “Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun çıkacak olması bir heyecan oluşturmuştur. Heyecanı düşürmeyip, memnuniyeti daha da yükseltecek hususlar için kanunda boşlukların oluşmaması önemlidir” dedi.