Kayseri'de 10 Aralık İnsan Hakları Günü dolayısıyla kermes düzenlendi
Kermeste konuşan Avukat Fevzi Konaç, "1400 yıl önce temelleri atılmış İslam medeniyetinin insan haklarıyla ilgili insanlık tarihine vurduğumuz o mührü, o değerleri yeniden hatırlatmaya gayret edelim." dedi.
Kayseri'nin Kocasinan ilçesi Mimar Sinan parkı içerisinde bulunan bir kafeteryada düzenlenen kermeste, insan haklarıyla ilgili yayınlanan beyannamenin kan ve gözyaşını dindirmediği, modern vahşetlerin devam ettiği fotoğraflar da sergilendi.
Kermes sonrası yapılan basın açıklamasında, insanlık beyannamesinin asırlar öncesinde İslam medeniyetiyle birlikte hayat bulduğu ve değerlerimizin tanınarak sahip çıkılması gerektiğine vurgu yapıldı.
Kermeste bir konuşma yapan Avukat Fevzi Konaç, Avrupa'da gerek Engizisyon mahkemelerinde gerekse Yüzyıl Savaşları sırasında milyonlarca insanın öldürüldüğüne dikkat çekerek İnsan Hakları Evrensel Beyannamesini yayımlayan Batı'nın, bu girişiminin karanlık sicillerini silmeye yetmediğini söyledi.
"İnsan hakları beyannamesi, o karanlık sicillerini silmeye yetmedi"
Konaç, insanlığın binlerce yıllık tarihi içerisinde, haçlı seferleriyle birlikte milyonlarca insanın katledildiğini hatırlatarak şöyle konuştu:
Engizisyon mahkemelerinde 1200 ile 1800 yılları arasında milyonlarca insanı Avrupa'da katletmişler. Sadece o tarihte kadının içine şeytan kaçtı diye bir milyon masum kadının katledildiğini kendi tarih kitaplarında yazıyorlar. Yüzyıl Savaşları'nda Avrupa'da milyonlarca insanın kanı dökülmüş, daha sonra birinci ve ikinci dünya savaşlarında Hristiyan alemi milyonlarca insanın kanını dökmüş, yıl 1948'e geldiğinde artık 'insanlık bu şekilde devam edemez' diyen Batı dünyası, çaresizce İnsan Hakları Evrensel Beyannamesini otuz madde olarak yayımlamışlar. Ama bin yıl geriye dönüp baktığınızda milyonlarca insanın kanı üzerine bir beyannameyi yayımlayarak o katliamlarını, sicillerini sileceklerini zannedenler bilsinler ki yeryüzündeki o karanlık sicillerini silmeye yetmedi bu beyanname.
"Bize yutturulan Dünya İnsan Hakları Gününü elinizin tersiyle bir kenara atın"
Avukat Fevzi Konaç
İnsan Hakları Evrensel Beyannamesinin 1948 yılında yayımlanmasından sonra kan ve göz yaşının bitmediğini vurgulayan Konaç, "Bugün beraberce Yemene ağlıyoruz, bugün beraberce Suriye'ye ağlıyoruz, bugün Irak diye bir ülke kalmadı. Bugün Mısır kan ve gözyaşı içerisinde, her dönemde bedel ödemeye devam ediyor. Libya üçe bölündü, Türkiye yetişmeseydi Libya diye bir ülke kalmayacaktı. Yani 1948 yılında ilan edilen insanlık belgesi ne yazık ki Batıyı durdurmaya yetmedi, o kan ve gözyaşının akması ve devam etmesi gözlerimizin önünde bugün Afganistan üzerinden devam ediyor. Bakın, bu toprakların, Anadolu'nun insanları yeryüzünde birçok mazlumun annesi, babası gibi kucağını açmış o coğrafyalarla hemhal olmak, dertleriyle dertlenmek, o acıları beraberce göğüsleyebilmek adına hazırdır. Bu yüreği topluma sirayet ettirmek, anlatmak ve bu değerleri toplumda yaşatmak da bizim vazifemizdir. 1400 yıl önce temelleri atılmış İslam medeniyetinin insan hakları kavramlarıyla ilgili oturup dersimize çalışalım, insanlık tarihine vurduğumuz o mührü, o değerleri yeniden hatırlatmaya gayret edelim." ifadelerini kullandı.
"Dünyada insan hakları ihlaliyle ilgili birçok dram yaşandı, yaşanmaya devam ediyor"
Düzenlenen kermeste basın açıklamasını MAZLUMDER Kayseri Şube Başkanı Ahmet Taş okudu.
Dünyada ve Türkiye'de insan hakları ihlaliyle ilgili birçok dramlar yaşandığını ve yaşanmaya da devam ettiğini belirten Taş, "Doğu Türkistan da komünist Çin yönetiminin Müslüman Uygur halkını asimile etmek, yerinden etmek ve onların yer altı ve yer üstü varlıklarına el koymak için yaptıkları baskılar ne yazık ki devam ediyor. Bünyesinde 200 milyon Müslümanı barındıran Hindistan'da başta Keşmir bölgesi olmak üzere Müslümanlara yönelik ayrımcılık, ibadet yasağı ve meskenlerine getirilen yasaklar ne yazık ki devam ediyor. 2011 yılından beri çatışmaların devam ettiği Suriye'de bir yandan PYD saldırıları, bir yandan rejim saldırıları, bir yandan işgalci Rus güçlerinin saldırıları ile zaten milyonlarca insan İdlib ve civarında zor şartlar altında barınıyorlardı, şu anda da kış geldi daha büyük sıkıntılarla karşı karşıya gelmiş bulunuyorlar." dedi.
MAZLUMDER Kayseri Şube Başkanı Ahmet Taş
Filistin'de 1948'den beri devam eden siyonist işgalcilerin Filistin topraklarına, Filistinlilerin evlerine yaptıkları saldırıların halen devam ettiğini vurgulayan Taş, konuşmasını şöyle sürdürdü.
"Libya'da iç çatışmalar sebebiyle 10 binlerce insan yerinden oldu, 10 binlerce insan yaralandı. Afrika'nın farklı ülkeleriyle uzak doğunun fakir ülkelerinden yola çıkan garibanların Akdeniz'in sıcak sularında Avrupa'ya gitmek için bindikleri şişme botların batması sonucu bir yıl boyunca Fas, Cezayir, Libya ve Mısır açıklarında ne yazık ki binlerce insan sulara gömüldü, bir mezar dahi onlara nasip olmadı. Somali, Nijer, Sudan, Çad gibi diğer Afrika ülkelerinden Avrupa'ya gitmek için yola çıkan insanların bir kısmının ne yazık ki çöllerde hayatlarını kaybettiklerini oralarda da bir mezar nasip olmadığına şahit olduk." (İLKHA)