Ana omurga icma ile sağlandı

İcma; dini reforme etme çabalarının önünde koruyucu bir kalkan görevini de ifa etmiş, kıyamet sabahına kadar da ifa etmeye devam edecektir

Dünyanın 80`e yakın ülkesinde çok sayıda alim ve akademisyenin de iştirak ettiği sempozyumda konuşan Görmez, dinin temel esaslarının, ana omurgasının tespit ve aktarımı sahabe dönemi müçtehitlerinin gerçekleştirdiği icma ile sağlandığını kaydetti. Görmez, icmaın gerçekleştirdiği fonksiyonlarının ise dinin temel esaslarının doğru olarak tespit edilmesi ve yeni meseleler için sunulan çözümler üzerinde birliğin sağlanması şeklinde değerlenebileceğini aktardı.

Ümmetin iki vazifesi var

Görmez "İcma ile ilgili olarak İslam ümmetinin iki temel vazifesi var: Bunlardan birincisi icma ile tespit edilmiş temel esaslara sıkı sıkıya sarılmak ve bu çerçeveyi zorlayan sübjektif eğilimlere yol vermemek. İkinci olarak da geleceğe yönelik meselelerin çözümünde vazgeçilmez önemi olan içtihat müessesine işlerlik kazandırmak ve ortaya konan içtihatlar üzerinde mümkün olduğu kadar geniş temelli bir görüş birliğini gerçekleştirmektir.` dedi.

Görmez, şöyle devam etti: `Özellikle insanı ve bize emanet edilen dünyayı ilgilendiren konularda pek çok olumsuzluğun yaşandığı günümüzde bu sorumluluk kendisini daha baskın bir şekilde hissettirmektedir. İslam ümmeti, bu sorumluluğu yerine getirebilmek için Yüce Rabbimizin inayet ve tevfîkine bugün, her zamankinden daha çok muhtaçtır.`

İcma dinde reformun kalkanıdır

Diyanet İşleri Başkanı Görmez, icmaın Müslüman bilincinde tarihî ve teşriî işlevi bulunduğunu kaydetti. Görmez, `İcmaın esas önemli işlevi birincisidir ve bu, ortak bir ümmet kimliği oluşturmanın da anahtarıdır. Zira bununla dinin ana unsurlarının tek bir biçimde anlaşılıp yine bununla yeknesak bir uygulama halinde izahı sağlanmaktadır. Bu işleviyle icma, aynı zamanda dini reforme etme çabalarının önünde koruyucu bir kalkan görevini de ifa etmiş, kıyamet sabahına kadar da ifa etmeye devam edecektir." diye konuştu.

İslamî Araştırmalar Akademisi Başkanı Sudanlı Prof. Dr. İsam Beşir de İslami fetva merkezlerinin yaygınlaştırılmasının gerekliliğini dile getirerek "İslam`ın değişmez ve üzerinde fikir birliğine varılmış konuları olduğu gibi siyasi, mezhepsel, fikri, kültürel farklılıkları içeren konuları da bulunmaktadır. İslam toplumlarının değişmez konuları ve farklılıklarıyla zenginlik meydana getiren konularını birleştirmesi gerekir" diye konuştu.

Beşir, İslam inancında herkesi kapsayan yaklaşımın gerekli olduğunu vurgulayarak, "Kişi tek başına zayıftır, kardeşleriyle güçlüdür" ifadesine yer verdi.

Yeni Ümit dergisi Genel Koordinatörü Yrd. Doç. Ergün Çapan, Peygamberimizden günümüze icmanın önemine dikkati çekerken, Hira Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Nevzat Savaş ise katılımcıların pek çoğunun alim ve akademisyenlerden oluştuğuna işaret ederek "Alimlerin ve Peygamberi sevenlerin toplandığı böyle bir ortama Allah`ın rahmeti iner" ifadesini kullandı.

Fas Krallığı Alimler Akademisi Genel Direktörü Prof. Dr. Ahmed Abbadi, Nijerya Din İşleri Yüksek Kurulu Genel Başkanı Muhammed Saad Ebu Bekir, eski Mısır Başmüftüsü Ali Cuma gibi Türkiye ve İslam dünyasının önde gelen akademisyen, ilim adamı ve kanaat önderlerinin katıldığı sempozyum iki gün sürecek.

Sempozyumda yerli ve yabancı alimler tarafından hazırlanan sunumlarda, icmanın dindeki yeri ve önemi, eğitim ve sosyal boyutları, günümüzde icmanın aktif hale getirilmesi konuları ele alınıyor. (AA)